SİREN'İN SEVDASININ RENGİ
Yazar demiş ki “Geceyi seyrediyorum. Yıldızlar ışık saçmıyor. Ay ışıldaması gölgemi önüm, ardım sıra yansıtmıyor. Gökyüzündeki kırmızılar sürgünde olsalar da sevdanın özlemi yıllanmış volkan gibi patlıyor. Yakıcı lavlar kırmızı. Ruhum Everest in buzullarındaki soğukta sevdalının sıcak koynunu düşlerken alev, alev bedenimi kaplıyor. Yakıcı sıcaklığı kırmızı“ Siren okuduğunda sevda ateşiyle yanarak sevdamın rengi KIRMIZI demiş, sevda yaşama özlemi ile…
Yazar demiş ki “Yaşamımızda yine bir ilkbahar beraberliği ile olmamız ne güze. İlkbahar bin bir tarifi olan aşk tutkusu gibidir…
Haydi, bu ilkbaharda varsa yaşadığımız aşkı renklendirelim. Eyer aşkımız yoksa beynimizi bir aşk şarkısı tümcesindeki gibi şekillendirerek ilkbahar aşkımızı yaşama mutluluklarını kendimizden ve sevdiğimizden esirgemeyelim...”Siren okuduğunda doğanın uyanışının rengi yeni sevdamın rengi yeşil dedi. Sevdası yeni sürgün veren fidan gibi olgunlaştı, fidanın toprağa kök salması gibi yüreğine kök saldı, Sirenin yüreği doldu sevdasıyla sevdalısıyla. Tamam, sevdanın rengi YEŞİL dedi.
Gün geçti Siren’in sevdası günden güne büyüdü özlem fırtınaları ile Sevdalısıyla arasındaki denizde fırtınalar yarattı kabardı sevdalının tatlı sözleri ile deniz durulup Sirene yol verdiğinde sevdamın rengi denizin sakin mavisi gibi MAVİ dedi Siren.
Siren sevdalısıyla bir gece ay ışığında denizdeki yakamozu sevdalarının kokusunu içlerine çekerek sevdalarını yaşardıkları süreçte sırtlarını dayadıkları ulu çınarın gövdesi ve üzerinde oturdukları toprakta kahverengi idi. Bu güçlü ikili çok kısa sürede olsa Sirene sevdanın renginin KAHVERENGİ dedirtti. Toprak gibi bereketli ulu çınar gibi uzun ömürlü sevdanın rengi KAHVERENGİ.
Yazar demiş ki “Görsel güzelliklere can veren kırmızı aktif erkekle şefkatli sade sakin mavi kadının ortak bir yapım sevdasıdır “MOR” renk. Görsel güzelliklere can veren birçok renk insanı estetik seyre “MOR” renkle çağırır. Kırmızının pozitifliğini, mavinin dinlendirici özelliklerini içinde barındıran “MOR” renk ayrıcalıklı bir sevda gibidir. Mitolojik anımsamalardan güncel anlatımlara kadar her söylemde sevdalar “MOR” renk güzelliğinde olmalıdır. ” Siren okuduğunda şimdiye kadar sevdayı düşündüğüm renkler değil sevdanın rengi; MOR tutkulu sevdanın rengi, özgür sevdanın rengi dedi.
TANRIM YAZAR DEMİŞ Kİ “Bu renkli yansımada sarı renk insanı sevdalısının kollarında mutluluklarla uçuran mimozaların sapsarı ufacık toplarının ilkbaharı çağrıştıran "sarı sevda"sı gibidir. Bunları görmek, algılamak yârin bakışlarında saklıdır. Her ilkbahar sevgisi sarı cıvıltılarla başlar algılayan yürekler için. ” Siren okuduğunda dedi ki SARI benim sevdayı algıladığım renk ve “Özlemli Munzur dağlarının eteklerindeki sert kayalardan fışkıran pınarları andıran gözleriyle, omuzlarına dökülen ve salkım söğütleri kıskandıran sevdalının saçlarını okşarken dokunası teninin sıcaklığına ulaşamamak özlemli bir sarı sevdadır. “ sözleri ile yazar ne güzel anlatmış özlemli sevdayı. Siren emin oldu ki yıllardır inandığı gibi sevdanın rengi SARI…
Siren durdu düşündü son aşkı. Deniz Gözlüsüyle yaşadığı sevda da KIRMIZI da var, YEŞİL de, MAVİ de, KAHVERENGİ de, MOR da, SARI da var, hatta deniz gözlüsüyle izledikleri gün batımında, gün doğumunda güneşin rengi TURUNCU da var aklına gelmeyen diğer renklerde var. Tüm bu renkleri harmanladı Siren baktı her rengi karışıma eklediğinde renk tanımsız hale geldi. Tüm renkleri kattığında baktı simsiyah bir renk oldu. Siren dedi ki “Sevdamın rengi SİYAH! Deniz gözlümle yaşadığım SON SEVDA , “KARA SEVDAM.”
Ve son olarak yazar dedi ki “Bir insan için yaşanası gerçek sevda sarp kayalarda yetişen beyaz çiçekler gibi saf, temiz ve özgündür. Ancak bu beyaz sade sevdaları renklendirme güdülerimizin ana temasındaki soylu doğasını asla kişisel çıkarlarımız için kullanmadan denizler aşan beyaz güvercinlerle sevdalımıza ulaştırmak bize yakışanımız olmalıdır.“ Siren okuduğu an kara sevdasında saflığın temizliğin dürüstlüğün rengini katmadığını algıladı. Harmana BEYAZ SEVDAYI kattı…
Sevdanın rengi beklediği gibi sevdalısının özlemlisinin saçları gibi gümüş grisi değil di. Tüm renkler o kadar yoğundu ki beyazın baskınlığı bile yeterli gelmemişti…
Siren anladı ki; mehtaplı bir gecede aralarına denize girmek üzere olduğu anda Sevdalısının gözlerinde huzuru, özlemi, mutluluğu, sevdayı, güveni, ateşli aşkı, saf temiz duyguları anlatan renkti.
SİRENİN SEVDASININ RENGİ YAKOMOZDA IŞILDIYAN DENİZİN RENGİ, SEVDALININ GÖZLERİNİN RENGİ FÜME DİR.
E. Funda DENİZ
İzniyle yazılarından alıntı yaptığım Sayın Bedri DEMİRPENÇE’ ye bu yazıma katkılarından dolayı teşekkürlerimi sunarım.