- 2352 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Allah Sevgisi, Allah’ın Varlık Delilleri Üzerinde Düşünerek Artar
İman hakikatleri, Allah’a duyduğumuz sevgiyi, aşkı ve korkumuzu artıran çok önemli etkenlerdir.
Çevremizde gördüğümüz canlı ve cansız her şeyi Allah yaratmıştır. Yarattığı canlılardaki detayları inceledikçe, Rabbimizin büyüklüğünü daha iyi kavrarız. O’nun, ilmiyle kuşattıklarına şahit oldukça O’na olan sevgimiz de artar.
"Ben zaten Allah’ı seviyorum, O’nu sevmek ve varlığını anlamak için iman hakikatlerine ihtiyacım yok, Allah zaten var" demek çok samimi bir tavır olmaz. Elbette deliller olmadan da Allah’ı severiz ancak deliller üzerinde düşünmek Allah’ın emridir ve her delil bizi O’na yakınlaştıran bir vesiledir.
Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek Yücesin, bizi ateşin azabından koru." (Ali İmran Suresi, 191)
Bir insana duyduğunuz sevgi, ondaki delilleri gördükçe artar. Örneğin eşinizle olan ilişkinizi düşünün. Eşinizin gösterdiği her güzel tavır, ona olan sevginizi artırır. Size güzel sözle hitap etmesi, yemek yerken nezaketli davranması, temiz olması, kötü bir olay karşısında sabır göstermesi, merhametli olması, sizin eşinize olan sevginizi artıran delillerdir. Bu deliller arttıkça eşinize duyduğunuz sevgi de artar.
Allah’ın varlık delillerine şahit olmak da, O’na olan sevgi ve bağlılığı artırır. Bu nedenle iman hakikatlerini önemsiz görmek ve ben zaten onlar olmadan da Allah’ı seviyorum demek mümine yakışan bir tavır olmaz.
Ey iman edenler, Allah’tan korkup-sakının ve (sizi) O’na (yaklaştıracak) vesile arayın; O’nun yolunda cihad edin, umulur ki kurtuluşa erersiniz. (Maide Suresi, 35)
Ayette rabbimizin de belirttiği gibi inanan herkes O’na yakınlaşmak için vesileler aramalı ve “Rabbinin nimetini durmaksızın anlat.” (Duha Suresi, 11) ayeti gereği Allah’ın nimetlerini hiç durmadan anlatmayı kendine görev edinmelidir. Bu şekilde kişi hem Allah’ın emrini yerine getirmiş olur hem de Allah’a duyduğu sevgi ve bağlılığın, Allah’ın izni ile artmasına neden olur.
İşte bunlar, Rablerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler bunlardır. (Bakara Suresi, 5)
YORUMLAR
Allah cc. Mûlk Suresi 2.Ayetinde buyurur ki;
“O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır. “
İnsanoğlunun DOĞUM’ uyla başlayan HAYAT’ı ve sonrasında ÖLÜM’ ü inkâr etme imkânı olmadığı hâlde…
Bunu var edeni inkâr ediyor oluşunu… Veya
İnkâr etmiyorsa neden İKRAR ettiğine uygun davranmadığını anlayabilmek çok güç doğrusu…
Bir insan desin ki;
“Ben çok caniyim… “
Ama fiilleriyle bir karıncayı dahi incitmemiş olsun…
O kişinin nasıl bir insan olduğuna dair vardığınız yargıda deliliniz; Sözü değil, hâl ve hareketleridir…
Tersi durumda da; Ben çok yufka yürekliyim… Merhametliyim… demiş olsun…
Ama fiilerine baktığınızda bir çok cana kıydığını veya bir çok insana kötülük etmiş olduğunu görüyorsanız…
Sonuç yine aynıdır… Söz değil, hâl ve harekettir asıl olan…
Bu böyle ise o vakit;
“Ben Allah’a inanıyorum” veya
“Ben Allah’ a inanmıyorum” demenin fazla bir ehemmiyeti yoktur sizin de buyurduğunuz gibi…
İnsan inanıyorsa, İMAN etmişse….
İman dediğimiz şey GÜZEL AHLÂK’ tır…
Bu konuda EN GÜZEL ÖRNEK ise Efendimiz Sav’ dir…
Hâl ve hareketlerinde O EN GÜZEL ÖRNEK’ e uymak gayret ve niyetinde olan insandır Allah’ ı seven kişi…
“De ki: eğer siz Allahı seviyorsanız hemen bana uyun ki Allah da sizleri sevsin ve suçlarınızı mağfiretle örtsün, Allah gafurdur, rahîmdır “
ÂLİ IMRÂN Suresi 31.Ayet.
Asr Suresi (1-3).Ayetler….
Asra yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.
Hakkı tavsiye ettiğiniz için haklısınız…
Saygılarımla