- 1024 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SPORDA BAŞARI...
SPORDA BAŞARI…
2008 Pekin Olimpiyatlarını hatırlayın. Bu olimpiyat oyunlarında, ABD’li yüzücü Pehelp ferdi olarak 7, toplamda 11 altın madalya aldı. Nasıl aldı? Sekiz yıl boyunca sadece üç gün dışında havuzdan çıkmamacasına, sürekli çalışarak almıştır. Ülkemiz ise bu olimpiyatlarda biri altın toplamda 7 madalya almıştır.
Diğer yarışmaları siz kıyaslayın.
2012 Olimpiyatları için “kim sorgulanacak, nasıl hazırlanılacak” şeklinde bir toplantı yapılmış mıdır? Yetkili ve ilgililer şapkaların önlerine koyup düşünmüşler midir? Sivil toplum kuruluşları ve Federasyonlar ne yapmıştır? Yakın, orta ve uzak vade planları yapmışlar mıdır? Yaptılarsa bu iki yıl içinde ne kadarına ulaşmışlar, neler yapmışlardır, neyi başarmışlardır?
11 altın madalya alan yüzücü, arkadaşına uyup esrarı denediğinde; anında kötü örnek oluyor diye cezalandırılırken, bizde hem devşirme hem de alkolik, karaciğeri iflas etmiş, bar pavyon basmış sporculara öncelik verilip yenilerin yetişmesi teşvik edilmiyorsa, rekabet ortamı yerine korumacılık ortamı sağlanıyorsa, tıpkı ekonomide olduğu gibi gerilenir, rakiplerle rekabet edilemez.
Spor federasyonları güya özerk yapıya kavuştu. Kendi içlerinde özgürce hareket edecekler. Acaba gerçekten öyle mi? Bırakın özerkleşmeyi daha çok kişiselleşti, aile şirketlerine dönüştü ve hatta siyasallaştırıldı. Zaten birkaç devşirme sporcu dışında tesadüfen gelenleri de saymazsak başarılı sporcumuz yok.
Ulusal ve uluslararası yarışmalara; başaracak sporcuları değil, tarihi ve turistik gezi yapacak turistik geziyi bedavaya getirecek eş, dost, hısım, akraba ve yandaş sporcular gidiyor. Onlar da nal toplayıp geliyorlar. Objektiflik yok.
Müsabakalarda başarıyı getirecek ve kendini ispat edecek, rekabete açık olan sporcular değil, korumacı, tanıdıklara uygun koşullar yaratılıp ona göre seçmeler düzenleniyor. Yanlışlıkla gerçek bir sporcu bu elemeleri geçerse, yarışmaya gidip geldiği yolluk ödemeleri aylarca yıllarca geciktirilerek adeta cezalandırılmaya veya yıldırılmaya çalışılıyor. Yani daha işin başında sporcular kaybettiriliyor.
Kısacası sporda gerçek başarı için adamına göre spor mantığı bitmeli, hak eden sporcu mantığı işlemelidir. Henüz vakit varken, geç olmadan, başarabiliriz. Başarılı olmak elimizde…
İlgililer bilgili, bilgililer yetkili olmalı!
YA YOL AÇIN TAKİP ETSİNLER, YA DA YOL VERİN GEÇSİNLER...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.