- 2888 Okunma
- 20 Yorum
- 0 Beğeni
Sevdama Mektup-2
Bugün öyle mutluyum ki, sonunda sevildiğini anladın. Ve bana dedin ki, seni çok seviyorum. Her şeyden, herkesten kıskanıyorum! Hem de çok! Ah! Bu güzel sözden başka ne isteyebilirim ki ben? Senden istediğim küçücük bir sevgi kırıntısıydı. Ben onu aldım. Yüreğimin en sıcak yerinde, kendi sevgimle harmanlayıp mayaladım. Tutmamasına imkân yok! Tutacak! Tutmalı da! Öyle bir tuttu ki, kabardı, şişti, taşıyor. Engel olamazsın. Dağlardan inen şelalenin akışına engel olabilir misin? Önünü kapatabilir misin? Akan suyu tersine döndürebilir misin? Döndüremezsin! Benim sana olan sevgim de öyle.
Bana ilk dokunuşunu hatırlıyor musun? Ben hiç unutmuyorum ki. Avare avare seni ararken, omzuma dokunan elinle çivilendim olduğum yere. Elinin titremesinden, sıcaklığından sen olduğunu hissettim. Başımı döndürünce sana, gözlerinde kayboldum. Sana nasıl sıkı sıkı sarılmıştım değil mi? O anın bitmesini hiç istemedim. Bıraksalar sonsuza kadar kollarında kalırdım. Başım göğsünde, ellerin saçlarımda… İşte ben o anın fotoğrafını çekip yüreğime sakladım, en derin yerine. Ne zaman aklıma gelsen, ne zaman canım sıkılsa çıkarıp bakarım. Dünya durdukça o fotoğraf yüreğimde duracak bunu bil!
Kavuşmamız imkânsız olsa da sevgim gerçek! Bir şarkı vardı bir zamanlar hatırlar mısın? ‘Sevmek bir ömür sürer, sevişmek bir dakika.’ İşte öyle bir şey… Ben seni, seninle sevişmesem de seviyorum. Belki her gün sevişenlerden daha çok... Sen benim ulaşılmazımsın.
Ben ta çocukluğumdan beri, hep imkânsızı istemişimdir. Neden niçin diye sorma bana. Bunu sana anlatamam sevdam. İşte yine yaptım. Senin benim için imkânsız olduğunu bile bile seni sevdim. Delicesine! Ölürcesine! Bende ki sevgin öyle büyük ki, anlayamazsın! Elini tutmamışım, gözlerine bakmamışım ne önemi var. Sen içime öyle işledin ki, kat kat katmanlar oluştu yüreğimde. Gitmeye kalksan hangi katını sökeceksin. Ya gücün, gücün yetecek mi sökemeye? Ben hiç üşenmeden, balarısının peteği gibi, oda oda sevginle doldurdum yüreğimi. Birinden çıksan, biri mutlaka kalır. Gidemezsin!
Bazen uçuk kaçık hayaller kurarım seni düşünürken. Dağların yamaçlarından mor laleler toplarım. Ulaşılmaz gökkuşağından renkler aşırırım. Belki bir yerlerde karşılaşırsak, usulca cebine koymak için.
Bazen seni tanıyamıyorum. Bu mu benim sevdiğim adam dediğim de oluyor. Ufacık bir sözümden, davranışımdan alınıp kırılıyorsun. Kırıldığın ölçüde kırıyorsun da. Sanıyorsun ki, ben bilerek ve isteyerek seni üzmek için yaptım. Asla! Nasıl böyle düşünebilirsin? Senin bir üzülmen benim bin üzülmeme eşit değil midir; bunu bilmez misin? Yine de beni kırmaktan geri kalmıyor, söyleyeceğini söyleyip kenara çekiliyorsun. O an benim neler hissettiğimi, ölmek istediğimi, binlerce kez öldüğümü hiç düşünüyor musun? Düşünmüyorsun.
Düşünsen zaten yapmazsın. Ya da seni bu kadar önemsediğimi, uğrunda canımı vereceğimi bilmiyorsun. Ah ah! Bir bilsen! İşte öyle zamanlarda, hayata ve dünyaya küsüyorum. Olmadık çılgınlıklar yapıyorum. Gökkuşağının bütün renklerini büyükçe bir kovaya doldurup, karıştırıp karıştırıp denize döküyorum. Benden başka kimsenin aşkına ilham olmasını istemiyorum. Senin için topladığım bütün laleleri, pençik pençik parçalıyorum. Hırsımı onlardan çıkarıyorum. Sana gücüm yetmiyor. Yetse de sana kıyamam ki. İmkânsız olduğunu bile bile seviyorum seni. De ki, vazgeç. Unut beni. Yapamam! Sen benim can suyumsun. Yaşam kaynağım. Ben senden önce, yaşayan bir ölüydüm. Ne olur tekrar öldürme beni! Her ne kadar imkânsız da olsan, sana ulaşamasam da yüreğimde kal. Orada senin için bahçelerin en güzeli, güllerin en renklisi açmış, dermeni bekliyor. Derersen derersin, dermezsen toplayıp gülsuyu yapacağım haberin olsun!
Emine/ Manisa/17/05/2010 /17:30
YORUMLAR
her şeye rağmen sevip te sevilememek....zordur bilirim. sen onu delice istersin suya kanamış bir bedevi çölde nasıl suyu hayal ederse işte sende öle hayal edip istersin onu ...lakin bilirsin ki kavuşamazsın, bedevi gibi sende seraplar görürsün...
için de volkanlar patlar ama onu bile durduramazsın ....bazen düşünürsün acaba bende mi leyla ve mecnuna döndüm....
hep merak etmişimidr eğer bu kadar koşulsuz severken o da seni sevseydi bu aşkböyle devam edermiydi yoksa içindeki o sevda küllenip külleri rüzgarla her bir yana savrulur muydu ??
ben bu sevadını savrulacağına plotonik olmasını isterdim .....
Hayal gücü olmayan yazar olamaz
Emine hanım hayal gücünüz muhteşem güzel yazmışsınız
Doğrudur sevgiler büyük olmalı karşılıksız olmalı birşey beklemeden sevilirse kutsal olur Sayın süleyman demirel gibi on sefer gidip onbir sefer gelmeye çalışanlar vardır
Bitti bu iş ne halin varsa gör bitirdim seni söktüm kalbimden deyip on sefer giden ve onbir sefer gelmek isteyenler gördüm
sevgiyi sevmeyi mahalle çocuklarının evcilik oyununa benzetenler gördüm.
Sevginin ne olduğunu bilirseniz böyle sevebilirsiniz
Ben bilirimki sevgiden anlamayanlarda sevgi adına rejon keserler sevgiyi, sevdayı sadece kendi lisanlarında bildikleri gibi sanırlar
Sevgiyi burunlarının sümüğünü silip attıkları mendil sanırlar işlerine geldiği gibi kullanırlar sevgiyi sonrada ben seviyorum derler
Kin ve nefret üretip hayali sevgi satmaya kalkarlar
Sevgilerin pınar olsun çağlasın
Bu mektuptaki itiraflar umarım kurgudur şayet kurgu değilde gerçek bir yaşantıdan parçaysa bu adam çok şanslı
Eline yüreğine sağlık......
......................saygımla
Ben bu öykünün hikayesini biliyorum
belki de o yüzden beni çok etkiledi
sevdanın gerçek anlamda anlatımı
hele o son sözler
Orada senin için bahçelerin en güzeli, güllerin en renklisi açmış, dermeni bekliyor. Derersen derersin, dermezsen toplayıp gülsuyu yapacağım haberin olsun!
güzel bir rest olmuş
harikasın can yüreklim harika
kutluyorum sevgimle
sanıyorum bu gün ilanı Aşk günü olmuş Emine hanım...(:
ne mutlu sizeki yüreğiniz var ve ne mutlu sevip seviliyorsunuz böylece güzel...
ve ifadeler de haykırışlar çifter çifter....ne diyelim Rabbim sonsuz mutluluk sarayları kurmanızı ve misliyle daha çok mutlu olup daha çok sevilmenizi nasip eylesin inş...
sevgim kalbinize...saygımla....
Sana gücüm yetmiyor. Yetse de sana kıyamam ki.
Bu cümle aslında ciltler doldurur, siz bir cümleyle ciltleri sunmuş bulundunuz...
Bütün kırgınlıklar sevgilinin yanında anlamsız kalıyor...Sevenin yüreği, kırgınlıkları unutmak için proğramlı...
Doğası gereği...
Sevgilerimi gönderiyorum...Keyif alarak okudum...
önce sevildiğini duymanın mutluluğu ile
düştük yollara sonra büyük sevgilere tanık olduk
çiçekler de lalelerde gök kuşağını renklerinde
sonra biraz serzeniş biraz sitem ve sonu ne olacak diye merakla okudum ve final
yalan yok güldüm...güsuyu yapmak.... yani özetle bir yazınızda dört mevsimi yaşadım vallahi.
ellerine sağlık emine hanım kutladım
Öncelikle unutmadan + 10 puanımı vereyim...
Sevda mektubunun nasıl içten yazıldığını,göstermiş oldunuz.Duygular,insanın yüreğine nakış nakış işleniyordu adeta...
Böyle sevdaların hala günümüzde var olması,aşkın yüceliğini gösteriyor bence...
Uzun lafa gerek yok...Kutlarım sizi Emine hanım...Kaleminiz her yönde kıvrak ve ustalığını gösteriyor.
Saygım ve sevgilerimle...