- 902 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BU KADER, NEREYE KADAR?
Kuşadası’na gidip gelirken her defasında otoyolu kullanırdım. Geçen akşam İzmir’e dönüşümde Menderes yolunu kullanmayı tercih ettim, vaktim vardı, değişiklik istedim. Sahil yolundan, Pamucak sahillerini, Sahilevlerini görerek gelecektim. Bir tarafta yemyeşil orman, diğer yanda deniz ve batan güneş manzarası.
Ancak görmeyi umduğum o güzelim yeşillikler ve orman manzarası yerine gördüğüm küller ve ağıt anıtı gibi dikilip kalmış kara kara fidan kalıntıları... (Ağaçları hemen kesip odun etmişlerdi.) Vah dahi demeden gözlerimden yaşlar boşaldı... Yakmışlardı, vicdanı bırakın vicdan haznesine bile sahip olmayan vahşi yaratıklar o güzelim güzelliği, ormanı. Tıpkı Manisa’yı, Antalya’yı, Bodrum’u yaktıkları gibi.
Ömründe küfretmemiş bir insan bile o manzarayı görünce en galiz küfürleri savurmaktan, en garabet bedduaları etmekten kendini alamıyor. Hatta inancı olmayanlar dahi o esnada "bir ilah olsun da bunu yapanı cezalandırsın" demekte (bizzat tanık oldum.)
Nasıl bir anlayış bu anlayabilmiş değilim. İnsanlıktan nasibini alamamış ama birtek kafa kağıdı taşımakla insan olduğunu sanan varlıklar değil mi o cânım ağaçların canına kıyanlar. Milyonlarca canlıyı; kuşundan böceğine, tavşanından çakalına yersiz yurtsuz çaresiz bırakan bu anlayış, nasıl bir anlayıştır. Bir de üstelik kasten yakıyorlar...(Pardon tam bu satırı yazarken gene küfür ve bedduaları savurdum.) İhmalen yakanlar da aynı derece canidir bence. Bir ateşe dahi sahip çıkamayan yarım akıllılar, odun kafalılar. O güzelim ağaçlar yerine kendi odun kafalarını yaksalar ya... Anında tabansızca kaçarlar onlar. Ya kasten yakanlara ne demeli, ne etmeli onları... Bu satırları okuyanlar, onlara nelerin edilmesi gerektiğini gayet iyi öngörmektedirler. Burada yazmaya terbiyem elvermemekte ama evet aynen size katılıyorum.
Peki bize düşen ne? Böyle ah vah edip, küfür ve beddua etmekle yetinmeli miyiz? Bence hayır. Arkadaşlar. Şimdi hemen şimdi, buyrun eyleme. Tema ya da Ege Orman Vakfı gibi vakıflar vasıtasıyla ya da bizzat kendi ellerimizle daha çok ağaç dikmeliyiz, daha çok orman üretmeliyiz. Bir çam fidanı sadece 3 ytl. Bir sigara paketi bedeli ya da bir sandviç parası kadar bile değil. Hepimiz elimizden geleni yapmalıyız. Akıllıyız falan diyoruz ya, Manisa Tarzanı kadar faydalı olabildildiğimize inanmıyorum. Kendini akıllı sananların meczup dedikleri o yüce insanın yaptıklarının yüzde birini yapsak ülkemiz ormandan geçilmez. Haydi artık; söylenme ya da eylenme zamanı değil; EYLEM ZAMANI...
Saygılar. Avukat Yakup GÜLCAN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.