Gördüm Seni
Ellerimi kalemimle,kalbimi ilhamlarla,ciğerlerimi dostlarımla,dilimi suskunluk,kulaklarımı öğütlerle,gözlerimi mısralarla; acıttığım rutin hayatımdaki kalabalık yalnızlıkları walkmanimle giderdiğim sıkıcı,bunaltıcı gösteriş hümanistlerinin kafa ütülediği mekanik ve bir o kadarda negatif bunalımlarla dolu haftasonlarımda
açtığım ;münker gibi nekir gibi, olanı biteni paylaştığım defterimin arasında kurumuş ,sararmış,kıpkırmızı gülün simsiyah çehresinde gördüm seni .
Yumuşak uçlu kullanımını öğreten,ana- baba sömürüsünü öğreten ,sarı çizgiyi geçmemeyi öğreten ,önüne geleni asimilasyon kobayı ilan eden, kısaca bunalımlardan bunalım beğendiren ve daha nice emir kipleriyle nedeni bilinmeyen dayatmalardan biri olan sınav formumdaki yuvarlakların dışına taşmış anarşist simgelerin ta kendisinde gördüm seni .
Uyandıktan en geç 3 dakika sonra bindiğim hergün katettiğim 10 dakikalık yurtdışı seyahatlerinde iliklerimi titreten buğulu camın ardındaki sahte soğukluğun sessiz sakinlerinin en ücra bucaklarında kaybolan bir kağıt toplayıcının çuvalında, bir kapıcının sepetinde ,bir simitçinin tablasında
ya da herhangi bir seyyar satıcının tezgahında kaybolmuş ümit kırıntılarında gördüm seni..