- 968 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
Zamane Kızları ve Kadınları....
Yaşım ilerleyip, etrafımdaki ilişkileri gözlemlediğimde, kadınların beni şaşırtarak üzdüğüne tanık oluyorum. Diyeceksiniz ki; "erkekler seni şaşırtmıyor mu?" Hayır.. Ben, normal, aşırı uçlarda olmayan, çevremizde gördüğümüz sıradan insanların hayatlarından kesitler aldığımda, tesbit ettiğim durumdan bahsediyorum.
Öncelikle, bir ilişkiden söz ediyorsak, genç kız için önce "evlenmek" geliyor..O da evliler kervanında olabilmek, "yaşıt arkadaşları gibi parmağına yüzüğü takabilmek", "evde kalmış olmamak" gibi bir takım düşünceler ile inanılmaz bir çaba içersinde..Yani amacı evlenebilmek..Birinci amaç, arkadaşlarından geri kalmamak...
Diyelim amacına ulaşıp evlendi..Bir müddet geçtikten sonra, eşini mercek altına alıp, eleştirme safhası başlıyor ki, aslında bunu en başta yapıp, kabul ediyorsa o haliyle evet demesi gerekirken, nikahtan sonra sorgulama kısmını başlatıyor...Ve inanılmaz tenkit çarkını çalıştırıyor ve mukayesesini de o özenerek girdiği arkadaşlarının eşlerine bakarak yapıyor..Yani amaç arkadaşlarından geri kalmamak...
Diyelim evlilik devam ediyor ve etrafta çocuk sahibi olanlar çoğalıyor.. O hazır bile değilse artık çocuğu olmalı..Çünkü, arkadaşları anne olmuştur..Yani amaç, arkadaşlarından geri kalmamak..Bu sefer şikayetleri iki katına çıkıyor..Bu gözlemimi, tatil köylerinde yaptığım tesbite dayandırıyorum..Turist ailelerde, anne baba kitapbını okurken, çocuk kendi kendine oynar, bazen anne, bazen de baba çocukla ilgilenir, hiç kimse kendini kasmaz..Sinirli bir anne yoktur, kızgın mutsuz baba yoktur, devamlı bağıran, ağlayan çocuk yoktur..Tatile gelinmiştir, elim sende oyunu oynar gibi devamlı tetikte olup puan yazdırma durumu yoktur..Halbuki bizde, anne gergin, mutsuz, "gör bakalım çocuk insanı nasıl da yoruyor" modunda..Yerinden kalkmak istemez ki baba epeyce çarşaflasın, o da hemen " Ayy! Bir şeyi de becerebilsen!" lafını yapıştırsın..
Halbuki, biz kadınların elinde "sevgi" denen sihirli bir değneğimiz var..Biz kadınların, yüzünde bir tatlı tebessümle yaptıramayacağımız hiç bir şey, açtıramayacağımız hiç bir kapı yok..Tatlı bir sözü, yapılan bir eylemi övmeyi neden beceremiyoruz? Bu ortamda yetişen çocuklar da, yarın aynısını kendi evliliklerinde yapmıyorlar mı? Aslında uzun bir konu, bir atasözü ile bağlayıp konuyu noktalayayım..
Unutmayınız ki, "erkeği rezil eden de vezir eden de kadındır"...
YORUMLAR
feray soydan
Saygılarımla
feray soydan
Benim kadınlarla ilgili benimsediğim bir söz vardır. '' Kadınların peşinden koşmanın zararı yoktur.Sorun,onları yakalayınca başlar'' Tabi bu işin espiri idi.
Zamane erkek çocuklarından sonra bunu da pür dikkat okudum.Hemcinslerinizi normal olarak iyi analiz etmişsiniz.Benim bayan arkadaşlarımdan biri yaş 30'a yaklaşınca ve çevresindeki arkadaşları bir bir evlenince,kendisine çıkan ilk taliple evlendi.
Kadınları anlamak zor.Amacım onları kötülemek değil elbette.Hele ki bu satırları yazan bir hanımsa.Ama siz kelime kelime cümle cümle yazmışsınız zamanın kadınlarını.Bi 20 yıl sonra kadın ve erkek profilleri nasıl olur memlekette açıkcası merak ediyorum.Teşekkür ediyorum güzel tespitleriniz için.Saygıyla efenim...