KENDİMİZ OLALIM, EFENDİLER!
Görkemli tarih büyüklerimiz, medar-ı fahrimiz olan yüce değerlerimizdendir.
Geçmişi bulunmayanın geleceği olmaz. Acı tatlı anılarla geçmişten günümüze uzanan koridorda onurla ve gururla yol almaktayız.
Soylu ulusumuz, Devlet-i ebed-müddet uğruna madden ve manen büyük varlık göstererek yedi düvele karşı nice zor koşullarda onca uğraşlar vermiştir.
Geçmişine taş atanın geleceğine gülle atarlar. İç ve dış şer odaklarının ekmeğine yağ sürercesine birbirimizle uğraşmamız, boğuşmamız ve ‘Böl, parçala, yut!’ planlarına hizmet etmemiz hayrımıza olmasa gerek!
T.B.M.M. de dâhil işitsel ve görsel basında gündemden bir türlü düşmeyen acılı söylemler, birbirine tekme tokat girişmeler ve en son birbirini (hem de yabancı!) birilerine benzetme çabaları hayli trajikomik bir görünüm arz etmektedir.
Kısır döngü tutsakları gibi ‘Sen-Ben…’ ve ‘Yok şuna-Yok buna…’ benzetme ve sataşmaları dünya konjonktüründe saygınlığımızı azaltır ve mutlak olumsuz anılmamıza neden olur.
Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz,
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.
Diyen Ziya Paşa, zor ve esas olanın Kal değil Hal diliyle konuşmak, yaşamak ve icraatlar yapmak olduğunu ne güzel vurgulamış!
Lâf-ı güzafla zaman ve enerji harcayarak ulusumuza ihanet etmeyelim. Türk ulusu, her şeyin en güzelini hak etmektedir. Lâf değil hizmet üretelim, öneriler geliştirelim ve katkılar sağlayalım.
Elbet aynaya baktığımızda kendimizi görürüz! Aslımızın aynısı olmak kadar güzel ve doğal bir şey yok iken, neden ille başkalarına benzemeye/benzetmeye çalışalım?
Efendiler, kendimize benzeyelim lütfen! Birbirimizi ise, başkalarına (hem de yabancı!) benzetme yanlışını sürdürmeyelim. Zira böyle nahoş çabalar asla hayrımıza olmaz. Kal ehlini kendi haline bırak, sen Hal ehli ile işret etmeye bak!
Esas olan, sözden ziyade icraattır. Kal ve Hal tercihi için Ziya Paşanın sözleri bugün için de hâlâ önemlidir. Gerçek olan Haldir; Kal ise, söylemden öteye geçmez. Sabun köpüğü gibidir, parlaması ve sönmesi bir olur.
Siyaset başta olmak üzere halkımız ve genç kuşaklar iyi, düzgün ve güzel örnekler görmek, işitmek kısaca onlarla onur ve gurur duymak ister. Bunun aksini düşünmek bile öz varlığını inkâr etmek olur.
Sonuç olarak, kendisine yaşatılanlarla derin teessür duyan ulusumuz her birimizin ‘neye ve kime’ benzediğini millî iradenin tecelligâhı olan seçim sandığında kutsal oylarıyla muhakkak göstereceğine emin olalım!
Saygıyla…
YORUMLAR
Elbet aynaya baktığımızda kendimizi görürüz! Aslımızın aynısı olmak kadar güzel ve doğal bir şey yok iken, neden ille başkalarına benzemeye/benzetmeye çalışalım?
Efendiler, kendimize benzeyelim lütfen!
ÇOK DOĞRU SÖYLÜYORSUNUZ.
ÇOK HAKLISINIZ.
TEŞEKKÜRLER.
Eğitimci
İÇTEN VE NEZİH YORUMUNUZ İÇİN YÜREKTEN TEŞEKKÜR EDER; SAYGI VE SELÂMLARIMI SUNARIM.