SEVDA ÇİÇEĞİN
Yillar önceleriydi,askerden yeni gelmiş şehir hayatına ayak uydurmaya çalışıyordum.Kentli olmak kolay olmuyordu,insanın hamlıktan çıkıp pişmesi gerekliymiş.Yıllar sonra bunu ancak anladım.
Anadolu insanıydık,ne genel çevre ne görselliğimiz vardı.Ana ocağında aldığım terbiye, değerlere sımsıkıya bağlıydık,anaanemiz sanki genel prensibimiz,ilahi birer emir gibiydi,dışına asla çıkamaz günah der ilkilirdik.
Elimizde bir sanaatın olmayışı haliyle en kolay gördüğümüz inşaat sektörüne meylettiriyor,bende öyle bir sektörde çalışıyordum.
Gençliğimizin baharındayız askerden geldik evlenme vakti geldi ama,gönlümüze hükmeden bir sultan yok,üzerimde dolanan gözlere utanarak ta olsa arada bakıp inceleme fırsatı bulmaya çalışırdım.
Çalıştığım yerde güzel bir çif gözün süzdüğünü gördüm,ama kalbim güm-güm diye vuruyor ki sormayın gitsin,sanki büyük bir hırsızlığa çıktım mal sahibi beni yakalamak üzere,heyacanıma hakim olamıyordum.
O benden daha cesaretli ve daha yürekliydi(yürekli derken o daha çok egzost gazı fazla yutmuştu şehirde) pardon diyerek benimle konuşmayı denedi ama ben kıpkırmızı kesildim öyle utandım ki yüzümden boncuk-boncuk terler akıyordu.
Bu hareketim ona cesaretin yanı sıra güvende vermişti.(Tanıştıktan sonra demişti) kekeleyerek efendimi zar zor diyebilmiştim…Yarın bizim tatil günümüz bir yerde oturup konuşabilirmiyiz dedi…Ben donmuştum yanıt yok komutu gibi. Olur manasında başımı salladığımı hatırlıyorum;burada tamam dedi ben yine başımı sallıyorum evet anlamında…
Saatı konuşmamıştık ama ben erken gittim ki o da orada beni bende onu bekliyorduk.Yolun bir tarafında o bir tarafında ben,bön bön bakıyorduk birbirimize.Kendi kendime ne ulanöküzün trene baktığı gibi bakıyorsun gitsene yanına,nasılsa o an cesaretlendim.Merhaba dememi zor bekliyordu,o elini uzatmıştı ama ben utanıyordum ilk kez bir bayan elini sıkacam ve bu bayan benim istediğim kız olarak hem, benim için de çok büyük bir devrimdi.Kalbim se 9.7 şiddetinde depremle sallanıyor gibiydi..
Övleye kadar sahillerde dolaşıp gezdik,sinamayı o zaman çok severdim,ama gitmek hiç istememiştim gidelim mi deyince gıkım bile çıkmamış hemen onamıştım..
O bana ben ona öyle alışmıştık ki her gün değilsede haftada üç gün beraber olurduk. İşi birazdaha ileri götürdük evlilik planları kurmaya başlamıştık.O beni çok sevmişti hatta benden çok sevmişti bunu biliyordum bende onu daha çok sevmeye ve üzmemeye özen gösteriyordum.
Bir ara senle evlenemesem ben inhiar ederim demişti de ben gülmüştüm… sus elimle ağzını kapamak istedim.bir daha bu tür kelimeleri duymak istemiyorum ilk kez emri vaki gibi bir kelime kullanmıştım…
Acil olarak beni köyden Babam çağırtmış gelsin diye,emir demiri keserdi;Sevda çiçeğim babam beni çağırmış gidip hemen gelir kısmet olursa düğün hazırlıklarına başlarız,garibim tamam,ama içim bana farkı şeylerin olacağını diyor Fırat.Arada bir derdi sen benim gönlüme doğan güneşimsin seni görüp tanıdıktan sonra yaşadığımın gayesini anlamıştım.Garibim sevda çiçeğim meyer beni ne çok severmiş..Bilmiyordum. Vedalaştık kovalarla su döktü peşimden..
Köye vardım ne göreyim gelin evde,görücü usuluyla görüp beğenmiş istemişler ve alıp bizim eve getirmişler.Benim adıma;yıkılmış tım ben ne ise ama ya sevda çiçeğim o o ne olacak ona ben neyi nasıl nasıl izah ederim ki nasıl nasııııl…O değil ama ben denedim beceremedim…Sevda çiçeğimi dünya gözüyle bir kez daha görüp yüreğimi açıp kendinin orada nasıl sultanlar gibi durduğunu göstermek isterdim ama ne çareki mümkün değildiii.
Duymuştu sevda çiçeğim beni zorla evlendirildiğimi ne yapsındı sevda çiçeğim.
Bir not yazmış cebinden çıkarmışlar.Fırat,seni ne kadar sevdiğimi bilirsin üzülme ha canım benim ben sana inanmışım sen elinde olmayan nedenlerle kaldın,yeterki sen mutlu ol ben seni ötelerden de izlerim…SEVDA,ÇİÇEĞİN…
YORUMLAR
çok hazin bir hikaye....gerçek mi bilmiyorum ama çok üzülüdümm.....ama artık böyle evlilikler yok artık kalmadı ..umarım mutlu olmuşsunuzdur......işte yanlış eğitim eskiden zorla,aşırı baskılar.....sevgiler...
lalafar
Köylümün başından geçen bir olaydı Bursa'da çalışıyordu.Evlenemediler,doğru ama unutuldukları bir gerçek.
Bazen anlatılan şekil gibi yine görücü gibi evlenilir ama bir birlerini gördüp onayladıktan sonra...
Allah(.c.c9kimselerin ağız tadını bozmasın...