- 683 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
denge.
Sevgili okur.Kainatta hiç bir şey tek başına kendisi değildir.Ve yine hiçkimse Tek başına ne herşeydir nede hiç birşey.Bunu size Nasreddin hoca(R.Aleyh) in.DÜNYANIN DENGESİ adı ile bilinen fıkrasını yazarak anlatmaya çalışacağım.
Köylüler kahvede boş boş oturmaktan sıkılıp kendilerine eylenecek şey ararlarken Nasreddin hoca oradan geçmektedir.Ola bildiğince saf ve temiz fikirli,her haliyle muzip ve insanın içine huzur nakşeden bir adamdı Nasreddin. Hemen karar aldılar Şu Nasreddin’e bir soru soralımda cevap vermek için bayağı bir zorlansın bizde onunla dalga geçer üzerine güleriz.Sonra bir soru bir soru daha derken zamanda geçer işte.Aramızdan bir sözcü seçelim hocayı çağıralım ona bir soru sorsun.Olur .Tamam.Anlaştık.der ve Nasreddin’e seslenirler.
-Ya nasreddin gel bi.Ya aklımıza takılan bir iki şey var bir türlü hakkından gelemedik
sen medrese görmüş adamsın bize bir fikir ver.
-Aleyküm selam ağalar.Muhabbetiniz şen olsun. Hayırdır. Bana tenezzül edecek ne sorunuz olabilirki ben daha yeni yetme biri iken,sizlerin hangi sorusuna cevap verebilirim.Ancak davete icabet sünnettir Buyurun hele.Diye karşılık verir.Herkes önce bir güzel kızarır ve bir birine bakar.Hiç incitmeden herkese İnsan bir selam verir şenlik selam demektir yoksa şen olamazsınız mesajı ilk saniyede her yüreğe yer etmiştir.Tenezzül ilede Ne kadar kibirli olduklarını ima eder.Kısa bir şaşkınlığın ardından bu şok’u, umursuzca üzerinden atan birisi çevresine bakınır Maksadı Nasreddin’i zora sokacak bir soru bulmaktır.Allahın izni ve şeytanın yardımı ile Fark ederki herkes bir istikamete gitmektedir.Kimin nereye gideceği bilinemeyeceğinden hareketle;şu soruyu sorar.
-Çevrene bir bak Nasreddin.Her kul bir istikamete gider.Neden herkes aynı yöne gitmezde kimi sağa kimi sola kimi bir diğerinin karşı istikametine gider.Ve bu müthiş soruyu bulmuş olmanın verdiği gurur ile arkasına yaslanırken,ahalinin çıkardığı seslerde adeta onu onaylar niteliktedir. Nasreddin kısa bir müddet çevresine bakınırken
-Söz dinlemek sünnettir diye mırıldanarak çevreye bakma sebebinin sadece sözü dinlemek cihetinden olduğunu belirtir önce ve ardından.
-Bilmezmisiniz Herkes aynı istikamete gitse Dünyanın dengesi bozulurdu.Cevabını verir.Ve yavaş yavaş kalkar yerinden.
-Bende hakikaten bir şey soracaksınız sandım.der ve ayaklanır.Mazeretini bildirir uzaklaşır kalabalıktan.Kaç dalgalık şok yedikleri bilinmez.Ahali uzun bir sessizliğe bürünür ve soruyu soran şahıs.
-Ya bu adam manyak.verdiği cevaba bak.Ben ona ne sordum o bana ne cevap verdi.hahahahaha!!!!!.Hemen yanında oturan yaşlıca bir adam.
- Komşum bundan ala cevapmı olurdu.El insaf
adam
-Bu benim sorumun cevabı değilki diye kükredi.Ben her gidenin nereye gittiğini sordum.Eve ,tarlaya, işe, medreseye, camiye diye cevap vermesi gerekirdi ismen belirterek.Ya da işaretle göstererek.
Yaşlıca adam
-Bir saniye sonra çıkmaya senedinmi var. diye sordu muhatabına.
-Yoooookkk.dedi yumuşak ve saygılı bir sesle.
- O zaman.Kimin nereye gittiği Allahu alemdir.Bilinemez.Ömür vefa eder yada etmez. Ne deseydi doğru olurdu ??..sence. Soruyu soran susup kalmıştı.Ve yaşlıca olan devam etti.
-Bundan,soru olmayacağı kesindir o yüzden olsa gerek.Olaya cihet açısından bakarak sizi incitmek istemedi.Zira soru çıktığı ağız ın zekasını belirleyen bir tılsıma sahiptir.Size saygı duyduğu için herkes aynı yöne gitse dünyanın dengesi bozulurdu diyerek;sizi cevapsız bırakmamakla beraber,Herkez sizin eve gitse dünyanız yıkılırdı dengeniz bozulurdu der gibi bir cevap ile yetindi.Bence siz nasreddin’i ciddiye alın Bu Şahıs geleceğin dehası olacaktır. Dedi. Ve o da kalktı masadan.Hadi Allaha emanet olun diyerek ayrıldı. Arkasından baka kaldı herkes. Köyde bunu tanıyan varmı diye sordular bir bir lerine. Hiç kimse tanımıyordu ve ilk defa görmüşlerdi. Onlar tartışırken bu şahsın kim olduğunu kendi aralarında. Uzaklaştı yaşlıca adam. Köyün çıkışına doğru gittikce küçülen bir nokta gibi,kayboldu gözden.Herkes de suçluluk hakimdi. Soruyu Nasreddin ’e soran zat yaptığından utandı ve Mahcup bir şekilde ayrıldı masadan . Yürürken hep mırıldanıyordu.
-Hata ettik .Eyvaaah hata ettik.Değilmiki Allah resulü.’ (.S.A.V).Sizin en zaliminiz.söz yada işaretle Din kardeşini aşağılıyandır. buyurmuştu.Eyvah ki ;aşağılıyan aşağılıkmış aşağıladığından.diye diye yürüyüp gitti.
Bir kahvehane dolusu insan ertesi gün bu konuyu enine uzununa tartıştılar.Her konuşuldukca başka bir mesele aydınlanıyor ve İnsanlar sadece konuşarak bilgi aktarımı ilede olsa bir birlerini eğitiyorlardı.Bu olay onların her birini bir şekilde etkilemiş ve kimine olgunluk kimine inatlaşma kimine doğruyu araştırma kabiliyeti kazandırmıştı.Nasreddin hoca artık bir tek kendisi olmaktan. Bir köy halkı olacak kadar, derin bir tefekkür olmuş her insanda başka bir hal ile tezahhür etmişti. Belki bundan habersizdi. Belki Umurunda da değildi. O sadece Nasreddin gibi durmuş üzerine düşeni yapmıştı hepsi bukadardı işte.
Sanırım kitabı yazan haklı ben çıldıracağım. İdrakim yırtılıyor sanki. Acı veren aşağılayan bir atmosferi, vardı her cümlenin. Sahi kim yazmıştı bu kitabı. Çok merak ettim. Her yerine defalarca baktım evir çevir hiç bir iz yok. Bazı kaybolan sayfalar yüzünden, basım evi bile belli değildi. Şu yazılanlara bakıyorum.Demin camdan bakarken aklıma gelen fıkra bana hissettirdikleri ve aynı Fıkradan çıkan Müthiş feraset örnekleri.Bir cevaptan yükselen geniş bir feyz ve kimbilir kaç aklı terbiye eden bir mekanizma olmuştu tek bir cevap. Sonra yukarda söylenen söz.HİÇKİMSE TEK BAŞINA KENDİSİ DEĞİLDİR.ve yineHİÇKİMSE TEKBAŞINA NE HERŞEYDİR NE DE HİÇBİR ŞEY.Sadece bunu sorgulasa insan içinden çıkamaz billahi yavv.sonra o ne demekti öyle.’Aşağılayan aşağılıktır. Aşağıladığından.Bu cümle beni yutacak kadar geniş. Geniş mi yoksa bana mı öyle geliyor.Ben kimi aşağıladım mesela .ıııııııııı.hah mahallenin delisini sanırım.a.a.a.a.a.Sahi yavv.Onu kızdırdığımda beni kovar kaçarım.Ondan kaçacak kadar yüreksizim.Ve onun salya sümük küfürleri. Görenleri kimin üzerine güldürüyor acaba Onun mu Yoksa benimmi.Alın bir şey daha takıldı kafama.’Soru. Soranın zekasını deşifre eden bir tılsım taşır.’Bakın buna bende inanıyorum bu kadar nefis ifade edemesemde her soru bende de bu intibayı bırakır.Hatta Mevlananın da böyle bir sözü vardı sanırım.<Her soruya verilecek bir cevabım vardır amma.>diye başlayıp devam eden.Deli gibi kendi kendime konuşmaya başladım.Üç vakte kadar sapıtırsam şaşmam.hihi.
-Offff sanki her yanım tutulmuş.Biraz aşağı ineyim, biraz yukarı öküz hahahaha.Sahi bu kitap mucize gibi ya.Ne espiri yaptım ama..Kendime Öküz dedim se de espiri güzeldi...Hem yazarında dediği gibi oda bir can bende bir can. Ne var bunda.Evet evet ben değişiyor olmalıyım bu cümleler benim değil.
-Hasan.haa saan.!!
-efendim Anne
-Çay yaptım gel beraber içelim.
-Tamam Anne geliyorum.Herşey hazır, bende bayağı hararetlenmişim. Kitap beni fena savuruyor sanırım.
-Hasanım hayırdır canınmı yanıyor.
-Yok annem ağrım yok.Şu kitap okudukca beni bambaşka bir aleme taşıyor.
-Konusu ne.
-İnan anne anlamadım.Adı’ okuma sen zarar edersin’.yazarı belli değil basım evi belli değil. Konusu bana her geçen dakika daha bir ilginç geliyor.Ama okumakla karmı zararmı ediyorum onuda bilemiyorum.
-Okuma oğlum o zaman.Gereksiz şeyler se yazarı bile yok dediğine göre tehlikeli olabilir.
-Bomboş durmaktan daha gerekli, yatmak kadarda zararlı olmaz sanırım anne.Ama sana bişey sorsam.
-Buyur oğlum tabii.
-Hani ben erkeğim ya.Nasıl desem babam beni severken Erkek oğlum benim der ya aslında ne demek ister.erkek demekten kastı ne ki acaba.Sadece oğlum diye değilde ERKEK oğlum diye sever.
-İlginç!? Hiç düşünmedim sözün gelişi sanırım bilmem???..
-Anne.Kaç yaşındasın.
-Allah ömür verirse 47 ye gireceğim. bu ay.
-Dedem hiç şaşırıp sana Erkek kızım benim dedimi.
-hahahahahahaaha ha ha.ilahi oğlum çay genzimden gelecek.ha ha ha.
-Neden desinki
anladımki annemle bu konuyu konuşmanın çokta anlamı yok.Zaten yüzüme garip garip bakıyor başka sorularda sorsam kafayı yediğimi düşünür hissi ile sustum çay içmeye devam ettik.Samet geldi sokaktan koşarak şeker tasından bir şeker aldı Annem ardından Çabuk banyoya elini ayağını tertemiz yıka diye seslendi. Artık aklım kitapta idi bir an önce onunla olmak vardı içimde.Tuhaf birde Sevgilime hissederdim bu hissi ben.En iyisi bardağı da alıp çıkayım.Zaten son bardağımdır daha fazla içemem.
-Anne ben çayımı alıp odama çıkayım.
-Sen bilirsin oğlum.Afiyet olsun.
-Sağ ol anneciğim eline sağlık.
Eveet yine başbaşayız kitap kardeş.Ama inanki senden korkuyorum.Yok yok Dövemenden değil içimi acıtmadan yine bir yerlerimi yıkmandan korkuyorum.Ama itiraf edeyimki.Güzel çümleler kurmayı beceri,yorum sayende.Demin anneme cevap verirken belli etmesemde şaşırdım.<-Bomboş durmaktan daha gerekli, yatmak kadarda zararlı olmaz >Bu cüleyi demin kurdum ve kendime hayran oldum.Hadi gel bakalım kucağıma ben yeni ufuklara açığım. diyerek alıp oturdum yine.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.