Yaşanılıyormuş gibi Yaşanılan Aşk
Önemi yok bir günün; önemi yok bir düşün. Gözlerini açtığında başlıyor yaşamak adım adım.
Son bulsa ne olacak bügün, ne benimsin ne seninim, ne kendimin. Uzaklaşıyorsun her geçen gün, uzaklaşıyor dakika dakika gözlerin. Soğuklaşıyor sözlerin. Nefretinde arıyorum aşkını korkararak kendimden; korkarak hislerimden. Anlam düzlemi yok kurduğum bu düşün, yeri de yok. Çıkışı da yok ne seninle olmanın ne de sensizliğin. Hayalden öteye geçemedi kavuşmamız, bugün bitse ne olur bitmese ne olur olmayan buluşmalarımız.
Kör kurşunlar değecek sanki delecek yüreğimi de götürecek ölüme beni; biliyorum ki yalan bir düş işte hepsi, ve hiç başlangıcı olmadan bitecek gibi. Sensizliği yazmak ne zor böylesi, başlangıçsızlığı gerçeğini es geçerek sonunu yazmak; hayale sığınmış gerçeksizliğini, terk edişini ve ölüşümü, uğruna harcadığım zavallı günlerimi ve eziyetini aşkın; nedensizliğini ve zorunluluğunu ızdırabının... Tat veriyor acı çekmek, ruhu dinlendiriyor umutsuzluğu bilmek ve de pas geçmek yaşamayı, suçu tanrıya atmak, kavuşulmayacak olana sarılıp sonrasında ağlamak.
Gözlerinden ve bakışlarından başka olmadı kavuşmamızın sahnesi, sözlerinde duymadım aşk kelimesi. Herşeyi yaşadım ben senle sen görmeden kendini; bilmeden böylesini. Söyleyemezdim sana biliyorum sende söyleyemezdin bana. Söyleyemediğimiz halde yaşadık ızdırabı ve suçluluğunu insan olmanın. Bilmezlerdi masumiyetimizi; bilemezlerdi arzularımızın içindeki büyüklüğü. Suskunlaşıp seyredenlerden bile gelirdi ihanet, biliyorum işte yaşadım daha önce bu sahneyi birçok kez aynı yörüngede.
Bugün yağmur yağıyor, yollar çamur, ve çamura değen benim, yağmuru hiseden ellerim; damlalar düşerken gözlerimden ilk hissetiğim şey sensin. Tepeden tırnağa ıslak, tepeden tırnağa kendime itiraf etmeye korktuğum aşkı doluyum; ne de sana söyleyebildiğim... Ne kadar zormuş söylemek sözlerini aşkın. İtiraf edebilmek kaybetmek sanki savaşı, savaş ki kazana bilmek uğruna seni.
Korkuyorum bilmekten, düşünmekten ve gitmekten, bitmesinden... Korkuyorum sebepsizliğinden, anlamsızlığından; kendimi suçlu hissetmekten. Korkuyorum senden seni istemekten. Seni arzulamaktan, günahtan, Tanrıdan korkuyorum. Ve yine korkuyorum yalnızlıktan terk edilmekten, yaşlanmaktan ve yok olmaktan. Korkuyorum senle yada sensiz olmaktan. Hayellerime nasıl girdin böylesine, nasıl yer ettin kendine aklımın her köşesinde? Mantığıma yön veriyorsun, sonuçlar yanlış çıkıyor. Kendini kopyaladın derinliğime; kendiliğimi yitirdim ben.
Gece olur ışıklar söner bir bir; insanlar, rüyalarına çekilir; ben uyanırım; sabahı bekler gözlerim. Bilgecedir bildiklerim ve ısrar ederim dövüşürüm bildiklerim için, bilirim ki bildiklerimin anlamı yok; var olan savaştır kazanılmayı bekleyen; var olan hayattır yaşanılmayı gerektiren. Gecedir artık yıldızların seyri başları dünyayı, ay bazı günler gelmez, bazı günler gülerek seyreder beni. Bilirim ki hayalden öteye geçemedi benim yaşamım , düşledim durdum kaç şeyi, kaç zamanı yazdı aklım kendine ve hiç bildirmedi kimselere. Önemi yok bir günün; önemi yok bir düşün. Gözlerini açtığında başlıyor yaşamak adım adım.Sonbulsa ne olacak bügün, ne benimsin ne seninim, ne kendimin.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.