Canım tangocum biliyor musun geçenlerde Bozöğük’e gittik.
Daha eve yeni girmiştik ki ,balkondan baharları seyredelim dedik ,
hava güneşli çiçekler açmış işte, çılgın gibi bahar çiçekleri ne güzel,
görünüyor diyemeden, balkonun altın da bir teriier bize bakıyor.
Üstü başı toz toprak ,sanki ağlar gibi kulaklarını indirmiş,belli ki yeni sokağa atılmiş bir yaşlı köpek.Ah tango bittim ben bittim .Hayvancık aç her yerden kovulmuş ve dövülmüş.Bir öpücük gönderdim kuyruğunu salladı.Karşıma geçti patilerini yan yana koydu,öyle mahzun öyle garip yüzüme baktı,bekledi.Binnaz bize börek yapmış balkona
çay sofrası hazırladı ,hadi gel de ye o böreği.Yarım tepsi böreği ona verdik,nasıl yedi
bir bilsen nasıl nefessiz ve korkarak her lokmada acaba kim vuracak der gibi...
Tesisin bahçesi alabildiğine çam ormanı,yemekhanesi var çalışanlar için ,ama artık yemek yabancı köpeklere vermek yasakmış, alışmamaları için,bahçenin içinde iki bakılan sahipli köpek gördüm av içinmiş.Birisi kurt cinsi sonra gördüm ki o kurt bu terrieri,kulübesine almış sahip çıkmış sanki, beraber yatıyorlar.Ne düşündüm biliyormusun tango cum ,al sana insanlardan daha merhametli olan ,bir hayvan örneği.
Zavallı hayvancık hadi bugün doydu ama ya yarın ne olacak.Sonra biraz çarşıya çıkalım dedik ertesi gün,baktım tesislerin kapısın da bekliyor yine korkulu ve üzgün.Bu durumu
nasıl da hissettiriyor,sessiz ve sedasız ah bir bilsen nasıl aç kalmış ne versen razı gibi.
Lokantadan çıkarken çocukların yemediklerini sardım aldım yanıma,önüme çıkarsa gene
bu günlükte olsa doyururum diye,bir torba oldu elimde.evet yanılmamıştım giriş kapısın da bizi bekler gibi duruyordu.Gel oğlum dedim gel ,gelemiyordu ki korkudan öyle kuyruk sallıyordu kulaklarını indirip,yemeği yere bıraktım ve uzaklaştım ,bekledim.
Her lokmada etrafa bakıyor, geri çekiliyor, gene yaklaşıyor ,beni görünce kuyruk sallıyor.Sen geldin aklıma tango ben seni nasıl şımartır nasıl besler nasıl koynumda uyuturdum.Birde bu garip hayvana bak onu sokağa nasıl kıyıp atmışlar.Biliyormusun hayvan hakları var dinimizde ,ya almayacaksın ,ya da alıp atmayacaksın çok vebali var.
Kaç defa tanık oldum hayvanlarını atanların iki yakası bir araya asla gelmiyor.
Sonra canım ,ertesi gün ayrılırken Kağan’a para bıraktım gördükçe onu doyur dedim...
İnsanların çocuklarını sokaklara attıkları bu dünyada köpeğin lafımı olur dedim kendikendime ama yüreğime söz geçiremedim.Aynı gün park yerinde mavi gözlü sibirya kurtları var ya onu da atmışlar ve katmerli üzüldüm.Bu ev hayvanları sokağa alışık değil ki...sahiplenılmek istiyorlar..Allaha havale herşey o görür o bilir.
Ama göz göre göre aç kalmış hayvanlarada acımamak mümkün değil.İşte böyle canım
ben seni her geçen gün çok özlüyorum....