Bazı şair dostlarım fena kızmış.
Ne olmuş.
“Efendim şairlik vasfı olmayan bir takım insanlar TRABZON BELEDİYESİNİN DÜZENLEDİĞİ ŞİİR YARIŞMASININ jürisini oluşturmuşlar.”
Olsun, bunda şaşacak ne var?
Dün de Trabzon Belediyesinin düzenlediği karikatür yarışmasında da aynı şeylerin olduğunu ancak basından öğrenebilmiştik.

Bu şehirde; Trabzon Belediyesi, sanatsal ilgimin olduğu konularla ilgili bir etkinlik ortaya koymakta, ancak nedense bundan haberimiz olmamaktadır.
Üstelik Türkiye’de halen 18 KARİKATÜR SEGİSİ açmış ender çizerlerden biriyim.
Üstelik bu şehrin insanıyım.
Üstelik temsilci değil, kuruluşu dört yıla varan TRABZON KARİKATÜR VE MİZAHÇILAR DERNEĞİNİN DE BAŞKANIYIM.
“Bu nasıl kent kültürünü yayma, tanıtma ve sevdirme girişimidir?
Bu nasıl sanatçıya eşit yaklaşımdır?
Yoksa bu kamu mekânlarında bize ve bizim gibilere mani gücüler mi var?
Varsa, ki maalesef var.
O zaman bu muhteremlerin(!) cüretleri yetse de,
güçleri buna nasıl yetiyor?” diye soracak değilim.

Anlaşılan bir grup oluşmuş.
Durum: ‘kendin pişir kendin ye.’ vaziyeti almış.
Başka bir ifadeyle ‘self servis.’

Evet, şair dostlarım!
Bunların şiirle ve ya diğer sanat dallarıyla yeterli ölçüde bilgileri yoksa da,
başka yerlerle möhkem ilişkileri olsa gerek.
En azından birbirleriyle müthiş bağlantıları vardır bunların.

Çünkü bunlar vefalıdırlar çıkarlarına...
Görülen o ki Trabzon artık onlarındır.
Trabzon belediyesi de onlarındır artık.
“Sanat evi” de onlarındır.
Artık yok onlara izmihlal.
Onlar ne derse olmaktadır ve olacaktır da behemehâl.

Şiirde onlar, çünkü bu şehirde sadece onlar...
Resimde onlar, çünkü bu şehirde yalnızca RESSAM onlar...
Karikatürde onlar, çünkü bu şehirde sadece ÇİZER onlar...
Sanat Evinde de onlar...
Çünkü bu şehirde varsa yoksa her dem SANATÇI illa da onlar...

Ey Deli Bedri!
Şiirin veli yürekli dervişi olsan da yoksun işte.
Çatlasan da orta yerinden kum kum dökülsen çöllere
Yine de yoksun...
Sakalın şimdi kirlisi makbul.
Şair olmak için bu şehirde başka bir yol bul.

Ve ey şiirin kelamı kuvvetli Mehmet’i
At kafandan kitap kitap dizeleri ve yükünden kurtul.
Birkaç virgül,
Üç beş kelime,
Ve arz-ı endama uygun bir yetkili bul.
İşte o zaman, şair de sen.
Yazar da, çizer sen olursun.
Şen olursun.
Gülşen olusun o zaman.

Oysa şimdi;
Şairde, şiir de,
Karikatür de onlardan sorulur bu şehirde.