SUSUYORUM BU GECE!
Nargilemi yakmış olmanın büyük hazzıyla oturdum minderime. Muhtelemel bir ayrılığın kesintisiz sevdasıyla yavaş yavaş yanıyordum nargilemin közü gibi.
Nargilemden gelen fokurtuya odaklamıştım kendimi. Anlam veremiyordum bu gece ne sözcüklere ne de güne .Çok yorgundum.
Cümlelerimin gök yüzü kadar açık ve uzak olması hoşuma gitmiyordu.
Sihirli söcükler saklanıvermişti bu gece; hem de yıldızlar gibi parıldayacak sayısız sözcüğe ihtiyacım varken!
Neyse...Yazmaya başlayınca sıyrılacaktı yaralarım. Çünkü yazdıkça çoğalacaktın, sözcüklerin en iç titretenleri inci gibi dökülecekti göz yaşlarım gibi.
Sıyrılan yaraların sızısını duymak istemediğimden bu kez sana SU-samaktan bahsetmeyip
SUS-uyorum...