- 1088 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
EŞİT SEVGİ
Peygamberimiz’in (S.A.V) çocuklara olan şefkati ve sevgisi bambaşkaydı. Bir çocuk gördüğü zaman mübarek yüzünü neşe ve sevinç kaplardı. Onu kollarının arasına alır, kucaklar, okşar, sever ve öperdi. Gördüğü ve karşılaştığı her çocuğa selâm verir, halini hatırını sorardı. Binekli bulunduğu zaman çocukları bineğinin arkasına alır, gidecekleri yere kadar götürürdü. Çocuklarla arkadaşça konuşur, onların yanında çocuklaşır, anlayış seviyelerine göre sohbet eder, öğütler verirdi. Çocuklarla o kadar iç içe olmuştu ki, bir defasında yarış yapan çocukları görmüştü de, onların neşesine katılmak için birlikte koşmuştu. Peygamberimiz kendi çocuk ve torunlarına da çok düşkündü. Onlar için şefkatli bir baba, merhametli bir dedeydi. Peygamberimiz, kızı Fatıma’yı çok severdi. Bir sefere çıkacağı zaman en son ona uğrar, dönüşünde ise önce onun yanına giderdi. Hz. Fatıma babasını ziyarete geldiğinde ise, Peygamberimiz sevgili kızını karşılamak için ayağa kalkar, alnından öper ve yanına oturturdu.Peygamberimiz çocuklarla olan şefkatinde bir ayırım gözetmezdi. Kendi çocuklarına ve torunlarına gösterdiği aynı sevgi ve merhameti, diğer sahabi çocuklarına da gösterirdi. Peygamberimiz’in hizmetçisi Hz. Zeyd’in oğlu Hz. Üsame anlatıyor: Allah Resulü bir dizine beni, bir dizine de torunu Hasan’ı oturtur; sonra ikimizi birden bağrına basar ve "Ya Rabbi, bunlara rahmet et. Çünkü ben bunlara karşı merhametliyim" diye dua ederdi.
Peygamberimiz çocuklar arasında sevgide eşit davranılmasını istediği gibi, bağış, hediye, ikram ve hibe konularda da eşit davranılmasını isterdi. Sahabeden Hz. Numan bin Beşîr anlatıyor: Babam malından bir şeyler hibe etmişti. Annem, "Bu hibeye Peygamberimizi şahit tutmazsan kabul etmem" dedi. Bunun üzerine bana yaptığı hibeye şahitlik yapması için babam beni alarak Peygamberimize gittik. Durumu öğrenen Peygamberimiz: "Başka çocukların var mı?" diye sordu. Babam, "Evet, var" dedi. "Bütün çocuklarınıza aynı şekilde hibede bulundun mu?" Babam, "Hayır" dedi. "Allah’tan korkun, çocuklarınız arasında eşit davranın." Babam Peygamberimiz’in huzurundan çıktıktan sonra bana yaptığı hibeden vazgeçti.
YORUMLAR
Günümüz dünyasında, adaletsizlikten, eşitsizlikten, hakkımız gasp ediyorlar diye feryadımızdan dem vurur hep şikâyetler ederiz.
Bu güzel yazı tıpkı bu tür sorunları yaşadığımız toplum içinde kendimize pay çıkaracak yazıyı gönül dergâhımıza kazımalıyız ki. Aynı işlev hareketlerden kendimizi arındıralım.
Lafa sıra gelende ÇIĞ yumurtayı soyarız taşırmadan amma iş paylaşıma eşitliğe geldi mi hemen ene lığımız ağır basar başlarız ipe un sermeye..
Bu yazıda da anlatıldığı gibi eşitlik ilkesinden ne olursa olsun asla taviz vermemeliyiz..
Elin yüreğin var olsun değerli üstat...Hüseyin DAĞLAR..