ADI BENDE SAKLI

• 22 Nisan 2010 Perşembe 14:49:46

Her şey; bir kış gecesi alazında başlamıştı;
Bir selam ve hoşgeldin faslından sonra, kanepelere oturduk, kısa bir süre sonra salona "o" geldi ve bizlere hoşgeldin dedi, gözlerim gözlerine takılı kalmış, yüreğim hızlı hızlı atmaya başlamıştı. Aman ALLAH’ım, bu nasıl bir güzellik, bu bir Melekmi, huri kızımı, in mi cinmi nedir bu güzellik, zaten iki gramlık aklım vardı, oda gitti başımdan.

her şey bir anda oldu
bir reg’i can
bir kehribar
bir bakışınla
heder oldu
elimden uçarken ümitlerim
eline fırladı kalbim

gönlüm garip bir göçmen kuş
kırıldı kanadı düştü eline
ard arda geçti mevsimler geldi kış
gidenler döndü, gönlüm dönmedi evine

Konuşurken hafif tebessümlü, gül gibi büzülürdü, lale gibi açardı bakışları ve gözleri. Kaşları bir yay bakışları keman, ahu figan ettirirdi kalbimi çaldıkça o hüzzam şarkıyı. Bir rüya alemine dalmışcasına, uyanmak istemediğim alemlerde idim. Dünyaya dair bütün düşüncelerim silinmiş, derdim ahım hep, o olmuştu. Damaklara acı veren bir tat lezzetiyle, zehir dahi sunsa, içmeye hazırdım elinden, o bana tatlı bir bade gelirdi, ah edemem, kötü söyleyemem, sitem yasaklanmıştı dudaklarıma, sevmekten başka bir şansı yoktu kalbimin, kaçıncı boyutta olduğumun farkında değildim artık, başka yerlerde olsam bile kalbim onunla idi, bir sevda tohumu atılmıştı kalbime, o tohum köklenip yeşillendikçe ve büyüdükçe ben bir deri bir kemiğe dönme noktasındaydım. Bir armağanmı yoksa cezamı idi Yaradandan bilmem, adı yasaklanmıştı dilime ve yasak kalacaktı sonsuza dek belkide, adını söyleyemezdim mühürlüydü dilim, kalbimden geçerdi her daim gülüm. Nice yıldızlı gecelerde, göklerde aradım, onun yıldızını ve benim yıldızımı, milyarlarca ışık yılıydı aradaki mesafe, o bir huri kızı göklerde gezinmede, ben sevda çöllerinde onun serabıyla avunmaktaydım, kalemimden o’nun adına nice şiir damlaları döküldü, geceler boyunca ağladım ağladım yalvardım Allah’a bu işin sonunu hayır eyle. Sevda ülkesinde serseri bir haldeydim, kod adım "divane" idi, lokmalar tıkanır olmuştu boğazıma, uğruna divane olmuştum sevda yolunda.
Gözlerimde demlenir hüzünlü geceler,
Kasvetli bulutlarda gizlidir heceler.
Gözlerime bakma yanarsın,
Taşıyamazsın bulutların ağırlığını savrulursun.
Gözlerime bakma, bakma yanarsın
Ya o, bihaberdi halimden , siz varın platonik deyin, yada başka bir isim, ben adını koyamamıştım bu halin, adı bende saklı idi, ta mahşere kadar saklıda kalacaktı.
Bir vakit hüzünlü hissetmiştim kendini, kolaymıydı, neticede o da gurbette idi, evinden ayrılmıştı bir müddet, onu hüzünlü görmeye dayanamamıştım.

İSİMSİZ
Birikmiş gözünde damlalar,
Sevdiğim; Seni bugün dolgun gördüm.
Gözlerinde gizli bir hüzün,
Yüzünde acı tebessüm,
Bağrına düşmüş bir ateş gördüm.
Gurbet içinde, hasret çökmüş üstüne.
Ümidin hayattan küsmüş bir halde,
Bahçende gülleri solgun gördüm.

Varsın hayat indirip de maskesini,
Göstersin o hayasız yüzünü.
Üzülme gözbebeğim böyle gitmez bu devran,
Üzülme ki üzülmeye bile deymez,
Göç yollarında nice kuşlar gördüm.

Ve nihayet döndü evine, kalbim beni dinlemedi vedalaştım oda gitti peşinden, şimdi dönüp geriye bakıyorum yıllar geçmiş aradan ne ondan bir haber aldım ne kalbim döndü geriye, o vakit bu vakit yüreksiz gezerim sevda ülkesinde ve yüreğimi ararım bir kelebeğin kanadında yada açan bir gülün gamzesinde.
Hiç bir şey tesadüf değildir, nihayet yıllar sonra minnacık bir iz buldum ardı sıra fakat...

GİDER

sevdanın çölüne düşünce mecnun
yollar asırların ötesine gider
tünerse kavşağa hasret belası
leyladan mecnuna habermi gider
gecenin yükü inince kalbe
saatler çileye dönerde gider
yuvadan düşünce minicik serçe
karakış gününde donarda gider
kimseye açılmaz kalplerin sırrı
sırlar aleminde kaybolur gider
efkarla sulanır sevda gülleri
güllerim gamzeler açarda gider
cinnetin gölgesi inince beyne
keçiler çobanı dinlemez gider
sevdanın idraki sığmaz akıla
akıl divaneye dönerde gider

aklına düşünce leylanın hayali
şairin kalemi kırılır gider
elinden alınır tek oyuncağı
büküpde boynunu ağlayıp gider
görünmez alına yazılan yazı
yazılar rolünü oynarda gider
açılır perdeler oyun sahnede
dublörler işini kaybeder gider
maskelerin bir bir düştüğü yerde
menfaat finali kaybeder gider

zamanın durduğu tüllenen demde
hesaplar açılır kapanır gider
mecnunun aklını bulduğu yerde
leylanın özlemi gün gelir biter