- 818 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İtler Ürüsün, Çakal ve Kurtlar mı Yesin?
Şimdilerde ne çok kayıplarımız oluyor...
Kaybolan eşyaya değil benim üzüntüm...
En kutsal kayıplarımız olan manevi ve tarihi değerlerimiz, gün geçtikçe tek tek yitiriyoruz...
Milli duygularımız sanki erezyonda....
Yıllar önce Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fak. Dekanı ile bir söyleşimiz olmuş, hatta sık sık fotoğraf safarileri düzenlediğimiz Kaz Dağları eteklerindeki Türkmen Köyleri ziyaretlerimizde tanık olduğum, gözlem yaptığım bazı anılarımı aktarma gereğinde bulunup, düşüncelerimi paylaşmıştım:
"Efendim Balıkesir Gaziler şehri adeta. Hatta, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları Gazileri Edremit-in Köylerinde-Havran İlçesinin Köylerinde yaşamaktalar, bir çoğunda o yıllara ait belgeler var, o insanlar çok yaşlı, yakında gözlerini kapayacaklar, hatta Atatürk-ün ilk öğrencisi, hani kara tahtada ilk harfi gösterip öğrettiği İzzet Ege bugün 92 yaşında ve o da yakında tarih olacak, bir öğretim görevlisi ile ziyaret edilse de, kendileri ve anıları video-fotoğraf ile belgelense, duyduğuma göre bir gazimizin mendilinde Atatürk-ün imzası bile varmış, o mendilin ne kadar önemli olduğunu, en iyi bir Türk vatandaşı bilir, bizler Onu ve Mehmetciği görmeden sevdik, yüreğimizde yasları daha dün gibi, ne dersiniz efendim?"
Dekan Bey, gözlerimin içine bakıp, heyecanlı bir ses tonu ile;
"Emine Hanım, siz ne diyorsunuz? Kurtuluş-Çanakkale Savaşları ile ilgili bir kibrit çöpü bile müzemize koyamıyoruz."
Şaşırmıştım!
"Neden sayın dekanım?"
"Neden olacak? İngilizlerin onayı gerekli..."
O esnada dekan beyin yardımcısı bizi sunum yapacağımız büyük salona davet etti. Tema Vakfının düzenlediği etkinlik dolayısı ile Üniversite Öğrencilerine sunum yapmak üzere çağrılmıştık. Şaşkınlığım o kadar çoğalmıştı ki, ne başka bir soru sorabildim, ne de fikir beyan edebilmiştim. Ağzı bir karış açık kalmışlar gibiydim. Donup kalmıştım!.. O gün bugün; hep şu soruyu sorar dururum kendime.
"Bir İngiliz benim ülkemde, benim kültürüme, tarihime ne karışırmış?!
Bu arada İzzet Ege yaşama gözlerini yumdu.
Son İstiklal Gazimiz de gözlerini yaşama kapadı...
Tarihimiz yok olmakta ve biz en değer verdiklerimize bile sahip çıkamıyoruz.
Üzüntüm ve yürek acım bugünlerde gittikçe de fazlalaşıyor.
Sizlere mutsuzluk bulaştırmak istemiyorum, ama bu VATAN bizim yahu!..
Sen git...
O gitsin...
Biz gidelim...
Kime kalsın bu vatan?
İtler ürüsün, çakal ve kurtlar mı yesin?
Ülkeme barış-huzur ve aydınlık yarınlar diliyorum.
Emine Pişiren/Edremit Akçay
18.Nisan.2010