İSRAEL, ABD ,DARFUR, EMPARYALİZM TÜRKİYE ,ERGENEKON KISA NOTLARIM 1
Sürekli böyle olmuştur. Ne zaman bir çözüm sürecine gelinse, ya bir suikast oluyor, yada masum bir kaç asker militarizme kurban gidiyor. Tarih çalar saat gibi sürekli aynı zamn üzerinde ilerliyor ne 1 dakika ileri ne bir dakika geri.Artık bu rejimin değişmesi gerektiğini bir çok stk ve kurumlar belirtmiştir.Yani gelinen süreçte artık çözüme yaklaştığımızı düşünüyorum " çünkü karanlığın en koyu olduğu an aydınlığa en yakın olduğu zamandır".
Bu arada askerde savunucusu olduğu cumhuriyetin tek sahibi tavırını sürdürüyor ve bu amaçda atılmış her gayri meşru adımı meşru olarak görmeye devam ediyor. Nitekim geçenlerde "Arınç suikast"ı planı bunun açık örneği.Dünya çapında büyük hesaplaşmalar oluyor bundan bir payda Türkiyeye düştü.! Türkiye ya tam demokratik bir sistem olacak yada bir darbe ile daha tarihin karanlık çukuruna göümülecek . İkincisi şu dönem için olanaksız görünüyor çünkü artık dünya sistemi değişti, artık kanla veya savaşla çözüm olmayacağının farkına vardı Dünya. Zaten eğer öyle bir durum olsaydı şu an darbe olmuştu ülkemizde diye düşünüyorum. Sadece Türkiye değil bir çok ülke üzerinde kanlı parçalama planları var mesela petrol zenginliğinin yeni yeni farkına varan "Darfur"şu an ki kapasitesi 360 milyon varilmiş. Yeni kuyularda açılınca 3 milyar küsür varile çıkıyormuş.Düşünebiliyormusunuz 3 milyar küsür varil petrol tabi bunun yanında elmas kömür ve benzeri bir çok yer altı zenginliği var. Emperyalizmin ağ kurması için çok uygun bir yer .Güney ve kuzey olmak üzere ikiye ayrılan Darfur’un güneyinde hristiyan sınıf hakim olmak üzere bir çok azınlık var. Kuzeyinde ise müslümanlar var.Kuzey Darfur’daki müslümanlar artık güneyi kambur olarak görmeye başlamış ve orayı özerkliğini kabul etmiş durumdalar ama güneydekiler de çok tedirgin çünkü yönetim tecrübeleri yok. Eğer böyle giderse eskiden daha kötü olacak düşüncesi hakim. TV ve Gaztelerde epeyce yer verilmişti, şeriatçılar katliam yapıyor! diye ama diğer tarafın zulümlerini veya Emperyalizm’in bu zalim tavrını eleştiren yoktu. İdeolojik tezlerini Emperyalizm’e karşı çıkmakla tamamlamış bu kurumların aslında Emperyalizm’in en büyük savunucusu olduğunu tahmin etmek pek de zor değil. Çünkü ideolojik liderleri Marks da gelişmemiş ülkelerin yanlızca sömürü ile ayağa kalkacağını ve onların çağdaş Avrupa medeniyet seviyesine ulaşacağını belirmişti. Güney Darfur’un içinde bir çok milis örgüt var ve sürekli çatışma içindeler bu da planın ne kadar doğru ilerlediğinin kanıtıdır çünkü, Güney Darfurun devlet yönetimi ile alakalı gelişmiş bir bilgisi yok. Tabi Emperyalist kardeşler bu duruma üzülüp onlara özgürlük götürecek tüm kaynaklarını avrupaya açacak ve geşilmişlik seviyesine ulşatıracak..? Ha..!bir de İran var şehit Montazari’den sonra bunu kullanan İsrail, Amerika, İngiltere üçlüsü reform adına ülke içinde iç savaş yapma planları kurmuşlardır. Tabi bu üçlünün Türkiye ayağı KARTEL medyası dünya kamuoyuna İran da rejim mi değişiyor? Reforcular devrim yapıyor.! İslam cumhuriyeti yıkılıyor. Diye alaycı başlıklar manşetler atmaktan alıkoyamamışlardı. Ne de olsa yediği çanağı pislemez değil mi ? İran’ın yakın zamanda nükleer çalışmaları gündeme gelmişti. İsrail ve ABD bunu durdurmasını aski takdirde bozuşuruz (kapışırız) söylemini sürekli tekrar ettiysede İran onurlu tutumundan asla vazgeçmedi ve çalışmalarını sürdürdü hatta ABD’nin ben artık israili tutamam dediği gün İran Başbakan’ı Ahmedinecad 2 bin mil menzilli bir füze denedi . Yani bu karışıklıklarının neden olduğunun ne olduğunu anlamış oluyoruz (FİEMANİLLAH)
UMUT İSLAM AYAR