- 2277 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KUTLU DOĞUM HAFTASI
MEVLİD KANDİLİ VE KUTLU DOĞUM HAFTASI
Değerli Peygamber ( s.a.v.) aşıkları !
Cenab-ı Allah varlığını ve birliğini insanlara duyurmak için zaman zaman peygamberler göndermiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) peygamberlerin sonuncusudur.
Bütün peygamberler onu müjdeledi, bütün semavi kitaplar ondan söz ettiler. Peygamberimiz inançsızlığın, ahlaksızlığın, zulmün ve cehaletin insanlığı kapladığı bir zamanda, bir hidayet meş’alesi olarak Miladi 571, Rabiülevvel ayının 12. gecesinde Mekke de dünya ya geldi. Bu teşrifiyle bütün kâinat huzur ve mutluluğa kavuştu. Süleyman Çelebi Hazretlerinin dediği gibi:
cümle zerrat-ı cihan edup nida
çağrişu ben dediler ki merhaba
merhaba ey alî sultan merhaba
merhaba ey kani irfan merhaba
merhaba ey sırrı Furkan merhaba
merhaba ey derde derman merhaba
Evet bütün kainat lisan-ı haliyle merhaba hoş geldin, sefalar getirdin ey Allahın Rasulü diyorlardı. O’nun doğuşuyla aleme rahmet ve bereket doldu. Geceler ve gündüzler rengarenk çiçekler açtı. Sözler ve sohbetler O’nun la güzelleşti. O’nun cesaretiyle zulüm ve cehalet, yerini adalet, merhamet ve ilme bıraktı.
Cenab-ı Hak, Peygamberimizin de en büyük mucizesi olan kutsal kitabımız Kur’an da şöyle buyurmaktadır: “ “Deki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah ta sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.” (1)
Demek ki Hz. Muhammed’e uymadan hidayet olmaz. Hz. Muhammed’e uymadan Allah’a sevgi ve kulluk olmaz. Çünkü Hz. Muhammed’e uymak ve O’na ümmet olmak bir kul için büyük bir bahtiyarlık ve büyük bir şereftir. İnsanoğlu, sosyal hayatın da, iş hayatında, ilimde, sanatta, edepte, erkanda ona uymadıkça hüsrandadır felakettedir.
Peygamberimizin hayatı incelendiğin de onun örnek davranışlarını herkes rahatlıkla görecektir. Peygamberimiz kimsenin ayıbını araştırmaz, kimsenin sözünü kesmez, kimsenin gizli hallerini araştırmaz, kendisini ilgilendirmeyen konularla meşgul olmazdı.
Peygamberimiz zengin- fakir, efendi- köle küçük- büyük ayırımı yapmadan herkesi eşit tutardı. Çocukları sever, ilgilenir, büyükleri sayar, hürmet ederdi. İkram etmeyi çok severdi. Kimseyi eli boş çevirmezdi. Bütün işlerini tam bir düzen içinde yapar, vaktini boşa geçirmezdi.
Dürüstlükten ayrılmaz, söz verdiğinde tutar, emanete asla hıyanetlik yapmaz, şakayla da olsa yalan söylemezdi. Kısaca her şeyi ile örnek bir insandı. Nitekim Cenab-ı Hak bu gerçeği şöyle ifade etmektedir:
“ Andolsun, Allah’ın Rasulünde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır.” (2)
Peygamber Efendimizin doğum yıl dönümü olan Mevlid Kandilini kutlamak ve “Kutlu Doğum Haftası” münasebetiyle yapılan etkinliklere katılmak şunun için önemlidir:
Kutlu Doğum demek; Hz. Peygamberi anmak, daha önemlisi O’nu anlamak ve temsil ettiği değerler bütününü tanımak, Allah tan getirdiği ilahi davetini, sünnetini ve ahlakını anlamak, O’na duyulan engin sevgiyi gönüllere yerleştirmektir. Bu sebeplerden dolayıdır ki, bütün Müslümanlar O’nun dünya ya gelişini “Mevlid Kandili” olarak kutlamaktadır.
Ülkemizde de Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı işbirliği ile 1989 yılından bu yana “Kutlu Doğum Haftası” olarak kutlanmaktadır.
Kutlu Doğum Haftası’nın, insanlığın, sevgili Peygamberimizi daha iyi tanımalarına vesile olmasını Yüce Allah tan niyaz eder, bütün vatandaşlarımızın ve İslam aleminin KUTLU DOĞUM HAFTASI’ nı tebrik ediyorum.
Erdinç TİP
yazar- şair
........................................................................
1- Al-i İmran Suresi, 31
2- Ahzab Suresi, 21
YORUMLAR
Allah razı,Kutlu Doğum Haftası kutlu ve mübarek olsun.Saygılarımla...