bahar gelince
Güzel bir bahar günü karardı dünya. Umarsız ve habersiz sonundan... Günler geçmiş, aylar hatta yıllar geçmiş de ben farkına bile varamamışım zamanın…
Sanki uzun bir rüyanın pençesinde hapsolmuş bedenim. Korkularımla kavgalar ederken ben; yüreğimin çığlıklarını duyamamışım. Göremediğim bilmediğim hayatların; fikir sahibi olamadan girdim içlerine. Ne olursa olsun diyerek koştum oysa. Hüsran sonu hayallerin, yalan ve soluksuz birkaç damla gözyaşı…
Şimdi okurken tüm bu yazılanları sizler; sanıyor musunuz ki ben hayatı yaşıyorum? Hayır! Hayat beni yaşıyor, bizleri yaşıyor… sanki elinde iki ince çıta; kukla gibi oynatıyor bizi. Sonra yazgılarımız, hayallerimiz bir bir gülüyorlar halimize. Gülünç olan bu da değil aslında! Yüreklerimizde biriktiremediğimiz yüce bir sevda. Öyle ki; yolda karşıdan karşıya geçerken ben, tebessümle geçtiğim vakit bir yüreğin yanından; minicik bir tebessüm, belki merhaba, hatta iyi günler diyebilen bir dil ile karşılaşmak mutlu eder beni. İşte, işte o zaman ben hayatla oynamış olacağım. Bana attığı tüm kazıkların hesabını bir bir soracağım ondan…
Hazır gelmişken bahar yüreklerinize niçin sizlerde doğru olanı başaramayasınız ki? Çiçekleri açtığı bu güzel mevsimi yaşarken ellerini kaldır ve bir kez olsun şükret tanrıya. Güzel bir milletin güzel yüreklerinde yaşatıldığın için. Gülümseyen yüzlerinizi hayal ederken ben; minicik dünyamın, kâinatı kadar sevgi ve muhabbet diliyorum kalplerinize. Dünyada ki tüm kötülüklere rağmen, kaybetmek işten bile değildi yaşanmaya değer değerleri. Ancak tek tebessüm minicik yanakların hemen üzerinde gördüğüm mavi gözlerde, hayata merhaba demek gibi, dokuz aylık bir maratonun ardından. Ben yeniden doğarken çiğ tanesi suretlerde hep gülen yüzler yerleştirdim ömrümce. Kelebeklerin kanatlarında; kanayan kalplere aşk, ağlayan gözlere mutluluk, büzüşmüş dudaklara tebessüm ve somurtkan kalplere mutluluk gönderdim.
Bir gün Kaf dağının ardından doğunca güneş; semada milyonlarca sureti aydınlatacak. Yüreklerimizdeki tüm elemleri; elimizi yıkar gibi silip atacak. Öyle ki; bundan böyle elem, mutsuzluk, gözyaşı hep elinizin kiri olacak. Gülümseyişiniz taçlandırırken suretleri bir prenses kadar asil, bir hamal kadar gururlu olunuz, olalım…
Elem gözlerinizden uzak olsun. Bir daha ki yazıda görüşmek dileği ile…
YORUMLAR
Canım çok beğenerek okudum. Güzel yüreğin hep gülsün. Bahar gibisin çünkü. Böyle hoş dilekler sahibine de güzellikler olarak dönsün. Kutluyorum harikaydı yazın. Sevgilerimle...
AYSEL AKSÜMER tarafından 4/14/2010 4:46:46 PM zamanında düzenlenmiştir.