- 1119 Okunma
- 13 Yorum
- 0 Beğeni
ACILARIN EN ACISI ÖLÜM
Medeniyetin en büyük icatlarındandır şu elimizin altındaki telefon… Mesafeler ötesindeki sevdiğinizin sesini kulağınızda hissedersiniz, hasretiniz azalır, konuştukça rahatlarsınız hele bir de iyi olduğunu sesinin renginden anladığınız da dünyalar sizin olur.
Keşke bütün sevdiklerimiz çevremizde olsa, zilini çalıp kapısından içeri girip sarılabilsek.. Ama yaşam koşulları, şartlar, tayinler ve askerlik vb. çeşitli nedenlerle yurt içinde herkes bir yerlere dağılır. Hatta bazen yurt dışına, yani özlemler kilometrelere vurulur daha da bir çoğalır.
Bazen bir telefonla hayatımız değişir; başvurduğumuz bir işten olumlu bir cevap alırız, dünyalar bizim olur. Telefonla gelen haber yeni bir hayatın başlangıcına vesile olur.
Bekarsanız; kalbinizin çarptığı birisinden telefon alırsınız; buluşalım mı? diye ya da telefondaki ses sizin arkadaşlık teklifinizi kabul etmiştir. Ya da aranız limonidir, barışıvermişsinizdir. Telefonu öpesiniz gelir.
Bazen de ölüm haberi alınır ahizenin öbür tarafından... Allah kimseye göstermesin genelde de hep acı haberler ya sabahın ilk ışıklarında gelir, ya da gecenin ıssızlığında içinizden bir şeylerin koptuğunu hissedersiniz çünkü kolay kolay bu saatlerde kimse kimseyi aramaz. Sonra içinize doğan şey, gerçeğe kısa sürede dönüşür. Bir yakınınızı kaybettiğinizi telefondaki bir yakınınızdan veya yabancı birinden öğrenirsiniz. Dünyanız başınıza yıkılır.
Bir sabah acı acı çalan telefon sesi ile uyandım. Telefondaki ses “Ahmet AKSÜMER’in yakını mısınız?” dedi. “Evet geliniyim ne oldu ki?” diye heyecanla sordum. Karşımdaki ses “Heyecanlanmayın, kayınpederiniz yolda düşmüş, hastaneye götürmeniz gerek buraya gelseniz iyi olur deyip yer tarifinde bulundu” Eşimi telaşla uyandırdım. Apar topar kayınvalidemi de yanımıza aldık. Bir de hastaneye götüreceğiz ya sağlık cüzdanını da çantamıza koyduk.
Ama maalesef kayınpederimi kaldırım üstünde yatar halde ve üzerine karlar yağarken bulduk. Meğer sabah kahvaltısı için ekmek almaya çıkmış ve rahmetli oracıkta kalp krizi geçirmiş. Hemen doktor çağırılmış ve cebindeki cüzdandan kimlik bilgilerine ve dolayısıyla bize ulaşmışlar.
Eşim ve annesi perişandı zaten. Ben de aşırı severdim kayınpederimi babamdan farksızdı benim için.. Ekmekler poşetinden yere dağılmış…
Biz hala unutamıyoruz o anı, Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Bir gün, hatta bir saat sonra ne olacağını, başımıza ne geleceğini bilmeden yaşıyoruz. Bazı şeyleri ertelememeliyiz aslında belki çok ama çok geç olacak.
Bir gün önce kayınpederimin canı yufka böreği istemiş fakat sonra bizi kastederek “Bizimkiler de gelsin öyle yaparsın demiş kayınvalideme” ama maalesef yiyemedi.
Ne zaman yufka ile börek yapsam hep aklıma kayınpederim gelir. Keşke o da yiyebilseydi diye...
Hepimizin pek çok telaşesi var. Bu evimizle, çocuklarımızla veya başka bir şeyle ilgili olabilir. Ertelediğimiz o kadar çok şey var ki hayatta, ama ne olursa olsun büyüklerimizi sık sık ziyaret etmeliyiz. Ya da onların istedikleri ne varsa yapmalıyız ki yarın çok geç olmasın, içimizde bazı şeyler uhde kalmasın..
Aysel AKSÜMER
YORUMLAR
Öncelikle Allah rahmet eylesin. Ölümün her türlüsü acıdır.
Kötü haber de tez ulaşır her zaman.
Sevdiklerine zaman ayırmak, aklına geldiğinde ziyaret etmek, ya da enazından bir sesini duymak gerekir ertelemeden.
Yarın değil, bir saat bile geç olabiliyor bazen.
Yorum yazamasam da yazılarınızı zaman zaman okuyorum.
Sizi yürekten tebrik ediyorum Aysel hanım. Mesleki tecrübenizle de tarzınız ayrı bir değer kazanıyor.
Saygıyla selamlar Mersin'den.
Aysel AKSÜMER
Telefon ve ucundaki haber.
Son zamanlarda ben de telefonum çaldı mı acı bir haber alacağım diye endişelenir oldum.
Kutlarım.
Aysel AKSÜMER
Aysel kardeşim evde yoktum, nete şimdi girdim, yazını biraz geç yorumluyorum.Kayınpederine Rabbim rahmet eylesin,çok duygusal biryazı.Sevdiklerimize onları sevdiğimizi her zaman, ertelemeden söyleyelim, sonra çok geç olabilir,sevgilerimle
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER
Bir gün, hatta bir saat sonra ne olacağını, başımıza ne geleceğini bilmeden yaşıyoruz. Bazı şeyleri ertelememeliyiz aslında belki çok ama çok geç olacak.
ANI YAZINIZ DUYGU YÜKLÜYDÜ...NE YAPARSIN Kİ HEPİMİZİN BAŞINA BİR GÜN GELECEK...
KUTLARIM...BENDEN DE +10 PUAN.
SAYGILARIMLA...
Aysel AKSÜMER
Evet çok hüzünlü bir anı.Ben kendimce bir söz söylüyorum.Eğer bir insana değerveriyorsanız öldükten sonra mezar taşına söylemeyin yaşarken yüzüne söyleyin.Bana annemin ölüm haberini aldığım günü hatırlattınız.Eminim bir çok insana da öyle teşekkürler.Saygı ve selamlar
Aysel AKSÜMER
Öncelikle kayınbabanız ışıklar içinde yatsın.Allah rahmet etsin.Ölümün kapıyı ne zaman çalacağı maalesef belli olmuyor.Ama gecenin bi yarısı çalan telefonlar beni hep korkutmuştu.Bilhassa öğrencilik ve askerlik dönemimde geç saatte telefon gelmemesi için çok dua ederdim.Hayırlı olmazdı çünkü.Bir de şu var.Ne kadar istesekte kadere karşı gelinmiyor.Acıyı yaşamak kaçınılmaz oluyor.En azından şu üç günlük dünyada bazı hayatların kıymetini çok iyi bilmeli.Teşekkürler Aysel hanım.Allah kalan yüreklere sağlık ve huzur versin.Saygılarımla.
Aysel AKSÜMER
Allah bütün ölmüşlerimizi ışıklar içinde yatırsın. Tekrar teşekkür ederim. Saygılarımla...
Her zaman ki gibi yine güzel bir yazıydı. Allah'dan rahmet dilerim kayıbabanıza. Sizlere de sabırlar diliyorum.
Sevgilerimle...
Aysel AKSÜMER
Babamla bir gün bahcede geziyoruz.O zaman daha küçüğüm. Bana bir ağacı göstererek " Bak oğlum bu ağacın budanması lazım. Çünkü yeni sürgünler cıkmış. Onların büyümesi için eski dalların kesilmesi lazım " demişti. Sonra sonra anladım ne demek istediğini... Hayatta böyle işte yeni sürgünler yeşeriyor eski dallar ya budanıyor yada kendiliğinden kuruyup gidiyor,Allah rahmet etsin bütün geçmişlerimize... Güzel, hüzünlü ve duygulu bir yazı. Tebrikler.
Aysel AKSÜMER
bu çok özel bir yazı olmuş. neler hissttiğinizi elbette sizin kadar anlayamayız ancak Allah sabır versin. ama görüyorsunuz ya hayatta yaşadığımız, belki kızdığımız bir çok şey nelere vesile oluyor. bu güzel yazı çıkıveriyor mesala ansızın. yüreğinize sağlık. sağlıkla kalın..
Aysel AKSÜMER
Tekrar teşekkür ederim güzel ve anlamlı yorumunuz ve beğeniniz için. Sevgilerimle...
Hüzün ve samimiyet harmanı bir yazı olmuş. Anlatımız da oldukça duru. "Ölüm" kaçınılmaz gerçek. Aslında her an ölüme hazırlıklı olmamız gerek. Çünkü,ölüm ansızın gelir. İhtiyar, genç; güzel, çirkin ve zengin yoksul ayrımı yapmaz. Allah, onunda hayırlısın nasip etsin. Yazınız özgün bir üslubunuz olduğunu gösteriyor. Tebrik ediyor, başınız sağolsun diyor, kayınbabnıza da Allah'tan rahmet diliyorum. Selam ve dua ile.