- 964 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Rüya Gibi...
Yineli yazmaların,amalı sorularla başlayan,nihayetsiz baslangıçların,bitimsiz sonsuzluğuna yolculuklarım,
hep seninle birtanem...
Seninle yaşamalıyım,yaşanılası yaşanacakları.
Bir yağmur damlasının kırmızı bir gonca gül üzerinde ki duruşunu,yunuşunu seninle yasamalıyım.
Yalnız bir dağ başında biten, yabani meşenin,
rüzgara direncini seninle seyretmeliyim.
Otlaklarda,zıp zıp zıplayan yeni doğmuş,kuzucukların sevinç melemelerini seninle dinlemeliyim.
Birlikte, gece karanlığında yakamozlar toplamalıyız,
ayışığında.
Çıplak ayaklarımızla sıcak kumların denizle birleştiği yerde,kendimizden ve çevremizden duyarsız kalabilmeyi başarmalıyız seninle...
Bir dağevinde,sömine de yanan kütüklerin çıkardığı sesleri,gözlerinde ki ışığı
seyrederken dinleme ayrıcalığını, senle yaşamak isterdim...
Salaş bir balıkçı lokantasında,
rakı ,roka ve balığı senle paylaşarak,
birlikte sarhoş olmanın keyfini çıkartırken,
taş plaktan üstad Zeki Müren,in Kahır Mektubu’nu
bir ağızdan ellerin ellerimde,mırıldanmak isterdim...
Uludağ’ın soğuk kar pistlerini,
aşkımızla ısıtmak,tüm buzları eritmek isterdim...
Bolu, Abant’ta bir sonbahar günü,
sararmış yaprakların gölün üzerinde çizdiği desenleri,
sandal sefasında,aksam günesinin batışını izlerken,yasamak ve seyretmek isterdim seninle...
Tüm yaşamak istediklerimde sen varsın.
Seni düşünürken hep güzel yaşanısılar
geliyor aklıma.
Rüya gibi...
Rüyabahcesi.