- 1573 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
TANRIÇANIN İNTİHARI
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Tanrıçalar da intihar edebilir..Onlar da intihar edebilirler eğer kapatılmışsa bir erkek zindanına.Vurulmuşsa düşleri henüz ön dördündeyken yada kırılmışsa kanatları daha oyunlarına doymamışken.Tanrıçalar da intihar edebilirler.Evet bir tanrıça daha intihar etti eteğindeki bereketi toprağa serpmeden.Sırtında kızıyla banyoda astı kendini töre ilinin berdel köyünde.Bir kadın daha zamansız topladı geleceğini.Adı Şahe soyadı fidandı, fidan boyuna aldanmadan,ardına bakmadan gitti.Urfa’nın Yeşiltepe köyü sarardı,banyodan ağlayan bir bebeğin sesiyle.
Kim bilir kimler aldı onu daha küçükken yarım oyunundan.Kim bilir kimler berdel diyerek onu tanımadığı bir insana hayat boyu arkadaş atadı.Kim bilir kimler onu gönderdi aramızdan.Neydi onu bizimle bir arada yaşatamayan.Kendisini sırtında çocuğuyla ölüme iten acı neydi?Bu bir değil iki değil.Nedir bir kadını bir anneyi bir tanrıçayı böyle elvedasız gönderen?Sorularım kirli bir zamana ve sağır bir kulağa çarpıyor.Kaç bin yıllık yosun tutmuş feodal bir taşta kırılıyor sözcüklerim.Muhatapları anlamıyor bile.Modern bir trajedi doğuyor kalbimde şimdi zamansız.Ortadoğu’nun insanı yaşatamayan bu töre geleneğinde işte böyle bir kadın daha kayboldu,ardında iki çocuk bırakarak.Batman’da petrol kaderli kadınlarımızın sessiz sedasız gidişleri,Diyarbakır’da kendini Dicle’ye bırakan elleri daha küçük bir beden ve Urfa’ da aşiretsel bir yangında yanan bir anne.Kim bilir daha kimler….Pencereden bakmaktır veya elini tutmaktır sevdiğinin,tüm suçları…Perde arkasına sığdırılan hayatı,çamaşırdan yemekten temizlikten aşınan eli ,doya doya koşamayan ayakları,konuşamayan susturulan ya da kesilen dili…
Erkek egemen bir dünyanın zulümvari ürünleri değil midir,tanrıçalarımızı körelten.Neden olan erkek,öldüren erkek, sınırları çizen erkek.Bu erkek değil miydi? Kadının adını çalan Anaerkil zamanlarda.Bu erkek değil miydi? Sümer tapınaklarında kadını pazarlayan? Bu erkek değil miydi?hayatını çaldığı kadını hayat kadını yapan.Bu erkekti 21.yüzyılda evleri kadına mağara yapan.Kadının adını çalan erkek işte bu erkekti.Kadının adı yoktu artık.Bu erkekti kadını kendine kurban seçen.Kadının adı kurbandır artık.Erkeğin kurbanı.Evet erkeğin kendisi temizlemek için erkek tanrılara kurban ettiği kadın.Erkek arınmak için kendi günahlarından kadını kurban etmektedir;çünkü sokakta kadına adım attırmayan,evden her çıktığında mosmor vahşi bir tablo bırakan,bazen tecavüz eden bazen de öldüren erkek.Erkek bu günahlarından nasıl arınacak?A.Camus’ un da dediği gibi kendindekini başkasında görmeye çalışarak onu onla suçlayıp rahatlamaktır biz erkeklerin yaptığı.
Bir bebek sesi duyuluyor şimdi.Ağlayan bir ses bu.Bu, intihar eden annenin geride bıraktığı kızından geliyor.Banyoda tekrarlandıkça yankılanan ve yankılandıkça insanı delirten bir işkenceye dönüşüyor.Bu ses işte taşları un ufak edecek kıvılcım.Bu ses işte kalplere bir sızı bırakacak.Anne geride çocuğun sesini bırakıyor.Gelip duyanlara eğer anlarlarsa bir hıçkırık bir feryat bir mesaj bırakıyor.Tanrıça intihar ediyor ve gidiyor kendi soylu tarihine..Yüceltilen kadının tapınılan tanrıçanın kaç bin yıllık öyküsü bir bebek sesine karışıyor.Bu gidiş,tapınaklarda adaletin bekçisi ve barışın sigortası olan kadının 21.yy.dan gitmesidir. Kadının kovulmasıdır 21.yy.dan.Kadının gözleri mor elleri kırık yüreği ezik gitmesidir bu çağdan.Ağlayan bir bebek sesinde bir tanrıça intihar ediyor ve akıp gidiyor kendi soylu tarihine.
YORUMLAR
Yazımı okuyan ve yorumlayan tüm arkadaşlara teşekkürler.Özellikle eleştiren arkadaşların ölçüt ve tanımlamaları geliştirici buldum.Onlara bir daha teşekkür ederim.Kadının tanrıçalaştırılması ve ölümüne soyluluk katılması fikri yadırganabilir.Bu konuda arkadaşların tespitleri haklı olmakla birlikte edebi dilimizin ve gücümüzün nitelliği açısından da yoruma açık bir konudur.Bu bilinçli bir tercihtir ve her türlü yoruma açıktır.Dünyanın en güzel şiirinde bile beğenmediğimiz ve burası böyle olsa dediğimiz yanlar oalbildiğine göre benim gibi bir amatörün eleştirilmesi çok mantıklı,doğal ve geliştiricidir.Bu bir tercihtir derken ben kadının 2000 -3000 yıl önceki tanrıça kültürüne gönderme yaparak öyle bir kadını ne hal getirdiğimizi ve yaşamı vaat eden bu tanrıçaların 21.yy onurlarını korumak için elinde sadece intihar seçeneğinin kaldığını anlatmaya çalıştırm.İntihara dini açıdan bakmak konusu ise çok boyutlu bir konu.Bu durum olaylarla örneklendiği zaman bir çok müslüman olay karşısında intiharı onurla özdeşleştirerek kendini feda edebilir.Benim bu yazıdaki durumum bu değil zaten.Kabul etmediğimiz intihara bile zorlanan durumu ve trajedileri belirtmekti.Yani neden intihar etti demek yerine ona neden bu kadar baskı uygulandı demek lazım diye düşünüyorum.
ooofff ..!
ah insanım ahhh..!
yıl 2010...ne zaman insan olmanın bilincine erdemine ulaşacağız dedirten yazı ....
-insan olmanın peşine düşmemiz gerekiyor artık-
türk kürt ...sen.. ben ..o.. bu.. şu ..töre ..vs ...çağ dışı ayrıştırıcıları bırakıp kutsal kitaptaki
"ey ins"
"ey insanlar"
birlik-beraberlik davetine bir olmaya
yok etmeye değil var etmeye
yönelmemiz gerekiyor üç günlük ömrümüzü ne dine ne insanlığa uymayan abuk subuklarla heba etmeden geç kalmadan ...
pişman olmadan ...
sevgim saygım tebriklerim sosyal yaralara neşter vuran düşündüren günün yazısına çok değerli yazarına...
Tema güzel ve ülkemizin kanayan yarası lakin işleniş bana acayip geldi.1-İnsanlardan İlah olmaz olsa olsa kul olur.Tanrı /Tanrıça eskiden insan eliyle veya Allahın varlığında behaber insanların bir insana taptığı bir tanrıcılık hurafesidir.2-Hiç bir intihar asil olamaz( evet erkek iğfal eder ama kadın lanetlenir ben buna karşıyım. Erkek kaçırır taciz eder kadın suçludur bunada ben karşıyım yani toplamda erkek ve kadın helal olmayan zina yaparsa bana göre ikisi de cezalandırılmalı, Allah insanı eşit olarak yaratmıştır ama görevleri farklı olabilir.
İntiharın helal tarafı yoktur kaldıki Kadın son çare olarak intihari seçmişse demek bıçak kemiğe dayanmış ve bu kadını veya erkeği haklı kılmaz. Keşke insanlar Alahın kitabına uysaydı da hiç bir insan acı çekmeseydi...Töreyi iyi bilirim, yasaların veya devletin eli uzanamadığı yerlerde töre hortlar. Ölen bir insan ama tanrıça değil. Bizden bir tür olan masum bir insanın ölümünden tarifi imkansız bir acı duydum.
Şimdi yazıya gelelim; Yazıyı okurken içim burkuldu ve kınıyorum kadını bir meta gibi görenleri...İnsana hayatı cehenneme çevirenleri lanetliyorum...
Konu başlığı bana sanki dikkat çekilmek için yapılmış gibi geldi ama hakikaten olay herkesin okuması ve çevrede bu tür yanlışlara duyarlılık gösterip az da olsa bu yanlışların önüne geçilmesi temeni ediyorum.
BİR MASUMUN ÖLÜMÜ...
Masum bir kadının acıklı dramını ve korkunç bir ölümle sonuçlanmış böyle bir konuyu gündeme/kaleme aldığınızdan dolayı teşekkürler.
Saygılarımla
Sevgili Alihan Bey yazınızın içeriğinde haklı noktalar olsa da,intiharı seçen hiç bir kişilik bana göre soylu sayılmaz...
Allah İnsanlara dert de verir derman da bunun için gayret sarf etmek gerekir...İntihar hiçbir problemin çözümü değildir..İnsanı da soylu kılmaz..
Bilakis Allahın verdiği canı ancak Allah alır...Erkeğe kafa tutayım derken yaradan'ın sınırlarına müdahale aden hiç bir varlık soylu olamaz..
Yazınız; bu zayıf insanlar üzerinde, İntiharı onur atfedeceğinden, tekrarlanması olanağı tanıyor...
Oysa sesimiz onları doğru yola iletmeli, yaşam için mücadelenin gerektiğini, herkes için farklı imtihanlar olduğunu her zoru gören intihara sarılmayı marifet bilmemeyi işlemek daha doğru olur kanımca...
Ortada bir cahillik vardır... Burada sadece cahil erkeği suçlamak yersiz bana göre, Devletinden tutun yazarı çizeri okumuşu
zengini feministi hayvan severi hepsi bütün aklı başında insanlar sorumludur bu cahilikten...Hatta intihar eden soylu dediğiniz kişilik bile...
Güne gelmiş olması bir nebze göz açar umarım ..
Sevgiyle kalın....
yüregimde sızıyla okudum rabbim merhamet versin bu katı gönüllere kadının degerini anlamayı nasip etsin ... yazan yüregi güclü kalemi tebrik ederim...
hevalistan
Erkek egemen dünyada erkeğin yarattığı tahribatın sadece bir olayla örülüşünü ve yansımasını kendimce yazdım.Bir de yazamadığımız bu acının bir trajedisi var ki onu yazmaya ne kalemimiz yeter ne de haddimiz.Teşekkürler.