- 1024 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Yanlış-Günah, Doğru-Sevap Kavramı
Çocukluğumun 50’li yıllarında arkadaşlarımla bayram sabahları karşılaştığımızda, birbirimizi ilk defa görüyormuşuz gibi süzerdik. Çünkü kılık-kıyafetimiz her zamankinden farklı olurdu.
Olur-olmaz zamanlarda ayakkabıymış, elbiseymiş alınmaz, mutlaka bir bayram beklenirdi. Varlıklı veya yoksul, hiç farketmezdi.
Kazara ağaca, toprağa sürtünmekten dizleri, arkası yırtılmış pantolonlar ya evde, ya terzide yamanırdı. Kumaşın rengi ne olursa olsun, terzinin vurduğu süvarilik mutlaka siyah olurdu.
Yeni bir ayakkabı, bir elbise bayram gecesi uykumuzu kaçırır, içimizi büyük bir mutluluk kaplardı. Her halde bundan olsa gerek, biz çocuklar için bayram çok anlamlıydı...
İşte o yıllarda, nadiren de olsa yere düşürdüğümüz ekmek kırıntısını alır, öper; kurt-kuş yesin düşüncesiyle yüksekçe bir yere koyardık. Görmemezliğe gelir, geçip-gidersek büyük günaha gireceğimize candan inanırdık. O günün çocukları, buna hâlâ inanırız. Ama daha geniş bir kavramla...
Şimdi, -ekmeği çöpe atmak yanlıştır- sözcükleri doğru olanın yapılması için yeterli olmuyor. Senede milyarlarca dolarlık buğday, kurda kuşa nasip olmadan çöpe gidiyor.
Bu dini yönden günahtır. Dinimizde günah, yanlışı yapmaktır.
Sosyal yönden de savurganlık, emeğe saygısızlıktır.
Sevap ile günahın karşılığına, doğru ile yanlış sözcüklerini detaylı bir şekilde çocuklarımıza kavratmaya çalıştık. Sokak köpeklerinin bile yiyemeyeceği kadar çok ekmek, börek, pasta, çörek çöp teknelerini doldurduğuna göre bizler başarılı olamamışız.
Büyüklerimiz bize, ”-Günah” veya “-Sevap” dedi mi, bizler yanlışı yapmaz, doğru olanı yapardık. Neden, niçin sorularını sormaz, cevabını birazcık büyüyünce kendimiz bulur, kavrardık.
Acaba, açlıkta terbiye olunca mı emeğe ve ekmeğe saygılı olmayı öğrenecek, savurganlıktan vazgeçeceğiz. Hoş; o zaman zaten savurtturulacak bir şeyimiz kalmamış olacak.
Foto: Sümer ÖZVATAN
www.sumerozavatan.com
YORUMLAR
''Acaba, açlıkta terbiye olunca mı emeğe ve ekmeğe saygılı olmayı öğrenecek, savurganlıktan vazgeçeceğiz. Hoş; o zaman zaten savurtturulacak bir şeyimiz kalmamış olacak.''
Bu soruya ; galiba, ne yazık ki 'den başka verilecek yanıt kalmıyor git gide...
Yükselenyıldız
Çocuklarımız 'aydın kafalı' olsunlar diye sözde laikçilerin( lâik ama, aydın ama, özgür düşünceden yana ama, demokrasiden yana ama, asla başkalarınına söz hakkı bile vermeyen) günah-sevap kavramını dile almayı bile toplumdan kaldıranlar dilerim açlıkla terbiye olurlar.
Saygı öncelikli sevgiler.