karanlıklar benliğimi hapsetmiş...
Yolun açık olsun diyemiyorum
Dur gitme can demeye dermanım yok.
Hasret gözümün eşiğinde büyüyen bir dev
Siyahla beyaz birbirine hiç yakışmıyordu eskiden beri demi?
Gönül gözümden kalbime giden o ince ama derinleşen yolda başıma gelen tüm zıtlıklarım sadece sana.Böylesine inadına büyüyen bir tezat görmedim ben hayatımda. Bugün ömrüm yarım gün. Ellerimi ellerin değil; boşluğa saldığın rüzgar sarıp sarmalıyor şimdilerde.
Gözler görmüyor ışığımı aldın. Bir çıra misali sevgine mahkum kaldım. Yalnızlığın o kadar çok ki; Kimbilir kaç kereler sayıkladım. Sensiz geçirdiğim hergün kapıma gelen siyah çelenklerin gazabına uğrayışlarımın hesabını bana kim verecek? Hasret yalnızlığımı kilitli kafesinden alıkoydu. Şimdi ağlayan duvarlar arasında kahrolasıca yalnızlığınla dans ediyorum. Bırakıp gidişlerinden mutlu musun şimdi? Seni kalpte yaşabilmekti ya asolan. bak:) Sen orda yaşadıkça ben ölüyorum. Yaşatabilirim yine de seni kalpte ömrüm elverdiği sürece. Hadi kalk at şu ölü bedeni üzerinden. Savaş benimle bir kez daha şans ver şu aciz bedene. Oysaki nefesine muhtaç bir damlaydım gülden düşen. Benden geriye sadece bir yığın enkaz kaldı şimdi. Kalbimin en derinine saplanan hançer öyle acıtıyor ki onla nefes almaya çalışıyorm. O hep orda kalacak. Senin bana yaşattığın acıyı azaltıyor cünkü. Mazimi döküyorum şimdi fırtınalı kara bi denize. Hangi taşa vursam dökülen saçlarımı. Nedir zalim senin elinden çektiğim.Çektirdiğin kaçıncı (ah) bu bana kimbilir? :(
YORUMLAR
O kadar çok acı çektiren zalim birini hala nasıl sevebildiğinizi söylüyorsunuz..edebi anlamda güzel yazılmış kutlarım selamlarımla