- 765 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
YAŞLILARIMIZ
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Zaman, zararlı ve yararlı şeyleri en iyi öğreten öğretmendir. Ne var ki, bütün öğrencilerini öldürür.
Zamanın bize en iyi öğrettiği şey eninde sonunda yaşlılıkla tanışacağımızdır. Ama biz bunu her aynaya bakışta, her yokuş tırmanışta hatırladığımız halde tanışmışlarla tanışmamakta ısrar etmekteyiz.
* * *
Bir şehirde, bir ilçede, bir köyde tüm problemleriyle yapayalnız kalan ana-babaların, çocuk ve torunları yerine yılların aşındırdığı koltukları tercih etmesi, “-Çevresinden kopmak istemiyor, ” demekle geçiştirilemez. İnsana çocuk ve torunlarından daha yakın bir çevre olamaz.
Horlandığını, dışlandığını en iyi sezen, zaman denilen öğretmeninden çok şey öğrenen yaşlılardır.
Doğup-büyüdüğü çevresinden çocuklarının peşine düşerek kopup yeni bir ortama giren yaşlı, kendisinden çocuk ve torunlarına gösterdiği ilginin karşılaşıldığını göremeyince, yeni yüzler tanımanın yerine, hüzün dolu bir yalnızlıkla tanışmayı tercih etmektedirler.
İşte onca çocuk ve torun sahibi olmasına rağmen pek çok yaşlı kendisine en yakın olan, kan bağıyla çevresinden kopma lüzumunu hissetmektedir. Bu kopmayı oluşturan, yaşlı için pek çok sebep vardır.
Kalbindeki sevginin zerresine kadar hepsini çocuk ve torunlarına vermiş ama onlardan bunun karşılığını alamamıştır.
Tüm emek ve servetini onlara harcamış, karşılığında bir bayram sabahı bir tek mendil bulamamıştır.
Onca birikiminden onlara birşeyler aktarmak istemiş ama onlar dinlememiş, hatta onu yanlış düşünmekle suçlamıştır.
...................................
...................................
Ve böylece insanı yaşlılık, yaşlı da yalnızlığı kucaklamıştır...
* * *
Sistemin billurlaştırdığı gözyaşlarını gözlük yapmış, o gözlüğün ötesinde yine kendisi gibi dışlanan yaşlıların yaşadığı huzur evlerini görmüştür.
Genelde aynı boşlukta sallanan huzur evinin yaşlı topluluğu içerisinde uzattığı elleri tutulmuş, üç-beş gün bu yeni ortam yaşlıyı oyalamıştır. Ama bir akşam yemeği sonrası, huzur evinin balkonundan şehrin ışık saçan pencerelerine baktığında, ne emeklerle yetiştirdiği çocuk ve torunlarının hayatlarına doladığı hayatı, çıkış noktasını bildiği bir ırmak gibi, akıp gitmiştir...
* * *
Biz istemesek dahi, eninde sonunda yaşlılık bizi kucaklayacaktır.
Bu gerçeği kabullendikten sonra, yaşadığımızda nasıl bir ortamda yaşamak istiyorsak, yaşlılarımıza şimdiden o ortamı sağlamamız gerekmektedir. Yaşlılara duyarsız kalırsak, sitemin billurlaştırdığı gözyaşlarından gözlük takmamız kaçınılmaz olacaktır...
Foto: Nasreddin Öncell
www.fotografdefteri.com/56862/?v=geridon&d=3/28/2010%209:21:50%20PM
Deneme. Anasayfamda gözükmediği için makale kategorisine aktardım.
YORUMLAR
Değerli yazar ; mükemmelin bile üzerinde olduğu hepimizce görülebilen bu yazı için öncelikle ben de tebriklerimi sunuyorum.
İzninizle bir cümleye takıldığımı belirtmek istiyorum :
''.....torunlarına gösterdiği ilginin karşılaşıldığını göremeyince, ...'' Burada ''karşılaşıldığını'' kelimesinde bir hata yok mu sizce ?
şimdiki gençliğe çok güzel bir ders yazınız okudukça kıyamadığım annem geldi gözlerimin önüne
biz kızları olmasaydık kim bakardı diye düşündüm gelinlermi asla.. bakmakmayı bırakın hatrını sormaya gelmezler
yaşlılar çocuklar canlarımız yazan duyarlı yüreğinizi kutlarım saygılar...
Yükselenyıldız
Profesör anasını öldüren üniversiteli kız,
Ana, baba, kızkardeşini öldüren yine üniversiteli erkek.
Bunlar, içimizden sadece birileri arkadaşım.
Yükselenyıldız
Şu an 57 kişi okumuş ve sadece 4 yorum var. Demek ki 53 kişi kendisini suçlu hissediyor ya da umursamıyor.
Oysa 'Günün Yazısı' seçilmiş, şimdi farkettim.
Çok manidar bir yazı,ana babalar,türlü zorluklarla evlatlarını yetiştiriyor.Bekledikleri, yaşlı günlerinde sadece sevgi ve saygı.
Hepimiz,çocuklarımızın bize nasıl davranmasını istiyorsak,ana babamıza öyle davranalım,tabii ki yaşlanmaya ömürleri yettiyse.
Güzel Peygamberimiz(S.A.V.)şöyle buyurur:Bir insan ki ana babasının yaşlılığına erişir de Rabbinin rızasını kazanamazsa,ona yazıklar olsun.
Ders veren bir yazı,tebrikler,saygılar.
Yükselenyıldız
Kokuştuk arkadaşım.
Yükselenyıldız
Şu an 57 kişi okumuş ve sadece 4 yorum var. Demek ki 53 kişi kendisini suçlu hissediyor ya da umursamıyor.
Oysa 'Günün Yazısı' seçilmiş, şimdi farkettim.
Bu yazı bana şu hikayeyi hatırlatır. Adamın biri, yaşlı babasından bıkıp O'nu tersliğe atmak için oğlundan yardım ister. Der ki oğluna 'şu kilimin ucundan tut da dedeni atalım.'
Adam babasını kilimin üzerine oturtmuştur. Kilinim iki ucundan çocuk, İki ucundan babası tutarak dedeyi tersliğe atarlar.
Çocuk cebinden çıkardığı çakıyla, kilimin yarısını kesmek için dedesini ittirir. Babası söylenir 'Yahu ben dedene bir kilim bıraktım, sen onu da çok görüyor, yarısını geri alıyorsun.
Çocuk der ki 'Hayır baba, ben o yarısıyla seni atacağım. yarım kilim neyine yetmez'
Güzel bir yazıydı tebrik ederim... sevgilerimle...
Yükselenyıldız
Çok güzel bir örnek verdizniz; teşekkür ediyor, sizi kutluyorum.
Yükselenyıldız
Şu an 57 kişi okumuş ve sadece 4 yorum var. Demek ki 53 kişi kendisini suçlu hissediyor ya da umursamıyor.
Oysa 'Günün Yazısı' seçilmiş, şimdi farkettim.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Yüksel bey bir söz vardır "Bir anne ve baba on tane çocuğa bakıp, büyütüp hayata hazırlarken, on tane çocuk bir anne ve babasına bakamayacak kadar acizleşmiştir"
Bu nasıl bir anlayış inanın bilmiyorum. Nesil farkı diyoruz, ama onlarda nesil farkını yaşamışlarıdr bizden önce. O zaman önce kendimizi onların yerine koyup, ona göre davranmalıyız. Bir takım bahaneler uydurarak, yaşlılarımızı yok saymaktanb bir an önce vazgeçmeliyiz.
Yine güzel ve düşündüren bir konuyu getirmişsiniz gündeme. Saygılar yüreğinize
Yükselenyıldız
İslâm, şöyledir, böyledir. Ne var ki yaşlılarına dinini tenkid ettiğimiz Çin'dekiler kadar değer vermez.
Konu uzun değerli arkadaşım.
Ziyaretin için teşekkürler.
Yükselenyıldız
Şu an 57 kişi okumuş ve sadece 4 yorum var. Demek ki 53 kişi kendisini suçlu hissediyor ya da umursamıyor.
Oysa 'Günün Yazısı' seçilmiş, şimdi farkettim.