Atlar/Rüzgâr Kanatlı Güller
Onlar ki bir zamanlar kıtaları aştılar.
İla-yı kelimetullaha kanat açtılar.
An , yelelerinde ışık hızında eridi.
Alperenlerle kolkola girip savaştılar.
İ.K
Gözlerinde bulutlar ,gönüllerinde kanatlar,bizimle kıtalar aştılar. Yelelerinde yelyepelekti rüzgâr… Atlar asil yaratıklar. Türk’e kanat olup, zaferler paylaştılar. Nizamı-ı âleme koştular…
“Bin atlı akınlarla çocuklar gibi şendik.” Atların yelelerine tutunup, dev gibi orduları yendik. Atlar, bizi sevdi biz atları sevdik…
Atlarla Fatih’tik, Yavuz’duk, Süleyman’dık… Onlarla kıtalara hükümrandık. Üzengimizi öperken, mutluydu Garb’ın elçileri. Çağ kapatıp çağ açtık.
Atlar, dem geldi rüzgâra karıştılar. An geldi bulutlarla yarıştılar… Toynaklarında toz dumandı yollar.
Bizimle güldüler, bizimle ağladılar. Yiğitlere kol kanat oldular. Köroğlu’na sırdaştılar, namına ortak. Kiziroğlu’nu, Ayvazları, Köse Kenanları kanatlandırdılar… Sıcakta sağrıları terledi, yağmurda bizimle ıslandılar. Ağızları köpük köpük koştular…
Atlar, çağlara inen nisan yağmurları,süvarilerine dağlar aşırdılar. Dağlarda yılkı oldular, gamlandılar. Hüzünlerine ortak aradılar, bulamadılar.
Gün geldi devran döndü, maziden atiye kaldılar. Kapandı eski satvetli demleri. Arttı elemleri! Müşterek bahislere malzeme oldular. Göz yaşlarını içlerine akıttılar.
Oysa, atlar asaletin tuğu, zarafetin remziydi. Gözlerinden okunurdu sevinçleri, elemleri… Hiç istemezlerdi alışamadıkları bu demleri.
Kendi dünyalarında yaşatırlar hâlâ vefayı, sevgiyi. Atlar, doğanın kanatsız, rüzgâr yeleli zümrüdüanka kuşları… Ilgar ile gelip geçerler hayalerimizden… Destan olur koşuşları,asil duruşları…
Atlar, meleklerin insanlara muştuları. Atların sitemleri sükûtlarında gizli. Rüzgârlara karışırken yeleleri, hayran bırakırlar melekleri.
Atlar, Türk’ün hülyası, Türk atın rüyası. Ortaktı bir zamanlar sevinçleri ve yasları. Zarafette ve asalette kabul etmez at kıyası. Atlar bize ceddimizin mirası…
Ankara,27.03.2010 İbrahim KİLİK
YORUMLAR
''Atlarla Fatih’tik, Yavuz’duk, Süleyman’dık… Onlarla kıtalara hükümrandık. Üzengimizi öperken, mutluydu Garb’ın elçileri. Çağ kapatıp çağ açtık.
.........
Atlar, meleklerin insanlara muştuları. Atların sitemleri sükûtlarında gizli. Rüzgârlara karışırken yeleleri, hayran bırakırlar melekleri. ''
Ne güzel anlatılmış atlar.
Kapitalizme malzeme olmayan ne kaldı ki, atlar kalsın üstad ? Şimdi o da can cekişiyormuş ya, biz bizden geçtikten sonra ne fayda...