- 1571 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Musevilik ya da Yahudilik
İsminden de anlaşılacağı gibi Musa peygambere inanan ve onun Allah’tan getirdiği buyruklara göre hayatına yön veren insanların inandığı dindir. Günümüzde halen varlığını sürdüren ve İlahi dinler arasında tarihsel olarak en eskiye dayanan bu dine inanan insanlara, Yahudiler denmektedir. Yahudiler her ne kadar Musa(as)’dan önceki geçmişlerini Nuh(as) ve İbrahim(as)’a dayandırsalar da bunu sadece kendi geçmişlerine atfetmeleri doğru değildir. Çünkü zaten şu an hayatta olan tüm insanlığın üreme noktası İbrahim(as) ve Nuh(as)a dayanmaktadır. Hepimizin bildiği gibi Nuh tufanında insanlık zaten yenilenmiş yani günahkâr ve isyancı toplumlar Allah’ın izniyle yok olmuşlardır. Zira o süreç sonrasında hayatta kalanların hepsi yalnızca Allah’a ve onun dinine inanan insanlardan oluşmaktadır. Bu nedenle hiçbir toplumun kendisini diğer insanlardan bu gibi sebeplerle daha değerli görmesi, etik olarak olduğu gibi tarihsel bilgi olarak da doğru değildir.
Yahudilikte Allahın, Musa Peygamber kanalıyla insanlığa doğruları anlatmak için gönderdiği Tevrat’ın ilahi kitap olduğuna inanmak ve onda belirtilen buyruklara göre yaşamak esastır. Tevrat’ın kelime manası ‘kanun, şeriat, buyruk’ anlamlarına gelmektedir. Tevrat ilahi bir kitaptır ve her ilahi kitap gibi o da insanlara iyilik yapmanın ve kötülüklerden uzak durmanın gerekliliğini öğretmektedir. Orijinal yani Musa(as)’a indirilen Tevrat’ın tahrif edildiği veya günümüz Yahudilerinin elinde bulunan Tevrat’ın orijinal olmadığı söylenmektedir. Ama bu konuda hiç kimsenin kesin bir bilgisi yoktur. Yahudilerin ibadet ettiği mekânlara Havra ya da Sinagog, din âlimlerine veya ibadet yaptıran bilginlerine ise Haham denilmektedir. Toplu ibadetlerde Haham’a uymak esastır. Ayrıca isteyen Yahudi, evinde de ibadetini yapabilmektedir. İbadet şekli olarak en çok önemsenen şey, Tevrat’ı sesli ve huşu içinde okunmasıdır. Kıbleleri yani ibadet yönleri ise Kudüs’teki Beyti Makdis’dir. Yahudilik, kendi içinde hayat felsefesi ve ibadet şekli bakımından farklı mezheplere ayrılmıştır. Genelde bunlar Muhafazakâr, Ortodoks ve Reformcu Yahudiler olarak bilinmektedir.
Musevilik ya da Yahudilik diye isimlendirilen bu ilahi din, kendi din mensuplarınca ya da bu dine inanmayan insanlar tarafından yozlaştırılmadığı sürece kesinlikle ilahi olup, doğruluğu herkesçe kabul edilmek zorunda olan bir inanış biçimidir.
Şu gerçeği hiçbir zaman unutmamalıyız ki; ilahi dinlerin hepsindeki en öncelikli esas, Allah’ın varlığını ve onun tek bir ilah olduğunu kabul etmektir. Daha sonra ki kıstaslarla ilgili bazı ayrıntılar olduğu düşünülse de bu detaylara takılıp kalmak çok doğru değildir. Zira mesela insanların ayrılığa düştüğü peygamberler konusu, hiç akla-mantığa yatan doğru bir anlayış şekli değildir. Zira Allah’ı ilah olarak kabul eden herkesin bilmesi gerekir ki Allah, insanlara doğruları anlatmak amacıyla, içimizden bizim gibi yaşayan bazı insanları peygamber olarak seçmiş ve bu peygamberlere, içinde doğruların belirtildiği kitaplar tahsis edilmiştir. Nitekim bu noktada Allah’a inanan insanlar olarak bize düşen görev, seçilen bu peygamberlerin ve bunlarla birlikte gönderilen kitapların hepsine inanmaktır. Kısaca ve daha özlüce belirtmek gerekirse, bir insan olarak bizim en öncelikli vazifemiz; Allah’ın tek bir ilah olduğuna inanıp onun ismini tüm yeryüzüne yaymaktır. Daha sonra da Allah’ın peygamberleri olduğunu bildiğimiz Âdem(as), Nuh (as), İbrahim(as), Musa (as), İsa(as) ve Muhammed(as) gibi tüm peygamberlere ve onların getirdiği yasalara istisnasız bir şekilde inanmaktır. O nedenle Yahudi, Hıristiyan ve Müslüman ayrımcılığı bana göre kesinlikle doğru değildir. Zira şunu söylüyorum ki evet ben Musa(as)’ın peygamberliğine inanıyorum ve bunun adı Musevilikse, kabul ediyorum ki ben Musevi’yim. Aynı şekilde ben İsa(as)’ın peygamberliğini de kabul ediyorum ve yine bu demektir ki ben, aynı zamanda da İsevi’yim. Ve aynı şekilde Muhammed(as)’ın peygamberliğini de kabul ediyorum ve bu defa da diyorum ki ben hem de Müslüman’ım. Çünkü ben, peygamberlerin getirdiği öğretilerin hepsine inanıyor ve hiç birini diğerinden ayırt etmiyorum. Ve açıkça da belirtiyorum ki, benim anladığım kadarıyla Allah’ın insandan, kavramasını istediği gerçek din anlayışı kesinlikle budur.
Mehmet Akif UÇAR
YORUMLAR
Mehmet Akif bey,
pek anlayamadim; bir insan nasil hem yahudi, hem hristiyan hem de Musluman olabiliyor? Siz kendinizi hem yahudi, hem hristiyan hem de musluman gorebilirsiniz ama onemli olan Allah'in (c.c.) indindeki yeriniz.... Tek sunu soylemekle yetineyim, Allah'u Telala Kurani Kerim de acikca sadece Islamdan razi olacagini bizlere belirtmis.... Bana inanmiyorsaniz din alimleriyle bu konuyu gorusebilirsiniz...
selamlar,
abdullah