- 855 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Sevgili
Yorgun, ve yorgun susuşlar ekledim ömrümüze.Karanlığın doğduğu yerde ışık ölü artık. Gölge oyunlarını nasıl yapabiliriz, ışık ve karanlık, her ikisi de orada olmazlarsa,aynı anda? Nasıl anlatabiliriz bizi bize?
Sevgili! Pencerenin önünden tanıdık bir yüz geçti. Gülümse! Yorgunluğunu emanet et geceye, gel yürüyelim seninle sahile, el ele. Unut, yaşadığın onca kederi, onca ihaneti, onca terk edilmişliği...
Sevgili! Nasıl yaşarız sen ve ben ayrı ayrı? Nasıl suskun kalabilirim gidişine? Gelişini hayal ederken, nasıl izin veririm gitmene...
Sevgili! Dudaklarının arasından kan sızıyor. Her sözcük bilenmiş bir küçük bıçak. Ses ver, ses ver de öleyim gidişini görmeden.
Sevgili! Bırakma beni böyle. Hayır, dur gitme...Hele böyle suskun...Dur, konuşmadan gitme!