YERİN BİN KAT ALTI
Evimiz zemin kat, bahçe içerisinde, canım felaket sıkkın sorunlardan; Dolap beygiri gibi, odada dolanıp duruyorum, burnumdan soluyarak. Bir sigara yaktım, üçüncü nefesi çekmiştim ki, pencereden dışarı gözüm takıldı, tüm ihtişamı ile çok mu çok güzel bir çiçek, sanki bana bakı-yordu daldım o güzelliğine birden. Pencereye yanaşıp, bir ayağımı dışarı sallandırdım, bir taş parçası pencere dibindeydi, üzerine basarak o bir ayağımı da dışarıya çektim, o an taş döndü! Ben dengemi kaybederek o güzelim çiçeğin üzerine basıvermemle aniden! Kendimi yere atmam bir oldu! Ama çiçeği zedelemiştim o an! Beynimden vurulmuşa döndüm! Boynu bükülmüş çiçeğin boynunu kaldırdım, elimi çekince yine düştü, defalarca uğraştım olmadı, sevdim okşadım, konuşmaya başladım, öptüm, canım bigânem dedim, olmadı. Sanki şimşekler çakmıştı beynimde, kendi boynum kırılmışa döndüm. O biçarenin, boynu büküklüğü karşısında takati bitmiş dizlerime, elimle dayanarak kalkmaya çalıştım, zorda olsa kalktım. Gözlerim dolu! Ateş kırmızısı halimle, bir adım attım, durdum geri baktım, o bana boynu bükük bakıyordu! Gitmek istedim gidemedim, ayaklarım tutmaz oldu, dizlerim kırıldı sanki geri döndüm ellerimle okşayarak; canım diyemeden! İçimdeki acı ile gözlerimin içindeki tüm pınarlar boşaldı, hıçkırıklar içinde, tüm sıkıntılarımla beraber yağmur gibi akıyordu çiçeğin üstüne, böğürtüle-rimin gök gürlemesinde. Bilmiyorum ne kadar sürdü, bir baktım o zavallı çiçek büyüdü, büyü-dü, gözlerimde, tüm heybetiyle, başını kaldırdı, bana acımışçasına. Boynunu düzelti verdi gü-lümsüyordu, kendimden utandım, takatsiz dizlerimin üzerinde doğrulu verdim aniden. Heyhat! Heyhat deyip! Başladım, başıma vurmaya utanmıştım! Küçüldükçe, küçüldüm, o çiçeğin karşı-sında, ayakları dibine yıkılıverdim. Ben bu cüsseyle kalkamamıştım sorunlarımın altından. O zayıf bedeniyle bana büyük bir ders vermişti, kırık boynuyla bile, çıkmıştı sorununun altından. Bense yerin, bin kat dibine...
AZAP…
YORUMLAR
Küçüldükçe, küçüldüm, o çiçeğin karşı-sında, ayakları dibine yıkılıverdim. Ben bu cüsseyle kalkamamıştım sorunlarımın altından. O zayıf bedeniyle bana büyük bir ders vermişti, kırık boynuyla bile, çıkmıştı sorununun altından. Bense yerin, bin kat dibine...
Şuna inanıyorumki "ölümden başka herşeye çare vardır."
Buna istinaden her darbede insan daha güçlü ayağa kalmalı. Daha dinç daha pozitif olmalı.
Ve rabbine sonsuz güvenmelidir.. Bugün yaralar ağır olabilir ama zaman sabır herşeyin ilacıdır..
Ve mecazi mesajınız ben buradayım diyor.
On numara bir anlatım olmuş.Tebrikler..
Heyhat! Heyhat deyip! Başladım, başıma vurmaya utanmıştım! Küçüldükçe, küçüldüm, o çiçeğin karşı-sında, ayakları dibine yıkılıverdim. Ben bu cüsseyle kalkamamıştım sorunlarımın altından. O zayıf bedeniyle bana büyük bir ders vermişti, kırık boynuyla bile, çıkmıştı sorununun altından. Bense yerin, bin kat dibine...
Severek okudum sn. AZAP bu hikaye tarzini zaten severim. Profosyonel... bu tarz yazilara lutfen devam ediniz hikayelerinizi okumak icin bekliyorum.
AZAP
dünya kan göülne dönmüş,Irak,Afganistan,Filistin, İSLAM cografyası insanlar ölüyor ,çocuklar öldürülüyor,kadınlara tecavüz ediliyor,üllkede kaos artıyor vatantaş inim inim inliyor ,hocası arıya,diğeri böcüğe ,çiçeğe ağlıyor hey hat dönde kendine bak,
yazdıklarını birkere daha oku,koca bir adama yakışır mı,dünya kadar dert mesele sen gel bunla oyalan bundan aklınca ders çıkar,nasihat çıkar bunlar faydasız,fakir avuntusu derler ya işte bu söz tam bu yazı için
sayın azap
AZAP
ilhami gül
ceya
canlı sevgisi yüreğinize nakş edilmiş şairm...bende görmeden yavru köpeğin ayagına basmıştım çok üzülmüş...ve özür dileyip sevmiştim...kasten değil...Allah af eder....olur böyle şeyler...saygılarımla.
AZAP
Bu günlerde nesir yazmaya başladım ben de sevgili üstadım, bu nedenle şiir dostlarımdan yazı yazan var mı diye dolaşıyorum sayfaları ve üstadımın sayfasına geldiğimde, akıcı bir uslupla anlatılmış, anlamlı çok güzel bir yazı buldum, şiirde olduğu kadar nesirde de başarılısınız, kutluyorum, selam ile.
selam..hocam geçen hafta köyümdeydim..bahçemde binlerce mor menekşe açmıştı toplayıp ısparta ya getirecektim...hangisine elimi uzattıysam sanki zaten boynumuz bükük birde sen bükme der gibiydiler..sevdim.hepsini ve koparmadım...gönül sesiniz daima çaglasın hiç susmasın güzel yazınızı kutlarım tebrikler gül diyarından selam lar
AZAP
Aslında çiçekte gördüğün sende toplanan herşey ama yinede insan kainattaki en ufacık bir yaprağın dahi gerçek mahiyetini görebilmesidir,örnek ve ibretlik bir eser.Ellerine sağlık, çok sevdim yazını.sevgiler saygılar
AZAP
güzel olan nedir biliyor musunuz Kadri bey insanlar her gün binlerce çiçek ezerken dönüp bakmazlar kırılıveren bir masum çiçeğe...siz kazara yol açtığınız bir zararın vicdani sorumluluğu ile durumu düzeltmeye çalışıyorsunuz...insan olmak diyoruz ya kadri bey işte bu insan olmak yaratılan her şeye yaratıcının rahmet merhamet nazarı ile bakabilmek ne mutlu size...sevgiler saygılar
AZAP
Bu yazı gerçekten bir çiçek için mi yazıldı, yoksa çiçek bir idol muydu? Eğer çiçek için yazıldı ise benim de böyle bir yazım var. Sevginin gücü... Yazı kimin için yazılmısa yazılsın, çok harika yazılmış tebrikler...
sevgilerimle...
AZAP
(: güzeldi...benzer bir durumu bende yaşamıştım....incitmek ve incinmek....
aslında, yaşadığımız hayat en ufak sırlarda gizlidir....bastığımız her yerden haberdar olmalıyız....tabi yüreği diri olanlar için geçerli bu cümleler...ölüler zaten hissetmezler....
kutlarım...duamla çoook....
AZAP
Madem dengesizin biriydin be hoca ne işin vardı güzelim çiçeğin etrafında.
Yinede seni şanslı gördüm açıkçası…
Bu çiçek bir kaktüste olabilirdi hani.
O zaman yüreğine oturan acı ile birlikte birde iğnelerin açısı oturacaktı bünyene…
Şaka bir tarafta çiçeğe verilen tahribatla insana verilen aynı bence.
Çünkü ikisi de candır Hakkın huzurunda. Yürek yangınınız da bu yüzdendir anladığım kadarıyla…
Ancak Yaradan yarattığı her güzel varlığın sahibidir.
Ne kadar narin olursa olsun, her ne kadar dengesiz kullar zarar versede ona…
Güzel ve manalıydı yazı. Saygılar