Hoş-ÇAKAL
Bir varmış,bir yokmuş
Bir varmışla başlar sevda masalları
sen hoşsun dur, sevdiğin hoş tur, sözler hoş tur,
birlikte zamanı harçadığınızı düşünürsünüz ama yanımışsınız dır. Zaman harçar insanı hem de bir bozuk paradan da acizce, yaşadığınız zamanı unutup gelecekteki zamanın üzerinde hayaller den bir yaşam kurarsınız zihniniz de çünkü her şey hoştur HOŞ derler ve şimdi ki zaman fiillerinin sahibi her şey boştur.
O boşlukta yaşarsınız gözlerinizde at gözlüğü, yüzünüz de mutluluğun tebessümü ama zaman sizden hızlı çok sürmez uzaklar dan bir ayrılık rüzgarı değmesi teninize ve fısıldaması ayrılığı kulagınıza bir an da her şey değişiverir hoş sözler son bulur. Ormanda sevilmeyen çakallar varya artık o çakallar kadar sevilmezsiniz ÇAKAL derler, iyi bir söz duymak imkansız dır zaten bir kere değmiştir tene ayrılık yüreğe karamsarlık.
Zamanı gelecek zaman üzerinde yaşadığınız dönemler var ya yüreğiniz de, zihniniz de tüm ömrünüz boyunca yaşanacaktır artık HOŞÇA vakit geçirebilirsiniz o zamanda hologram bir mutluluk hologram bir sevda hologram bir yaşamı hoşça yaşayabilirsiniz fakat platonik bir sevda tadıyla, yalnız yapayalnız anlarsınız bir masalmış adına sevda vurulan ve üç harfi birleştirip kendini mutlu edebildiğin A-Ş-K
UNUTMA!
Bir yokmuşla biter sevda masalları
Her aşk başladığı gibi bitmiyor değilmi? Her başlangıcın bir sonu olduğunu biliriz aslında biliriz ve bildiğimiz halde yine de üzerine üzerine süreriz yüreğimizi bir Nasrettin Hoca hikayesinde ki gibi ya tutarsa peki ya tutmazsa? O zaman ne derler?
HOŞ-ÇAKAL derler, HOŞÇA-KAL derler, HOŞÇAKAL derler ve giderler.
YORUMLAR
yaşadığınız zamanı unutup gelecekteki zamanın üzerinde hayaller den bir yaşam kurarsınız zihniniz de çünkü her şey hoştur HOŞ derler ve şimdi ki zaman fiillerinin sahibi her şey boştur.
evet boş hem çok boş.. yaşamı dolu dolu yaşadım derken bile boş olduğunu bilmek gibi boş... boşluğu dolduran bir başka boşluk olmasından çeker bizi yanına bıraktığında yine düşeriz işte o doldurulan boşluğa.. asıl sorun bundan kaynaklıdır. yazınızı çok beğendim. tebrikler...
Her aşk kendi masalını yaşar.Neyin garantisi var ki aşkın garantisi olsun sonsuza kadar süreceğine dair.
''Çakallar kadar sevilmezsiniz '' Bu biraz ağır olmuş. Herşeyde önce sevgi ve saygıyı aramazmıyız ..İlişkilerimizde farklılık kılanlar farklı kıldıklarımız değilmidir değere layık gördüğümüz. Önemli olan başlangıcını bildiğimiz gibi sonunuda gördüğümüzde yada sonu yaşadığımızda saygın bir tavırla ayrılığı kabullenmek değilmidir.Her biten şey gibi..
Güzel yaşananların hatırına geçmişi de sevgiyle anmak gerekmezmi.Sürekli geçmişte yaşayıp zihnimizi meşgul etmek yerine sizin tabirinizle anlattığınız şekilde yaşanan aşkı yaşandığı ve bittiği yerde en güzel şekliyle muhafaza etmek daha mutlu etmezmi bizi olgun düşünce adına..Gelişmiş kişilikler adına.Mutlu insan olmanın adına..
insan olarak doyumsuzluk yapımızda var zaten.Kendi kurallarımızı bile her zaman her yerde uygulayabiliyormuyuzki.
Bulunduğumuz ortama şartlara nabızlara göre değişmiyormu tavırlarımız..
Bence bu kadar yermek yerine aşkı ve terk edip gidenleri
biraz da çuvaldızı kendimize, iğneyi başkasına batırmalıyız .Bu benim nacizane fikrim
Ve; Yürümek yerine koşmalıyız artık .Zira yürürken eski yüzlerle karşılaşıp onlarla ilgilenmemiz bize çok şey kaybettibilir tekrar.
Hepimiz masalları seviyoruz.,HOŞÇA-KAL, HOŞÇAKAL da olsa sonunda . Ama ÇAKAL yerine konmak insan olan insanın kendine yada birzamanlar sevdiğini kişiye yakıştırması olamaz asla ..Kimse '' _Ya ÇAKAL kadar kıymeti yoktu benim için '' demez sevdiğine
Saygılarımla______
tedua
Duygular dile, saklı manalar sineye, sitemler sevdaya, masallar da yarınlara düşmüş yazınızda ve bir lezzet olmuş dimağlarımızda. Teşekkürler duygu ve düşüncelerine iyi ki varlar. Biz de paylaşıyoruz. Saygılarımla...