- 763 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Dokunulmazlıklar = Askeri müdahale
Şimdi bir asker görsem yolda acımaya başladım.
Halbuki
1980 de adamlardan haşa Allahtan korkar gibi korkardım.
ordunun ülkeye demokrasiye siyasete başka bir pencereden baktığını biliyoruz .
kurucu unsur olarak koruma kollama gözetleme görevinide isteyerek yada istemeyerek üstlenmiş.
Diyeceksiniz demokrasilerde böyle şey mi olur .?
-tabii olmaz!
Ama bu güne kadar getirdikleri rejimi geri gitmeyecek çağdaş standartlara çıkarabilinseydi böyle olurmuydu? diye düşünmeden de edemiyor insan.
Demekki Henüz bizim demokrasimiz yada rejimimiz korunma ve gözetlenmeden ayakta duramayacak kadar cılız ve çelimsiz
Nerdenmi çıkarıyorum?
İmrendiğimiz Çağdaş ülklerle aramızdaki farktan
Bütün Avrupa ülkelerinin yaşam standartlarını yakından birebir inceleyip kıyaslıyarak bu karara vardım .
Bir ülkede Durmadan Laiklik tartışılıyorsa .
Orasından burasından çekiştirilip sündürülüyorsa. .
Ve o ülkenin,
yargısı masaya yatırılıp amaliyat edilmesi gerektiği söyleniyorsa üstelik amaliyatı yapacakların yetkisi tartışmalı bir haldeyse,
dahada vahimi
birkaç kişinin 550 millet vekilini belirleme şansının olduğu bir yerde
yargı üyelerinin güya milletin vekili sanılan kişilerce seçilmesi düşünülüyorsa,
allahaşkına
o ülkede demokrasiden , hukuktan ve sosyal devletten söz etmek mümkünmüdür .?
şimdi bilenler vicdanlarına bilmeyenler bir bilene sorsun
bu güne değin özgür gelişmiş tam bağımsız olmamızı laiklikm i engelledi?
Yoksa yargımı?
sanayinin ve Yeni teknojlojilerin bulunup gelişmesine laiklik ayakbağı mı oluyordu acaba?
Bugün çiftçinin verimsizliğini işçinin işsizliğinin sorumlusu laik’likmidir?
Özelleştirme adı altında yağmayı laiklik mi yaptırıyo?
krizleri laiklikmi çıkarıyor?
Deniz fenerini laiklikmi yakıyor?
Demokrasilerin serpilip gelişmesinde özellikle laiklik ön cülük ederken neyine engel oluyor? arkadaş desem ve bunu çekine çekine söylüyorsam;
Bu demokrasinin gelişmiş bir demokrasi olduğundan söz etmek mümkünmüdür ?
bizdeki laiklik hiç bi yerde yokmuş .
hadi canım!
Peki Bizdeki demokrasi anlayışı başka yerde varmı? .
Yada Bizdeki sosyal devlet uygulaması başka nerde var?
Tamam Darbe suçtur.
Ama öyle kocaman Suçun belgesimi olur 12 eylülün tek bir belgesini gösterin sözümü geri alayım
varmı? yokk! ..
Eyer karar verilmiş olsaydı zaten yapılmış olurdu.
Ve o da şimdi geçici 15 şinci madde gibi benzerinin ardında saklı kalır yargılanamazdı. ama ordu bilmiyormu finanssız parasız dış destek olmadan bu işin ancak kurtuluş savaşına döneceğini
tabiî ki biliyor.
eee ne bu zahmet kuru kuru eziyet mi?
değil tabi
bu senaryo başka yerlerde başka ellerle yazıldığından hiç kuşku yok asıl kötüsü BOP projesi denilen melanet şey Türkiye nin bağışıklık sistemini çökertti.
Kenarda, köşede öyle süklüm,büklüm bekleşen virüslere gün doğdu.
Ve bekledikleri oldu balkan savaşından bu yana ülkemiz ilkez bu kadar zorlu bir gribe yakalandı.
Domuz gribi gibi dandik bi grib değil söylediğim,
baya esaslısından
ateş hala kırk derecelerde .
kusma,
ishal,
baş dönmesi,
valla hepsi var .
inşallah bu sendrom başka kötü bir hastalığa çevirmez .
…………………………………………………..
Orda burda ordunun güya bir darbe yapacağından söz edilirken önemli saydığım bir iki unsurdan söz etmeden geçemeyeceğim.
Askerlerin, şahin tepesinde darbe yapıp yönetme hevesi var idiyse, 12 eylülde bütün şartlar da hazırken 2 yıl içinde niye vazgeçti bu yüksek arzusundan.
Kem kümsüz bir cevabı varmıdır bunun?
Bana kalırsa vardır.
Yani çocuk oyuncağımı bu!
Franko ispanya yı 40 yıl yönetti . hitler ne hale soktu ülkesini ve nasıl gitti . Saddam Humeyni musollini ve daha saymadığım nice diktatörler.
Gıkını bile çıkaramadı insanlar.
Gelenlerin en azı 15 yıldan önce gitmedi .
En iyisi Yunanistan cuntası yedi yıl yönetti, aslında oda bizim zorumuzla Kıbrıs harekatının ardından gitmek zorunda kaldı.
Nerdeyse Dünya diktotörlüklerle yönetilirken bu kadar darbe heveslisi sanılan ordu kendiliğinden demokrasiye nasıl döndü?. Niye döndü? neden döndü? .
Hadi diyelimki, ordu darbe yapacaktı ,
peki neye karşı yapacaktı ?
anayasayımı beğenmiyordu?.
Yoksa laikliğimi, cumhuriyetimi, demokrasiyimi?
neye karşı olacaktı bu darbe.
Yahu bütün çağdaş normları onlar dayatmadımı bize?
Gelişip büyümesi için de öncülük eden onlar değilmi?
Duyanda,
Sanki bu saydıklarım Türkiye de daha önce var dı da, ordusu beğenmeyip iki de bir bunları askıya alıyor sanacak.
.
Dokunulmazlıklarla örülü şeffaf örtülerin arkasında neler olup bittiğini sırası geldiğinde öğreniyoruz . ancak o sıra geldiğinde iş işten geçmiş oluyor .
Geriden takib etmek demokrasilerde bir icap gibi sunulduğu için aldatılmak yada aldatılmamak kader gibi algılanıyor .
Demiyorsunuz demokrasilerde bu olur mu diye.
Oysa yargı istisnasız herkese dokunabilse
Acaba
Darbeden söz etmeye gerek kalırmı hiç?
Eminim kalmaz.
Çakma demokrasilerde neşter her işe yarıyor . öldürüyorda güldürüyorda.
Oysa gerçek demokrasilerde neşterle bıçak asla aynı iş için kullanılmaz.
Demokrasi olmuş sakız
Hükümet de kocaman bir ağız,
Çiğneyip çiğneyip balon yapıyor
Sonrada ihtişamla patlatıyor .
Bize de seyretmesi kalıyor .
Bir demokrasi açılımı yapılacak olsa gerçekten,
Kim hayır diyebilir ki buna.
Zaten hedefimiz bu değilmi gerçek tam bağımsız bir ülkede tam bir demokrasiyi kim istemez.
Demokrasilerde güven esastır .
Demokrasilerde çoğulculuk vardır bireyin hakları öncelik taşır .
Aynı kaderi paylaşan insanların aynı yere bakıp aynı şeyi görmemesi ne kadar tuhaf
Samimiyet sınavının en yüksek ve en kolay puanlı eylemi, dokunulmazlıklardır .
istisnasız herkesin üzerinden dokunulmazlıklar, kalktığında, iç tüzüğün 35 . maddesi de kendiliğinden düşecektir.
Ardından yargının hem bağımsız hem tarafsız olması için ne gerekiyorsa yapılmalıdır .
Sonra bir anayasa yazılsınki! kurtla kuş fakirle zengin aleviyle, Sünni Kürt’le Türk
Hep bir ağızdan işte bu bizim anayasamız desinler.
Bizde utana sıkıla gidip bunu yapanların ellerini sıkalım .
Beğenmezlerse öpelim.
Ama olmuyor değilmi efem .
Olmaz tabii
kafaların mağaralarında seksen yılıllık bir hınç dururken
hala bu memlekette ahlaksız iş adamları varken
Hala rüşvet yolsuzluk iltimas adam kayırma gibi hastalıklar sürerken
Hala ikdidarın sınırsız ve paylaşılamayan bir güç olduğu düşünülürken
Kalkarmı dokunulmazlıklar? .
Kem efendim küm efendim yargıya güvenimiz yok efendim .
Eee bizim dokunulmazlığımızda yok netçez şimdi .
İşte bu demokrasi çakma demokrasi olmaktan çıkıp faşizme kadar yolu var . .
gidermi ?
Gider efem ne kalmış şunun şurasında ,
Çoktan çok seslilikten çıktık
şimdi düetlerdeyiz.
Teksesli sarkılara hazırlanıyoruz kimimiz keyifle, kimimizse benicileyin keyifsizce .! ………………….
9 aydan önce doğan çocuklar küvezde beslenir gözetlenir ihtimam gösterilir
Ee bizdeki demokrasi de bir türlü küvezden çıkamadı 60 küsur yıldır
başına hitlerin getirdiği gibi bir halt getirilirse bunu millet mi yapmış olacak acaba?
Millet bunu hak edecek kadar kara cahil olsa gam yemem.
Yada istesede olsa gene gıkım çıkmaz.
Ama Allah için sokakta önünüze gelen ilk kişiye sorun,
en güvenmediğiniz üç kurumu söylermisiniz deyin
İçnde mutlaka siyaset olacaktır .
millet siyasete bu kadar güvensizlik oyu verirken
hayatlarına köklü değişiklikler getirecek kararlara;’’ tamam agam sen daha iyi bilirsin’’ diyecekmidir?
Cevap: gerçeği bilenlerle yandaşların tarafı belli
Asıl bildiğini sananlar arasından kopacaktır curcuna . .
Tekel işçilerinde olduğu gibi . Eteği tutuşan sokakta alcaktır soluğu,
O zaman millet kaç yıl geriye fırlatıldığını anladığında Din iman don fasulye kömür yetecekmidir gözyaşlarını dindirmeye ?
Cevap: ?..............................
Geçen yıllar içinde başa gelen yönetimler oy kaygısıyla öyle yanlış işler yaptılarki bu gün bu abuk-sabuk görüntü ortaya çıkması kaçınılmaz oldu.
Sivillerin darbelerini yargılayabildikmi ki?
Askerlerin darbeci olup olmadıklarına sıra gelsin.
12 eylül şu veya bu şekilde ABD ve ordu iş birliği içinde olduğunu olup bitenlere bakarak tahmin edebiliyoruz . .
Ancak darbe öncesi yaşanan olayları bir, bir irdelemeden karar vermek acele verilimiş bir karar olur .
Evet bizim ordu 12 eylülde ABD nin hayasız planlarına alet olmuştur . Yunanistanın natonun askeri kanadına geri dönmek istemesi ABD nin oluruna rağmen TR nin onayından geçecek olması belkide darbe sürecini hızlandırmış olabilir..
Öylemidir değimlidir hiç önemi yok!
Asıl önemli olan,
Onca deneyimli Demirel Ecevit Türkeş ve erbakan kare ası bu oyunu görmedilerse .
Üstelik hadi darbe yapın dercesine,
Aylarca meclisi kitleyip bir cumhurbaşkanı seçemedilerse .
Konya mitinginde yüz bine yakın insan,
İstiklal marşı okunurken Türk bayrağının üzerine oturdularsa.
o taraftan yada bu taraftan günde en az 20- 25 vatandaşımız iç savaş görüntüsünü andıran
Bir sertlikte öldürülüyorsa.
Ekonomi çökmüş 70 sente muhtaç duruma düşürülmüşsek , vs. vs. vs.
Daha ne olması bekleniyordu ki!
Evet o gün bir çaresi vardı,
Neydi o ?.
Erken seçim .
kim alacaktı erken seçim kararını?
MC hükümeti .
hadi soralım:
niye almadılar peki ?
varmı cevabı? yok!
hep kem- küm !.
Evet mayıstan eylüle kadar geçen süre de herkes ama herkes orduyu yönetime beklemeye başlamıştı hatta gelmediği için homurdananlar bile vardı .
Şimdi fos fos 12 eylülün ardından konuşanları biliyoruz o günlerde neler dediklerini . başta Nazlı Ilıcak hanfendi olmak üzere.
.
12 eylül sonrası derseniz işte orda ünlü başbakan sözüyle ‘’van münit ‘’
Efem o başka işte!
bak orada bütün 12 eylül aleyhtarlarıyla aynı cümleleri paylaşırız. Hiç kuşku yok! .
o gün yaşananları kabullenmek mümkünmü?
Ancak şunuda atlamayalım ki! hem nalına, hem mıhına olsun ,
O günlerde o kargaşa ortamında bütün kirli çıkınlar ortalığa.
dökülmüştü o gün bugünden bin misli daha fazlaydı jurnalleme ispiyon .
İsimsiz ihbarlar öylesine abartılmıştı ki!.
tavuğuna kızan bir şey uydurup komşusunu dahi ihbar ediyordu.
Askerde bodoslama gidiyordu üstüne.
Çünki biliyorlardı ki yaptıkları kanunen suçtu,
darbenin kontrol dışına çıkma endişesinden olacak ‘’ormanda bi kaç yılanı ezebilmek için kestirmeden ormanı yakıyorlardı.’’
askerlik yapan herkes bilir askerlikte bir suç işlense ve o suçu işleyen ortaya çıkmazsa o ortamdaki bütün asker ceza alır .
işte bu mantık darbe sürecinde çok acımasızca işlediğinden hiç kuşku yok!
o süreçte asılsız ihbarlardan yanan çok masum olduğunu herkes biliyor .
Adam şüpheli görülüp içeri bir alınmaya görsün enaz 3 ay sahalardan uzak kalırdı .
Hele savcı tutuklama istemiyle mahkemeye sevk ederse yandı gülüm keten helvası 1 yılı kesindi hakim önüne çıkabilmek için...
12 eylülde
Gez göz arpacık aynı hizaya geldi
ABD nin istediği bir gözdü,
bizim siviller bir gözünü
asker de diğer gözünü çıkarıp;
al sana iki göz dediler . .
Yani kısaca 12 eylül de milletçe biz birbirimizi kazıklamaya uğraşırken birileri fırsattan istifade hepimizi bir kazıkladı .
Madem geçmiş olaylardan geleceğe ayna tutacağız o zaman önemli saydığım bir olayı daha dahil etmeliyiz ki resim tamamlansın. .
1991 de 1. körfez savaşında
1 koyup 3 alıcaz diyen başbakandan bozma cumhur reis kimdi?
Cevap: ………………. Adını boşver ama asker değildi.
Peki buna karşı çıkıp;
Bu savaşa fiziki katıkda bulunmak bizim ulusal çıkarlarımıza aykırıdır böyle bir savaşa alet yada destek olamayız diyen kimdi?
Cevap : Askerin şahin tepesi,
incirlikten kalkan bombardıman uçakları ortaya çıkınca ne oldu ?
cevap: en yüksek rütbeli asker istifa etti .
O zaman lütfen duygularımızı kısa süreliğine bir kenara koyup. akılımızı kullanalım hadi!
Aslında 12 eylüldeki askerlerle,
91 deki askerler aynı askerlerdir fakat 91 de dünya 80 deki dünya değildir .
89 da dünya kuzey kutbunu kaybedip tek kutubla dönmeye başlayınca. ABD ile ulusal çıkarlarımız çatışmaya başlamıştır .
O güne kadar nato aracılığıyla ulusal çıkarlarımıza zarar gelmediği sürece her dediğini orduya yaptıran ABD
89 da SSCB nin parçalanmasından sonra
Kafasının ardındaki BOP planının
bizim orduyla olmayacağını enikonu anlamış olmalıki..
planlarında önemli değişiklikler yaparak. .
siyasetle açık açık fingirdeşmeye başlamıştır.Bundada önemli ilerlemeler kaydettiğini başbakanımız tarafından kaç küsur yerde ‘’ Biz bop projesinin eş başkanıyız’’ denilirek ortaya konmuştur..
Darbe denilen şey parayla pulla destekle olur .
(unutmayalım ki 12 eylülün hemen ardından 70 sente muhtaç Türkiye de her çalışanın ücretine yüzde yetmiş gibi inanılmaz bir zam yapılmıştır .bu değirmenin suyunun nerden geldiğini sonradan anladığımızda özelleştirme tuzağına çoktan düşmüştük. )
Silahlı kuvvetler Dünyanın büyük bir kısmının artık darbelere karşı alenen tavır aldığını .
Herhalde biliyordur.
Ülke bütünlüğüden zerre taviz vermediği için ABD ile papaz olmayı bile göze alan bu ordu, öyle bir durumda daha da beter çökerek hızla parçalanacağımızı hesaba katmadan böyle bir eyleme kalkışırmı?
Ordu bir darbe sonrası özenle kurduğu bu cumhuriyeti yıkılmasına kadar gidebilme tehlikesini göze alırmı hiç.?
Orduyu bugün öfkeyle kaldırıp zararla oturtabilmek için her yol denenmektedir .
Ama bugüne kadar ordu bu salvolardan kurtulmayı becermiştir .
Sanırım kolay kolayda bu tongaya eşlik etmeyecektir . etmemelidir .
Sabır acıdır .
Ama meyvası tatlıdır ….
Balyozda, sarıkızda, ayışığıda, düşünülmüsse bile bu nedenle çökmüştür ,
Bizim ordumuza seçilen kurmayların çoğunluğu içimizdekilerin en iyilerinden seçilir.
Ve en ehil ellerle eğitilirler..
Bizim göremeyeceğimiz uzaklıkları bizden önce fark edeceklerinden zerre kuşkum yok.
Artık Allah göstermesin yeni bir kurtuluş savaşına değin kimse ordudan siyasete bir müdahale beklemesin .
Artık bu millet demokrasiyle yüzmesini az buçuk öğrendi . gereğini yapar. Merak etmeyelim . yeterki sandık bu milletin önüne gelmeye her halükarda devam etsin .
ayazoglum
YORUMLAR
'' Demokrasi olmuş sakız
Hükümet de kocaman bir ağız,
Çiğneyip çiğneyip balon yapıyor
Sonrada ihtişamla patlatıyor .
Bize de seyretmesi kalıyor . ''
Okunmaya değer, hatta, mutlaka okunulması gereken, değerli bir kalem. daha çok yazın üstadım, daha çok haykırın. bazılarının kulakları pek kolay duymuyor, duysalar da anlamakl işlerine gelmiyor bu ülkede.
ayazoglum
yazıma gösterdiğin ilgi beni çok mutlu etti .
demek daha hala bu memlekette sağduyu direniyor diye geçti aklımdan .
hayat paylaştıkça umutlar artar ...
sevgiyle kal .
ayazoglum