- 503 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
sayfa bir
Uzuyordu akşamın anlatılmaz ızdırabı yüreğimin çarptıntısında sızlanan kör bir yazar gibi.Duygular esir almış mantığımı; Anlamaz, bilmez, kavramaz kör duygular...
Beyaz teninde karanlık bir çift umut, bir çift aşk silahı, ve siyah saçlarında öldüresiye yumuşak bir dokunuş hissi. Çatlak, küçük, soluk dudaklarında önemsiz kelimelerle hayallare sürükleyen heyecanlı nefesi; Çırpınan bahar; Işıklı bir şehir, kollarımda olmalı şimdi; ölmek ne güzel böyle...
Uzuyordu akşamın aldırmaz karanlığına saplanan gizemli bekleyiş, hayaller tatlı ve korkusuz bir paris gibi; Kirli bir şehrin varsayımsal güzelliği doğuyordu gecenin hüznüne Ay girerken geceye, sıcak bir yatağa serilen bir çift göğüs kadar heyecan verici. Ilık bir yaz esintisi, akaşımın serinliğinde yalnızlığıma ortak hayallarin örüntüsü, ve gizemli hisslerin bilinemezliğinde saklı tutkular, uçuyor ruhum renklerinde gökkuşağının ve sarılmış beyaz bir buluta.
Küçük, titrek, zayif ve beyaz ellerinde ruhum, küsmüşüm tüm gerçeğine evrenin; Kaygılarına kırgın ve terkim ülkemin; Ne gözyaşları fakirliğimin, ne umutsuzluğu çaresizliğin. Aşkın ve yaşamın büyülü gücü damarlarımda med cezirlere sebep; Ilık bir heyecan, tatlı bir şurup, yarı ekzotik, yarı ibadet eder gibi, yarı ölüm...
Uzak bir masadan gülümseyişler: Dudaklarından çıkan önemsiz kelimeler; Gözlerinde durgun nehirler, damlalar; ağlayacak gibi gülüsemeler... Yok oluyor tüm insanlar, düşünler suskunlaşıp çekiliyor birer birer hayelleştikçe şalkın yüreğimin denizinde. Suskun bir taşım sanki yıllarını geçiren varlığın inkişafında, bir köşede umursanmazlanıp baka kalmış hayatın diyalektiğine; Kaybetikçe mantığını, yeninden sarılıp aklın çıkmazlarındaki yap bozlara aradım kaç zaman. Ve seni buldum evrenin mutlak gerçeğini aramaya aşıkken. Gerçekliğin aklımın hükmlerinden keskin, kanunlarım birer birer varsayımlaşıyor, en berak bilgiler soluklaşıp önemsizleşiyor. Hayatın içinde bir varlığım; Kabulüm en kötü nama, yeterki ulaştırsın beni sana...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.