- 1165 Okunma
- 19 Yorum
- 0 Beğeni
Tramvay Faciasının Düşündürdükleri!!!
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Bu akşam eşimin işten dönüşünü beklerken,haberlere bir bakayım,dedim.Genelde haberleri izlemek,işittiğim acılı ve facia dolu haberlerden dolayı,son zamanlarda oldukça terk ettiğim bir alışkanlığımdı. Son günlerde ne zaman haber izlemeye kalksam,yürek burkan cinayet,vahşet haberlerinden,bin pişman olup vazgeçiyordum.Bir kanalı açtım izliyorum,bir
astsubay intihar etmiş, bir polis cinnet getirip,eşini ve kızını öldürmüş,derken dün akşamki
tramvay faciasını duyunca, dikkatimi ekrana verdim.Okul çıkışı, (İstanbul’un) Bahçelievler semtinde gençler iki yüz metre uzaktaki ışıklara yürümeden, caddeden karşıya geçmeye uğraşırken,caddeye paralel tramvay yoluna çıkıyorlar.Hızla gelip, kısa sürede duramayan tramvay,gençlerin ikisinin vefatına ,bir tanesinin de şu an yaşam savaşı vermesine sebep oluyor.Burada olayı ,okuyanları üzmek için değil ,yazıma giriş yapmak için anlattım.
İki gencecik fidanımız toprağa, gözleri yaşlı aileler de ateşe düştü.Yaşadıkları sürece içlerinden çıkmayacak korkunç bir acı,bundan sonra onların arkadaşı oldu.Yıllar evvel,sorumsuz, ehliyetsiz bir gencin,kamyonla biçtiği arabasında kaybettiğimiz eşimin kuzeninin acısı hala yüreklerimizde.
Büyük şehirlerin trafik problemi malum. Her zaman duyduğumuz sözleri tekrarlayıp, sizleri
sıkmayacağım.
Yerel belediyelerin yapmaları gereken,bilhassa ana arterlere direkt bağlanan okul yollarına,mutlaka üst geçit yapmak.Uygun bölgelerde,alt geçitler yaparak trafiği rahatlatmak.
Vatandaş olarak,böyle bölgelerde imza toplayarak belediyelere,işlerin hızlandırılması için baş vurmak.
Medyanın gücünü göz ardı etmemek lazım.Her tv kanalı,reyting kaygısına düşmeden, trafik kurallarını eğlenceli biçimde anlatan programlar hazırlayabilir.
Mutlaka kalabalık şehirlerde yaşayanların, en azından bazı kişilerin dikkatini çekiyordur,benim gözüme sürekli takıldığı gibi.Işıklı kavşaklarda, yayaların ışık ihlalleri sürekli oluyor.Genci yaşlısı,kültürlüsü cahili eğer caddede kırmızı ışıkta beklerken , arabalar biraz aralanırsa,hemen karşıya geçmek için,kendilerini yola atıyorlar.Yayalara yeşil yanınca, nasıl araçlar yol verip,kendi ışıkları yeşil olana kadar bekliyorlarsa, yayaların da buna uyması gerekmez mi?Araç konvoyunda en ufak aralanmada, karşıya geçmeye çalışmak,tamiri mümkün olmayan kazalara sebep oluyor.
Fazla uzattığımın farkındayım,fakat her gün trafikte bu tür cambazlık yapan yurdum insanını
gördükçe,dayanamıyorum.Herkes bir yerlere yetişme telaşında,anlıyorum; anlamadığım,insan olarak hayatımızın çok değerli olduğu,neden bunu bu kadar kolay riske ettiğimiz.
Ukalalık edip Avrupa’da şöyle kurallara uyuyorlar,köpeklerini bile trafikle ilgili eğitiyorlar diye ahkam kesmeyeceğim.Burası Türkiye,ne yapalım, biz bir arpa boyu yol alamadık demiyeceğim.Çünkü ülkemi çok seviyorum . Çünkü Türk milletinin,eğer isterse neleri başardığını,bütün dünyaya ispatlamış bir ulus olduğunu biliyorum.Ama şunu da biliyorum ki,artık haberlerde faciaya dönen kazalarda ölen gençlerimizin, bağrı yanık aileleriyle ağlamak istemiyorum.Şehrin göbeğinde,çocuklarının okuldan dönüşlerini endişeyle bekleyen,ana baba hüzünlerini görmek istemiyorum.
Lütfen artık hepimiz,birey olarak gerekirse çocuklarımızı bunaltmayı göze alıp,trafik eğitimini kendi evlerimizden başlayarak, ciddi olarak verelim.Ana sınıfına başlamadan, çocuklarımıza caddeden karşıya nasıl geçmemiz gerektiğini,trafik ışıklarının bize eziyet olsun diye konmadığını, mutlaka uyulması gerektiğini,arkadaşlarla gülüşerek yoldan karşıya geçmenin ,dikkatimizin bir an dağılmasının, hayatımızı tehlikeye sokabileceğini,ısrarla anlatalım.
Artık şehir içi trafiğinde kaybettiğimiz insanlarımıza ağlamayalım.Sorumlu vatandaş olarak,kurallara uymayanları uyaralım.Bize küsseler de,hepimizin iyiliği için.
YORUMLAR
Rabbim bir daha bu acıları yaşatmasın.
Duyarlı yüreğiniz sağolsun.
Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
handan akbaş
Duyarlı ve sorumlu yüreğinize sevgilerimle...
Kutluyorum güne gelen emeğinizi...
handan akbaş
Kurallara uymak insanımızın en büyük sorunu gibi ve bunun için de Avrupalı olmak şart değildir diye düşünüyorum..
Aslında gelişmemekte ısrar da diyebiliriz..Taksim meydanında aracımla ışıkta beklerken ilginç bir olaya şahit oldum..Bir grup yaya içersin de iki Afrikalı turist dikkatimi çekmişti..Yayalar karşıya geçerken iki turiste harekete geçti fakat zavallı adamlar bir anda hızla geriye dönerek, şok geçirmiş bir halde eski yerlerine döndü panik halinde..Bizim Türkler kırmızı yandığı halde karşıya geçmişti..
Üstelik karşıya geçen insanların arasında,şık bayanlar kelli felli kıravatlı çantalı adamlar vardı..
Zavallı zenciler ne olduğunu anlamamıştı.Bizimkiler hareket ettiğinde onlarda ışığa bakmadan geçmişti..Gülümsedim ve düşündüm ve pes dedim..Ormandan gelen bu adamların medeniyeti sanki bizlerden daha fazla gibi dedim..
Tramvay faciası çok üzücü bir olaydı ama dikkat edersek bu tip olaylar her geçen gün artarak devam ediyor..
Bu olaylar yüzünden insanımız artık evden korkarak çıkıyor ve akşam eve sağ salim döndüğünde Allaha şükür ederek yaşıyor.
Paylaşım için teşekkürler..
Tebrik ederim...
handan akbaş
Ülkemizde ölüm çok kolay ve insan hayatı çok ucuz. Evet ölüm gelmişse başa ondan kaçış çok zordur ama bizler her türlü kazalara karşı gerekli önlemleri almak zorundayız.
Yapılan istatistikler on yılda trafik kazalarında ölenlerin sayısının savaşta ölenlerin sayısından fazla olduğunu gösteriyordu. Okul, hastane önlerinde gerekli olan üst ya da alt geçitler yapılmalı, çocuklarımızın ve insnalarımızın o geçitlerden geçmeleri gerektiği bilgisi her zaman her şekilde verilmelidir. Eğitim ailede başlar okulda gelişir ve sonrasında her birey aldığı eğitimi çevresine anlattığı gibi kendi hayatına da uygular.
Hç uğruna binlerce insanımızı kurban etmek gerçke anlamda çok fazla üzüyor bizleri. Nice anneler, nice babalar gözyaşı ve acı içinde kıvranıyor alınmayan tedbirler nedeni ile yok olan çocuklarımız için.
Artık uyumanın değil silkelenip kendi haklarımızı almak ve insanca yaşamak için haykırmanın zamanıdır. Daha fazla çocuklarımızın arkasından ağlamamak için.
Güne gelmeyi hakeden bir yazı idi Handan hanım. Kutluyorum kaleminizi ve sevgiler duyarlı yüreğinize
handan akbaş
bir an önce uygulamaya geçmeleri,veliler olarak bizlerin de,bıkıp usanmadan,yetkili mercilere başvurularda bulunmamız,sevgilerimle.
Bu haber gibi birçok haberi izleyerek üzülüyoruz ölen çocuklara başsağlığı diliyorum ailelerinede sabır.Tabiki bu kadar kolay değil o insanları yetiştirip beklentilerini göremeden toprağa vermek.Allah kimseye evlat acısı göstermesin.Devletin vazifesi ise mazeret üretmeden ihtiyaçsa yapmalı yöneticilerin kendi çocukları olsa hiç şüphesiz hemen olur her şeyi tabiki devletten beklenmez sen vergini alıyorsan tabiki yapacaksın yeni bir kaynağı söyleyeyim başbakanımız suudi arabistanda almış olduğu nakit parayı eğitim kurumuna bağışlayacağını açıklamıştı bu parayı bu gibi yerleri yettiği kadarıyla harcıya bilir.Bu yazı ile ilgili bazı yorum yapan arkadaşlardan ne yapalım vadesi bu kadarmış ne yapsan olurdu diye açıklama yazmışlar
böyle bir şey varmı kendileri okulda okumadılarmı okul çıkışındaki heyacanları yaşamadılar her haldeki bu kadar basit bir şekilde vadesi gelmiş diyiyorlar ne kadar kolay sözcük belediye üst geçit yapıverseydi vadesini uzatacaktı yazık.Yazınızı kutluyorum güncel konuya değindiğiniz için sevgi ve saygılarımla.
cemalus tarafından 3/14/2010 10:37:42 AM zamanında düzenlenmiştir.
handan akbaş
Ağyar
“Bu yazı ile ilgili bazı yorum yapan arkadaşlardan ne yapalım vadesi bu kadarmış ne yapsan olurdu diye açıklama yazmışlar böyle bir şey varmı kendileri okulda okumadılarmı okul çıkışındaki heyacanları yaşamadılar her haldeki bu kadar basit bir şekilde vadesi gelmiş diyiyorlar ne kadar kolay sözcük belediye üst geçit yapıverseydi vadesini uzatacaktı yazık “
Vade mevzusunu ben dillendirdiğim için yukarıdaki ithamlarını direk üzerime alındım. Benim yorumumdan cımbızla bazı satırları alıp, bazılarını göz ardı ederek güya siz “iyi abi” ,ben ise kötü adam” oldum öylemi. Birde sonun da “yazık” demişsiniz. El insaf kardeşim el insaf. Yazımı nerenizle okumuşsunuz anlamadım yani.
Kardeşim kazanın olduğu yeri çok iyi biliyorum, tam orada tramvay yolu viyadükler ile ayrılıp zeminden ve caddeden 4-5 metre yukarı çıkmakta ve yoldan yanlamasına doğru tıpkı bir “V” harfi şeklinde açı yaparak ayrılmaktadır. Hangi üst geçitten bahsediyorsunuz. Yani nerdeyse yayaya kapalı bir yer. Üstelik okulun çıkış kapısı değil orası. Buna mukabil tramvay yolu belirli mesafelerde yaya geçitleri ile dolu ve kaza mahalli tatlı bir viraj olması hasebi ile tramvayın aşırı sürat yapması da mümkün değil. Kaldı ki yapılan savcılık araştırmasında sürücünün her hangi bir kusuru da tespit edilmemiş. Muhtemelen gençler, gençliğin verdiği cesaret ve tecrübesizlikle bir yanlış yapmışlar ve yaptıkları hatanın karşılığını çok ağır ödemişler. Bir baba olarak benimde yüreğim parçalandı. Ama olan oldu, Allah ailelerine sabır versin.
Mesele bundan sonra böyle hadiselerin yaşanmaması için yapılması gereken şeylerdir. Sağolsun Handan Hanım bu konuda fikirlerini büyük bir duyarlılıkla yazmış, bizde naçizane bir iki kelime ile katkıda bulunmak istedik
Evet, “üst geçit” sizin dediğiniz manada vadeyi uzatmasa da bir önlemdir, ihtiyaçtır. Benim yorumumda kasettiğim üst geçit yapmadan önce millete üst geçit kullanmanın gerekliliği hakkında, trafik kurallarına uyulması hakkında eğitmek üst geçit kullanma alışkanlığının kazandırmak vs idi.
Gidin memleketin herhangi bir üst geçidinin dibinde durun ve akşama kadar üsten ve alttan geçenlerin çetelesini bir tutun bakalım. Trafik canavarı dediğimiz varlığın illa ehliyeti veya arabası olması gerekmiyor.
Siyasi malzeme konusu olmasın şeklindeki ikazım başka bir yorumcunun “okul özel okul değilmiş de, belediye ayrımcılık yapmış” şeklindeki öküz altında buzağı arayan partizanca yorumuna tepki idi. Öyle olsa idi belediye onca masrafı yapıp ta tramvay hattını oraya yapmazda gider Etiler’e yapardı. Yani ölüler üzerinden siyaset yapmanın bundan açık bir belirtisi olabilir mi? Velev ki belediyenin veya iktidarın yolsuzluktu, suiistimaldi vs gibi bir sürü kusuru olsun diyelim. Fakat bir tramvay kazasını bile kullanıp muhalefet yapmak, dediğiniz gibi bence de “YAZIK”, ama
Handan Hanım böyle bir polemik ile sayfanızı işgal ettiğim için çok özür diliyorum
Saygılar, selamlar
Handan hanım akşam yorumumu yapmıştım ama bir kez daha yazmak istedim...Evet ölüm takdiri ilâhtır...Herkesin sayılı nefesi vardır.Kimin nerede,ne zaman vefat edeceği belli değildir...
Hal böyle iken de herşeyden elimizi eteğimizi çekemeyiz...Ne yapılması gerekiyorsa tüm tedbirler alınmalı...Hıı...sonrasında ölüm olduğu zaman Hak'tan diyebilmeliyiz...Sen üst geçit yapma...Sonra "ömrü buraya kadarmış" de olur mu?
Ben İsmet beyein dediklerine katılamayacağım...Üst geçidi olupta kullanmıyor kaza sonucu ölüyorsa ;o suç ölenin...Ya üst geçit olmayan yerde kimin? Allah'tan öleceği varmış mı diyelim yani?
Bu konunun siyasetle ne ilgisi vvar?Hangi parti,hangi hükümet olursa olsun,bu onların görevi değil midir?
Çok uzattım canım.Sadece günün yazısını tekrar tebrik edecektim :)))
Tekrar tebrik ederim.Sevgilerimle
handan akbaş
Trafik gibi can alıcı bir konuyu işlediğiniz yazınızı kutluyorum. Mesajınız umarım herkese ulaşır. Trafik can almasın artık. Teşekkürler. Kaleminize sağlık. Saygılarımla...
handan akbaş
handan akbaş
Güne gelen yazınızı kutlarım.
Ben Ağyara katılıyorum. Olacağı varsa ne yapsan olur.
Allah cümlemizi her türlü kazadan korusun.
Sevgilerimle...
handan akbaş
Kazazedelerin daha okul talebesi olmaları yürek paralayıcı, Allah ailelerine sabır versin. Vade bitmişse kaza yerinde on tane üst geçit, beş tane alt geçit bir o kadar da trafik polisi olsa nafile, bir şey vesile olur akacak kan damarda durmuyor.
Tabiki tedbirler alınmalı, sorumlulardan hesap sorulmalı, lakin her olaydan illa bir siyasi muhalefet konusu çıkarmak, mevta üzerinden siyaset yapmak ne kadar etik bir davranıştır.
Evet maalesef toplum olarak yayası ile, şöförü ile trafik kurallarına uymada sütten çıkmış ak kaşık değiliz, hatta uymayı "kerizlik", ihlal etmeyi "marifet" sanarız.Üst geçitler genellikle şehir planlamasında aksesuar, dekor vazifesi görür, alt geçitler ise işportacılar için birer korsan kapalı çarşı. Düşünelim bir bayram tatillerinde dönüş zamanı yolların mezbahaneyi andıran kan revan görüntülerini. Maalesef masum değiliz hiç birimiz, maalesef.
Tekrar ölen çocuklara rahmet ailelerine sabır diliyorum.
Selamlar
handan akbaş
Neden kurallara uymamayı yiğitlik sanıyoruz?
Deveni bile sağlam kazığa bağla,sonra Allah(C.C)'a emanet et deniyor.
Paşa'lı İsmet kardeşim,geniş yorumlarına çok teşekkürler,sağ ol.
Çok güncel bir konuyu,benim de içimden geçen hislerle akıcı bir şekilde aktarmışsınız. Tebrik ediyorum.
Biz artık herşeyi, devletten, belediyelerden beklemeden, birey olarak sorumluluklarımızı aldığımız gün, medenileşeceğiz, diye düşünüyorum. Günah değil mi gencecik insanların böylesine sorumsuzca hayatlarının son bulması? Gençleri kimbilir aileleri kaç defa uyardılar ki, ışıklardan geçin diye...Veya okul idaresi üst geçit yapılsın diye kaç kez istekte bulundular?
Ama bütün bunların düzelmesi çok yavaş ilerliyor, onun için herkes önce kendini eğitecek, bu zor ülkede ayakta kalmak istiyorsa....
Sevgilerimle,
handan akbaş
Bu çok önemli olayda, asıl gerçek gözlerden kaçıyor : Okul idaresi belediyeye üst geçit talebinde bulunmuş, fakat pek de dikkate alınmamış. Çünkü orası bir devlet okulu ve okuyanlar da genellikle kalbur altı halkın çocukları.
Eğer o okul bir özel okul olsaydı , öğrencileri kalbur üstü halkın çocukları olacak ve idarenin üst geçit talebi de en kısa zamanda yerine getirilecekti. Böylesi acı kazalar da asgariye inmiş olacaktı.
İşte bizim hastalığımız bu ! Adamına göre hizmet anlayışı ! Gerçek kaatiller, ayrımcılık yapan yöneticilerdir !
Fikret TEZAL tarafından 3/13/2010 10:53:37 AM zamanında düzenlenmiştir.
handan akbaş
yıllarım İstanbul Fatih'te geçti.Ali Kuşçu ilkokulu,öyle görev aşkı ile dolu bir müdürümüz vardı ki,okulun bulunduğu sokağı trafiğe kapattırdı .Bir sapık türemişti aylarca onu oradan uzaklaştırana kadar okul çıkışı kendi beklerdi,öğrencilerin dağılma saatinde.Ana caddede şimdiki adı Fatih ilkokulu(kırbeş yıl evvel taşmektepti)Eski postane sokağında çarşamba pazarına çıkan caddenin set üstünde bu okul,Fatih camiine çok yakın,özellikle bu okul öğrencilerini karşıdan karşıya geçirmek için trafik polisi görevlendirilmişti.
Eğer herkes görevini layıkıyla yaparsa,bizler vatandaş olarak doğruların israrla üzerine gidersek neden olmasın?
öyle gariplikler yaşıyoruzki....gün günü aratıyor.....yazdıklarınızın tümüne katılmamak elde değil....duyarlı kaleminizi kutluyorum saygılar
handan akbaş
Sanırım herkesin dikkatini aynı haber çekmiş . Ben de seyrettim onu ve çok üzüldüm. Yandığı yerde sönmsün. Allah kimseye öyle elim kazalar göstermesin.ç Güzel bir anlatımdı ablacığım. Sevgilerimle .
handan akbaş
İnsan hayatının en ucuz olduğu ülke Türkiye.Hiç düşünmeye gerek yok.Yolda yürürken bile bir çukura düşüp ölmeyeceğimizin garantisi yok.Tramvay hattında ölen gençlere de çok ama çok üzüldüm.Allah rahmet eylesin.Geride kalanlara sabır. :(
handan akbaş
Evet ben de sizin gibi bazen haberleri dinlemiyorum,çünkü içim kaldırmıyor bu tür haberleri...Ama bu gün izledim,çok üzüldüm.İçim parçalandı...Üst geçit ve trafik ışıkları yokmuş...Kızlarımız da hızla gelen arabanın önüne atmışlar kendilerini,arabadan kurtulup,tranvaya yakalnmışlar...
Biz ülke olarak,kötü şeyler yaşıyoruz,ardından çok konuşuluyor ve orada kalıyor sadece.Başka ilerleme kaydedemizyoruz maalesef...
Allah'tan rahmet ve aillelerine sabır diliyorum
Sevgileriml