Şimdiye kadar hiç kimse taklit yoluyla büyüklüğe ulaşamamıştır. -- samuel johnson
İDRİS ÇETİN
İDRİS ÇETİN
@idriscetin

VAR OLABİLMENİN MÜCADELESİ

12 Mart 2010 Cuma
Yorum

VAR OLABİLMENİN MÜCADELESİ

1

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

831

Okunma

VAR OLABİLMENİN MÜCADELESİ

VAR OLABİLMENİN MÜCADELESİ

Var olanlar, varlıklarını devam ettirebilmek için mücadele ederler. Varlıklarını devam ettirebilmek için de temel ihtiyaçları vardır. Giyinme, barınma, üreme ve sığınmadır. Var olanlar için kaçınılmaz bir olay daha vardır. Ölmek, var olabilmek için ölmek.
Var olabilmenin halkalar zincirinde eksik olmayan ise var olabilmendir. Hava var, su var, tabiat var; ben varım, sen varsın, o var… Orada bir köy var uzakta, o köy bizim köyümüzdür; gelmesek de gitmesek de, o köy bizim köyümüzdür.
Bizi var eden yüce Allah, bizlere şahdamarımızdan daha yakındır. Onun yakınlığını ruhumuzda hissedersek, var olduğumuzu anlarız ve biz varız deriz. Var olabilmemiz için güneş bize gülümser, su ise bizi aydınlatır. Etrafınızdaki yeşillikleri ve açan çiçekleri düşünün. Yaşamak için onların nelere muhtaç olduklarını düşünün. O yeşillikler ve çiçekler size sevgiyi öğretir. İnsanların çoğu baharın âşık olurlar. Baharda insanların sevgileri çiçeklere yansır. Yansıyan bu sevgileri, aşka ve sevgiye susamış insanlar hemen alırlar.
Baharın yeşilliğini sağlayan su insanın ruhuna işler hissettire hissettire. O zaman yaşamın tatlı olduğunu anlarsınız. Yaşamak ne güzel ne güzel dersiniz…
Yaşamak için rızıklanmak şarttır. Yüce yaratıcı, tabiatın dengesini mükemmel bir biçimde kurmuştur. Dünyada her şey, zıddıyla mükemmellik kazanır. Birilerinin mutluluğu, diğerlerinin acı ve çilesi olabilir. Neden birileri çile çekiyor da, diğerleri rahat ediyor? Dünyanın herhangi bir yerinde, sizinle aynı yaşta hatta sizden daha küçük yaşta olan insanların konforuna diyecek yoktur. Onlar mutluluk içinde yüzüp giderler. Bu kişiler; hiç çalışmadan, sizin çekmiş olduğunuz çileleri çekmeden ve sizden çok çok rahat yaşarlar. Sizce bu gerçek adalet mi?
İnşaatlarda akşamlara kadar çalışarak çocuklarının rızkını kazanmak için yorulan ve yürümeye dermanı kalmayan bir kişi ile başka bir iş yerinde bir imza karşılığı o işçinin yüz mislini kazanan biri aynı mıdır? Gerçekten adalet mi bu sizce? Biri var olabilmek için bir şeyler yapıyor, diğeri ise var olduğu için bir şey yapmıyor.
Etrafıma baktığımda köle sistemi görüyorum. Geçen yaz tatilinde inşaatta çalıştım. İşler bitene kadar hiç konuşmadım, hep sabrettim. Sabrı yudumladım, zorluklar karşısında. İşler bittiğinde, işverenle uzun uzadıya konuştum. Beni çalıştıran işveren, ben konuşmaya başlayınca, görüşlerini anında değiştiriverdi. Kimliklere sarılan yalan düğümlerinden kurtulmak gerekir.
Her hangi bir statüye sahip olan, tebdili kıyafet yaparak amele pazarına gitsin. İşçi sıfatıyla herhangi bir işte, bir müddet çalışsın. O işte çalışırken, kendisine söylenenleri ve yaptıklarını yaşasın. İş bittikten sonra da, kendisinin makamını ve yaptığı işi söylesin, o zaman işverenin ağız değiştirmesini nasıl da göreceksiniz. Kimliklere sarılan yalan rüzgârlarından kurtulmak gerekmez mi? Belki de bunları anlatmaya çalışmam var olabilmenin bir mücadelesiydi.
Var olabilmenin gayesini anlamak; var olmaktan ve var olabilmekten daha önemlidir. Biz eşyanın ruhundan pek anlamayız. Ancak bir tohum için su ve havanın zorunlu olduğunu hemen hissederiz. İşin garip bir tarafı daha vardır, biz insanlarda. Köpekle yolculuk yapan biri, açlıktan ölmemek için yanındaki köpeği korkusuzca yiyebilir. Köpek açlıktan ölmek üzere olsa, kendi etinden bir parça dahi vermez ona. Sizce var olabilmemin mücadelesini kim veriyor; insan mı, köpek mi?
Bahçenizdeki bir gülü kopararak, onu koklamanız ve yakın birine hediye olarak göndermeniz var olmanızın farkına varmanız mıdır? Çiçek kendini tohuma borçludur. Tohumsa toprağa ve suya muhtaçtır. Sonuç yüce yaratıcının muhtaçlığına varıp dayanır. Yani her şey, yüce yaratan Allah’a muhtaçtır. Var olmak, var olabilmek ve var olabilmenin gayesini anlamak insan olmanın aslıdır. Acaba siz bu üç sacayağının hangisindesiniz, hiç düşündünüz mü?
16.07.1998
İstanbul

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Var olabilmenin mücadelesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Var olabilmenin mücadelesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
VAR OLABİLMENİN MÜCADELESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Sinan YILMAZ54
Sinan YILMAZ54, @sinan-yilmaz54
13.3.2010 10:42:12
Var olanlar, varlıklarını devam ettirebilmek için mücadele ederler. Varlıklarını devam ettirebilmek için de temel ihtiyaçları vardır. Giyinme, barınma, üreme ve sığınmadır. Var olanlar için kaçınılmaz bir olay daha vardır. Ölmek, var olabilmek için ölmek…

gİRİŞ PARAGRAFINIZI SEÇTİM
bu paragrafta tplam yedi defa var kelimesi kullanılmış
zaten kaç tane cümle ver ki
giriş cümleleri ne kada retkili olursa yazının okunabilirliği o kadar artar
yazma zaten başlıbaşına bir güçlük iken yazana bu denli sert eleştiri olur mu?
yılmayacağınıza inancımdan
sağlıcakla kalınız
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.