- 1334 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
DİKİNE KABİRLERDEKİ RUHLAR
ALÇALDIKÇA
- Kanka, şu kameranı açsan da görerek konuşsak artık.
- Acelen ne? Böyle daha hoş bence.
- Pekiyi, nasıl istersen.
- Günün nasıl geçti?
- Konya altı Öğretmenler plajına gittik. Yüzme öğrettim ikisine de. Semihin öğreneceği yok. Hande balık gibi hareketli, ellerimde bir o yana bir bu yana kayıyor.
- Ne hissediyorsun ona dokundukça?
- Semih geliyor aklıma. Sonra her şey yitiyor. Her noktasına elim deyse istiyorum. Serin deniz suyunda terliyorum.
- Taciz kar mı davranıyorsun?
- Maalesef öyle.
- O da göz yumuyor demek ki.
- Bilmiyorum. Anlamaması için aptal olmalı ama o kadar tepkisiz, candan ve doğal davranıyor ki, yok anlamamıştır diyesim geliyor. Oysa kalçalarını, göğüslerini, karnını, sırtını her yerini tuttum mayo üzerinden. Aramızdaki tek engel ince bir bez parçasıydı. Kumsalda güneşlenirken nakış nakış beynime işledim vücudunu. Uyanan çıldıran nefsimi kızgın kumlara bastırıp teskin oldum. Kendimden utandım.
- Semih hakkında ne düşünüyorsun?
- İyi insan, iyi arkadaşız.
- Arkadaşının karısına göz koydun.
- Aykırı ama seviyorum.
- Gerçek sevgi, gerektiğinde bırakmayı bilmektir.
- Ben kötüyüm. Pisliğim herhalde.
- Hande sana karşı ne hissediyor sence?
- Evvelsi gün bahçeden biber, maydanoz, domates topluyordu, Sanırım menemen yapacaktı. Penceremden onu izliyordum. Çömeldiği için kısa eteğin altından güzel bacak ve kalçalarını görebiliyordum.
- Kilodunu da gördün mü?
- Evet evet. Bir ara dönerken donu olmadığını da fark ettim. Benim aval aval kendisini izlediğimi görünce suratını astı. Pozisyon değiştirip alel acele gitti. Kendimi aşağılanmış hissettim. Sen söyle ne hissedebilir?
- Yine yüzme öğretecek misin? İstiyor mu?
- Haftaya aynen devam.
- Pekiyi ondan ne umuyorsun?
- Ya sonuna kadar devam ya hiç bir şey.
- Gözün doymuyor mu?
- Gönlüm doymuyor.
- Ya kocası anlarsa?
- Hiçbir şey umurumda değil.
- Yuvası yıkılsın mı istiyorsun?
- Çocukları var. Asla zararını istemem.
- İkinizi de idare edeceğini mi düşünüyorsun?
- Ben her şekilde razıyım ona. Günümün çoğu onu düşünerek geçiyor.
- Senin durumun çok kötü desene.
- Aynen.
- Ne yapmayı düşünüyorsun?
- Onu bilmem ama sırt üstü su üzerinde yatmayı öğretirken poposunu tutuyor suyun üzerine kaldırıyorum. İşte o manzara beynimi döndürüyor. En mahrem yerine elimi sokup sokmamanın hesabını yapıyorum. Bu defa kendime hâkim oldum ve arsız nefsime yenilmedim. Haftaya da savaşacağım tabii.
- İyi etmişsin dostum.
- Bir kadın olarak fikrini söyle; tersi olsa ne olurdu?
- Sor sordun. Biraz daha az güvenirdi her halde?
- O kadar mı?
- Daha ne olacak ki?
- Beni cesaretlendirme dalarım sonra.
- Karşında bir kadın var, nasıl konuşuyorsun.
- Affedersin Kanka senin kadın olduğunu unuttum. Bir kadınla Kanka olmanın hem avantajı hem de dezavantajı var işte. Kanka, bahçede bakmama kızıyor, denizde okşatıyor, mutlu oluyor. Anlamıyorum.
- Ne önemi var?
- Aklımı daha karıştırdın.
- Senin için ne yapabilirim?
- Gösterip kaçan kadınlara ne yapmalı?
- Sana sunduğu kadarı ile yetin ve asla arsız olma.
- Pekiyi biz ne zaman tanışacağız?
- Öbür hafta bu vakitte.
- Niye öbür hafta?
- O zaman anlatırım. Hoşça kal.
- Dağlarda hayat, daha mı rahat? Alçaldıkça uyku girmez gözüme. Dikine kabirlerdeki ruhlardan biriyim. Daraldıkça daralıyor kabirim. Kanka eziyet etme! Aç şu aleti orospu! Sen de kadın değil misin? Bildim sizi, Tanrı erkeklere eziyet için yaratmış. Söylesene sen kimsin Kanka? Yoksa cümleniz Hande misiniz?
Rahip, kaç Peter duası oku dedi ha kankaaaaaa! Haftaya plajda avuçlamazsam bana da Kanka deme.
YORUMLAR
Sevgili Engin dostum
Yine alengirli bir konuyu daha kotarmışsın. Tebrikler.
Yazı ile ilgili benim takıldığım bir iki konu ve birde önerim olacak naçizane.
Birincisi; hikâyenin iyi huylu, vafakar komşu, yüzme hocası kılığındaki kötü kalpli karakteri bay "kanka", bayan karekter "Hande" için “evvelsi gün bahçeden biber, maydanoz, domates topluyordu, Sanırım menemen yapacaktı” derken bu kanıya nereden varmıştır. O gün belki “Hande” çoban salata yapacaktı topladığı malzemelerle.
İkincisi; Hande donsuz frikik verdiği için mi suratını asmıştır, yoksa hikâyenin iyi huylu, vefakar komşu, yüzme hocası kılığındaki kötü kalpli karakteri frikiği iyi kullanamadığı için mi. Orası muallakta kalmış.
Naçizane Semih Beye bir tavsiyem olacaktı. Bu kafayla giderse kafasında çıkan boynuzlardan dolayı kafasında saç kalmayacak. Ara sıra parlatmayı ihmal etmesin
Selamlar
Ağyar tarafından 3/12/2010 3:36:35 PM zamanında düzenlenmiştir.
Engin Tatlıtürk
Antalyada çamaşır asan bir bayan mini etekle teşhir girişiminde bulundu ya durum bu kadar vahim değildi.
O malzemelerle ya salata ya menemen yapılır. Her halde yazarken karnım açtı ki menemen gelmiş aklıma.
Handa niye hem donsuz firikik verir de hem surat asar?
Psikolojik bir durum yada kendini ağıra satma planı var olamaz mı?
Azdırtmak, çıldırtmak ama saygı duymasını da sağlamak olamaz mı?
Kadınları çözmek kolay mı? Şimdi söyle muğlak mı?
Sana yapılsa aynı hareket ne hissederdin? Belkide erişilemeyecek kadar uzak olmadığını ve niye uzattığını haykıymak istiyor?
Semih beye gelince: Bazılarının nasibi, bazılarının da nesebi geniş oluyor.
Kadınlarını hiç kıskanmayan nice boynuzlu erkek var.
Oysa hayvanlar bile eşleri için kavga ediyor. Kıskanmak sebginin ve alakanın da bir göstergesidir. Aşırıya kaçmadıkça.
Saygılar kardeşim.
ENGİN ABİ TEBRİK EDERİM SİZİ CESUR YAZILARINIZDAN DOLAYI YAZILARINIZ HERZAMANKİ GİBİ SÜRÜKLEYİCİ KAMERADA KONUŞAN BAYANIN HAVUZDAKİ BAYAN OLDUĞUNU TAHMİN ETTİM EĞER O OLMASAYDI KAMERAYI RAHATLIKLA AÇARDI BELLİKİ KENDİNİ SAKLAMIŞ SADECE KARŞISINDAKİ ERKEĞİN DUYGULARIYLA OYNAMIŞ ONU OYUNA GETİRMEYİ ÇALIŞIYOR SANIYOR AMA İLGİNÇ TARAFI İSE ZAVALLI KADIN OYUNA GELDİĞİNİ ANLAYAMAMAMIŞ EVLİDE OLSA BEKARDA OLSA BAYANLAR BİRAZ OLSUN KENDİLERİNNE DİKKAT ETMELİDİR TOPLUMUZDA YADIRGANAN BAYANLARDIR HANİ BİR LAFTIR KADIN ERKEĞİN ELİNİN KİRİ YIKARSIN ELİNİ TEMİZLENİR YA BAYANLAR NEOLUYOR ÖMÜR BOYU ...HEP BU ŞEKİLDE ANILIR HİÇ BİR TOPLUMA GİREMEZ RABBİM BİZLERİ BÖYLE ÇİRKİN KONULARDAN KORUSUN SONSUZ SAYGILARIMLA
Engin Tatlıtürk
Tesbitleriniz aynen doğrudur.
Teşekkürler.
işte yazmak emek ve yürek ister .....bu kalemde bu iki erdemde var...uslubu bir su gibi akan engin kardeşim....dobra dobra...ne gerekliyse....her iki cinsin zayıf yönleri...hangisi masumki....erozyon her ikisinde....kolayı ve işine geleni seçmişler....alanda satanda memnun...suda olan sulu ilişkiler.....tebrikler cesur kalem....çok ilginçti.....puanım tamdır
İlginçti Engin bey.
İlginç olduğu kadar da maalesef yaşanan şeyler...
21. yüzyıl ahlak erozyonun gittikçe arttığı bir yüzyıl olmakta. Türkiye'de nasibini almakta doğal olarak.
Sonumuz hayırlı olsun. Ne diyelim.
Kaleminizi tebrik ediyorum.
Selamlar.
Engin Tatlıtürk
Çocuklarımız odasında Net'e girerken kapıyı içerden kitliyor. Neden?
Bir iki defa buna şahit olunca çekip konuştum.
Net'te iken kimse kapıyı kitlemeyecek diye yasa koydum.
Göz yummak çirkinliği önlemek olamaz.
Sayfamı ziyaretinizden dolayı teşekkür ederim.
Saygılar.
Engin Bey bu yazıya nasıl bir yorum yazacağımı şaşırdım. Evli bir kadın ve kocasının arkadaşı. Yüzme öğretiyor ama, aynı zamanda gözü var.
Bu çok karışık bir olay. Hangi erkek bu kadar yakın temas ve çıplak bir tenden etkilenmezki. sonuçta karşında ki erkek senin kardeşin yada baban değil. Bizde bir laf vardır. Karını kaynına, paranı koynuna koyacaksın. Başkasına güven yok arkadaşım. Anlatım güzel, öykü bildik olsada okumak zevkli. 1o numara tebrikler sevgilerimle...
Engin Tatlıtürk
Allah'a emanet olunuz.
Çözülmeye doğru giden toplumsal yaşamımızın bireyselliğe yansıyışının çok güzel bir yansıması öykünüz Engin Bey. Tebrik ediyorum.
Ölçü... Her şeyde olduğu gibi erkekle kadın, kadınla kadın, erekele erkek arasındaki ilişkilerde hep ölçü... Peki ölçü ne olmalı. "Herkese göre değişebilir," denilebilirse de aslında insan ilişkilerindeki tek ölçü bir müslüman olarak benim için dinimizin ortaya koyduğu çerçevedir. Bu çerçevenin dışına çıkmak ne yazık ki üç aşağı beş yukarı, ama az ama çok öyküdekine benzer yaşam tarzları ortaya çıkartır. Bir de günümüzün iletişim araçlarının bu ve benzri anlayışları topluma empoze etmek için göstermiş olduğu gayret de cabası... selâm ve sevgiyle...
Din terbiyesinin olmadığı ahlak, bu sonuçları elbette doğuracaktır...Bir de büyük konuşmamak var tabi...Bİr insana şeytan yapmam dediğini yaptırana kadar o kimseye rahat vermez...Taki yaptırana kadar...Hadis-i Şerifle peygamber bilgilendirmiş...Çok daha kötü şeyler dizilerde mevcut hocam... İnsanalara artık normal geliyor önce beyinlere yerleştiriliyor sonra hayata uygulanıyor...Adınada medeniyet zaman diyorlar...Al işte medeniyet...! Dostun eli cebinde değil, kadınının belinde.... Ne bekleniyor? Bu dünya aleminde...Rabbim ne kadar merhametlisin... ''El-halim'' Cezalandırmak ta acele etmeyen ismi şerifin hürmetine bizlere hidayet ver...Bizleri sana mahcup eyleme...Amin...Dua etmek gerek sanırım hidayeti güzellikleri kalplere verecek olan Mevla...Yazınız vesile olur inşaAllah...
Engin Tatlıtürk
Teşekkür ederim.
Yine ilginç ama hayatın içinden bir konu. Bu tarz ilişkilerde kadın-erkek ayırımı yapmadan değerlendirmek zor. Empati yapmadan bir şey söylemek mümkün değil. Bizim yaşadığımızdan farklı yaşamları, bizden farklı insanlar oluşturuyor. O insanlar da o yaşamlar da yaşamaya ve yaşanmaya devam ediyor. Dolayısı ile düşünce bazında bile " mümkün değil " diyebileceğim bir kadın karakteri ve olay üzerine yorum yapmam doğru değil diye düşünüyorum. Ve galiba insan yanımla büyük konuşmuş olmaktan da korkuyorum...:-)))
Ama internet ve kamera olayına gelirsek...Sitelerden birinde, yakaladığım bir arkadaşımın kocasının kendisini bekar'ım diye tanıtışı ve kankamla ona cam açtırışımız geldi gözümün önüne. Çok komikti, bizim için. Şok'tu, onun için...:-)))
Saygılar.
Engin Tatlıtürk
Güleriz ağlanacak halimize.
Teşekkür ederim.
Selamlar.
Erkekle kadin arasindaki kankalik dogal birsey tabi.Benim de var erkek arkadaslarim.
Karsimda ki adamin bir kadina karsi duyduygu arzulari anlatmasi kankalik degildir.
Haddini ve seviyeyi asmis bir konusmadir sadece.
Böyle konuyu dinleyen kadin hakkinda fikir yürütmek zor.
Ve bu anlattigin internette gerceklesen bir konusma.
Internette kamera karsisinda konusmak en sinir oldugum en gicik oldugum seydir
Hatta sanki insan kendini bir hücrede saniyor gibi.cokca icli disli olunmasindan yana degilim internette.
Ve adamin anlattiklarinin dogrulugu mechul.
Ama kadinlar da evliyse hareketlerine dikkat etmeli acikcasi.Cok cok bedenen bir temas
hangi erkekte olsa bir ilgi uyandirir.Bunu bilmeyen kadin varmidir ki ? yoktur...
ilginc yaziydi.
yüregine saglik
saygilarimla
Engin Tatlıtürk
Zateb kankası da yüzme öğrettiği kadın. Yani erkeğin işletilmesi durumu var.
Çok daha kötüleri yaşanmakta bu ülkede. Ne yazık ki.
Saygılar.