Helaya Yazı Yazma Hastalığı
Yazma çizme ihtiyacını,başka bir ihtiyaçla birlikte gidermeye alışkın bir toplum olduğumuzdan,gerek liselerimizde gerekse liseyi bitirip bir üniversiteye kapak atabilmiş gençlerimiz arasında, beyaz kâğıt ve kalemle meramını anlatabilecek çok az sayıda kişiye rastlayabiliriz.
Okullarımızın sıralarının üzeri,tuvaletlerinin kapıları sürekli temizlenmesine karşın,
Hep yazı zengini. Ayrıca, umumi tuvaletlerin kapı arkaları ile duvarları da değişik yazı ve resimlere ev sahipliği yapmakta.
İnsanımız birikimini aynı anda bırakmayı seviyor olmalı ki hem biyolojik hem kültürel birikimini aynı anda yansıtıyor.(buna biyolojik ve kültürel atık da diyebiliriz.) Bu yansıtılan yazıların bir kısmı bazen insana tebessüm etme kapısını da aralıyor.
Aşağıdaki dörtlüğü 1970’li yıllarda(1977) bir kenef şairi, Kayseri’de bir umumi tuvaletin
Kapısına nakşetmişti:
“Sıcakta sararan var.
Güneşte kararan var.
Çok oturma hemşerim.
Dışarıda daralan var.” Bu meçhul şairimiz, halk edebiyatının yedili hece ölçüsünü kullanarak döktürdüğü bu dörtlüğünde içerik olarak edebe muhalif bir şey yazmasa da ilhamını kullandığı mekan açısından eksi puan almaktadır. Buna rağmen, anonim halk edebiyatına bir dörtlük armağan etme cömertliğini göstermiştir. Şairliği konusunda fazla bir bilgiye sahip olmadığımız, bu ilham zengini kenef şairi, şimdi ne yapıyor bilmiyorum. Ama bu kâğıttan başka mekanlara yazı yazma hastalığından kurtulmak gerekir diye düşünüyorum. Belki o zaman bizim de yazar çizerimiz bereketlenir.Kültürel anlamda hamle yapmamız kolaylaşır. Ne dersiniz hâla helaya yazı yazıp resim çizmeye devam etsin mi insanımız…
Ankara,25.08.2007 İbrahim Kilik
YORUMLAR
"İnsanımız birikimini aynı anda bırakmayı seviyor olmalı ki hem biyolojik hem kültürel birikimini aynı anda yansıtıyor"
Yazının aslı burada. Bu cümle bütün olayı özetliyor. Bu yalnızca helalarda değil, bizim üniversitemizin sigara içme salonunda da var. duvarları olduğu gibi kalem.
Çünkü, bunu yapmanın suç olduğunu biliyorlar. Suç olması, yasaklanmış meyveye karşı duyulan istek...
Bu insanı şair de yapar bilim adamı da.
Tebrikler.