- 2139 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
TUZLU KAHVE
Kıza bir partide rastlamıştı.. Harika birşeydi. O gün peşinde o kadar
delikanlı vardı ki... Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti.
Kız parti boyu dikkatini çekmeyen oğlanın davetine şaşırdı ama tam bir
kibarlık gösterisi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular.
Delikanlı öyle heyecanlıydı ki, kalbinin çarpmasından konuşamıyordu.
Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı...
“Ben artık gideyim” demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı.
“Bana biraz tuz getirir misiniz” dedi. “Kahveme koymak için.”
Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya baktı. Kahveye tuz! Delikanlı
kıpkırmızı oldu utançtan ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı.
Kız, merakla “Garip bir ağız tadınız var.” dedi.. Delikanlı anlattı: “Çocukken
deniz kenarında yaşardık. Hep deniz kenarında ve denizde oynardım.
Denizin tuzlu suyunun tadı ağzımdan hiç eksilmedi. Bu tatla büyüdüm ben.
Bu tadı çok sevdim. Kahveme tuz koymam bundan. Ne zaman o tuzlu tadı
dilimde hissetsem, çocukluğumu, deniz kenarındaki evimizi ve mutlu
ailemi hatırlıyorum... Annemle babam hala o deniz kenarında oturuyorlar.
Onları ve evimi öyle özlüyorum ki...”
Bunları söylerken gözleri nemlenmişti delikanlının... Kız dinlediklerinden
çok duygulanmıştı. İçini bu kadar samimi döken, evini, ailesini bu kadar
özleyen bir adam, evi, aileyi seven biri olmalıydı. Evini düşünen, evini
arayan, evini sakınan biri... Ev duyusu olan biri... Kız da konuşmaya
başladı. Onun da evi uzaklardaydı. Çocukluğu gibi...
O da ailesini anlattı. Çok şirin bir sohbet olmuştu... Tatlı ve sıcak.
Ve de bu sohbet öykümüzün harikulade güzel başlangıcı olmuştu tabii...
Buluşmaya devam ettiler ve her güzel öyküde olduğu gibi, prenses,
prensle evlendi. Ve de sonuna kadar çok mutlu yaşadılar. Prenses
ne zaman kahve yapsa prensine içine bir kaşık tuz koydu, hayat boyu...
Onun böyle sevdiğini biliyordu çünkü...
40 yıl sonra, adam dünyaya veda etti. “Ölümümden sonra aç” diye
bir mektup bırakmıştı sevgili karısına. Şöyle diyordu, satırlarında: “Sevgilim,
bir tanem. Lütfen beni affet. Bütün hayatımızı bir yalan üzerine kurduğum
için beni affet. Sana hayatımda bir tek kere yalan söyledim.. Tuzlu kahvede.
İlk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun? Öyle heyecanlı ve gergindim ki,
şeker diyecekken ‘Tuz’ çıktı ağzımdan. Sen ve herkes bana bakarken,
değiştirmeye o kadar utandım ki, yalanla devam ettim. Bu yalanın bizim
ilişkimizin temeli olacağı hiç aklıma gelmemişti. Sana gerçeği anlatmayı
defalarca düşündüm. Ama her defasında korkudan vazgeçtim.
Şimdi ölüyorum ve artık korkmam için hiçbir sebep yok...
İşte gerçek: Ben tuzlu kahve sevmem! O garip ve rezil bir tat.
Ama seni tanıdığım andan itibaren bu rezil kahveyi içtim.
Hem de zerre pişmanlık duymadan. Seninle olmak hayatımın
en büyük mutluluğu idi ve ben bu mutluluğu tuzlu kahveye borçluydum.
Dünyaya bir daha gelsem, herşeyi yeniden yaşamak, seni yeniden
tanımak ve bütün hayatımı yeniden seninle geçirmek isterim,
ikinci bir hayat boyu daha tuzlu kahve içmek zorunda kalsam da...”
Yaşlı kadının gözyaşları mektubu sırılsıklam ıslattı. Lafı açıldığında
birgün biri, kadına “Tuzlu kahve nasıl bir şey?” diye soracak oldu..
Gözleri nemlendi kadının...
Çok tatlı!.. dedi...(YAZAR:DOĞAN AKOVA)
%TUZLU KAHVE%
Yıl 1997 aylardan nisan her tarafta çiçekler açmış kuşların cıvıltısı ve güneşli bir gün.Ben o yıllarda fabrikada çalışan bir genç kızım yaşım 20 idi ogece beni istemeye gelec eklerdi ama ben hiç istemiyordum evlenmeyi benim için daha çok erkendi.Ama yinede babamın kırmamak adına gelsinler dedim.O gün hazırlıklar yapıldı ve eş adayı geldi ailesiyle birlikte hoşbeş yapıldıktan sonra konuyu açtılar konuşuyorlar iken bende içeride sinirden mutfakta dolandım durdum.Annem kızm kahveleri yapın dedi bense hiç içimden gelmiyordu neyseki kahveleri kankam yaptı.Arkadaşım misafirlerin olduğu odaya gitti beni isteyen genci incelemek için ve içeriye geldi.
Songül bu iş olmaz
Neden ?
Ya çocukta tip yok
Of ben zaten istemiyorum ki;
Ozaman babanı mutfağa çağıralım
Tamam
Babam geldi durumu anlattık ,kürt planı yapalım dedi.Biz kahveleri hazırladık damat adayının kahvesine bol miktarda tuz koyduk diğerlerine ise şeker .Ben kahveleri ikram ettim .Eş adayı kahveyi hem içiyor hemde suratını buruşturuyor .Babannem ise oğlum neoldu diye soruyor yok birşey, diyor.Hemen büyük annem , kürt planı yaptığımızı anladı.(İstemediğimiz eş adayı olursa olumsuz cevap vermek yerine tuzlu kahve yapılır ve şahısa ikram edilir)
Helal olsun ki çocuk kahveyi içti onlar anladılar anlayacağını ve gittiler.Sonra babannem bize kızdı yine yaptınız yapacağınızı .Kibarca istemiyoruz deseydinizya dedi.Bende size söyledim ve ısrar ettiniz gelsinler diye bu oyunu yapmamıza sebeb oldunuz.Bana evlilik ozamanlar çocukça geliyordu daha ben çocuğum evlilik kim ben kim dedim.Babama anneme ve kardeşime bakacağım evlenmem dedim ama , sene 1998 yılın 29ekim gününe yenik düştüm canımdan çok sevdiğim sevgili eşim ile nişanlandım ve 21haziran 1998 yılında gündönümünde evlendim .Şimdi ise ,canım oğlum ve eşim ile çok mutluyum.
İşte dostlarım sizlerle tuzlu kahveli anımı paylaşmak istedim .Sonsuz sevgi ve saygılarımla.(yukarıdaki yazının tersi oldu benim hikayem)
SONGÜL BOZKA ÖZGÜN
19.04.1997 ve 1999yılları arası
GÜNLÜK DEFTERİMDEN BİR KESİT
SİNOP/BİLECİK
YORUMLAR
hikaye cok güzel etkiliyeci emeginize saglık anınızda guzel rabbim mutlulugunuzu artırsın....
ağla yüreğim
Öyküde güzeldi anlatımınızda.
Tebrik ediyorum.
10 numara az bile.
Selam ve sevgiler.
ağla yüreğim
songül hanım tuzlu kahve çok çok güzel kaleme alınmış, insanın sevdiği için içilmesi mümkün olmayan tuzlu kahveyi bir ömür nasıl içtiğinin değil ne derece sevdiğinin örneği, anlatmakla bitmez. sizinle ilgili kısımda hala günümüzde çok uygulanıyor anlatılanlara bakılırsa tuz koymak, ayakkabısına su koymak yada ayakkabısına diken koymak vs vs örnekleri çok. mükemmel bir yazılım harika bir şekilde anlatım, yalınız sizinle olan kısımlarda tarihleri orada bir yanlışlık olmuş gibime geliyor.
29 ekim 1998 de nişanlanıyorsunuz
21 haziran 1998 de evleniyorsunuz
19 nisan 1997 de günlüğünüze not almışsınız.
hikayenizdede belirttiğiniz gibi her kesin sevdikleri ve ailesiyle sağlıklı, mutlu bir ömür yaşamasını dilerim.
yüreğine sağlık, sevgi ve saygılar sunarım.