BİR kardeşlik örneği
HER sabah internetten gazete haberlerine bakarım.
bu sabahta gazeteleri karıştırırken radikal gazetesinin bir haberi dikkatimi çekti.
haberin başlığı.(ayrımcılığın böylesi görülmedi). haberi okuyunca gerçekten bu duruma gülelimmi
telaşlanalımmı ne düşüneceğimi bilemedim.haberde Trabzonun çayırbağı belediyesine
Diyarbakır belediyesi tarafından bir itfaiye aracının hibe edildiği yazıyor.arac akpli başkanının talebi üzerine
hibe edilmiş.buraya kadar hepsi normal. ve araç Trabzona geldiğinde polise bomba yüklü araç var ihbarı yapılmış
polis olay yerine gelmiş.olayı anlayınca komiserinde özür dilediği yazıyor. fakat oradaki halk o aracı nedense istemiyormuş.
Diyarbakırdan geldiği için. işte Türkiyemizden kardeşlik örnekleri. varın gerisini siz düşünün. saygılarımla
YORUMLAR
Bulanık suda avlanan balık, bitten çıkartılan yağ ile kızartılıp birileri tarafından itina ile servis yapılmış birileri afiyetle yemiş, bizede yedirmeye çalışıyorsunuz. Yok yok ben almıyayım.
Bırak basını bizzat telefon açtım araştırdım, mevzusu bile olmamış Trabzonda. Velevki bir iki kişi homur, homur desin. Lakin adı çıkmışya bir kere, hele de karşındaki de zaten inanmaya dünden razıysa.
Aslında bu sitede kendi adıma siyasi konulara uzak durmayı veya nemelazım deyip kenarından dolanmayı prensip edinmiştim, ama böyle dokundurmalı durumlarda bir iki kelam etmeden duramıyorum.
Sevgili "gulasor zine" kardeşim böyle haberlere itibar edipde zaten dibe vurmuş keyfinizi, keyfimizi bozmayın.
Bakın size kontra bir örnek vereyim objektiflik adına. Sizden iyi olmasın Tokatlı bir arkadaşımın oğlu var adıda Abdullah. Kerataya hep "Apo" deriz. (Apo ismi Kürtlerin tekelinde değil ya hoş) Bizim "Apo" Van 100.yıl ünüversitesinde okuyor. Bir gün televizyonda polisle DHP lilerin taşlı sopalı açıkhava toplantısına rast geldim. Aklıma bizim Apo geldi. Sömestir de karşılaştık bizim Apo yla, nasihat ediyorum "oğlum aman dikkat et, fazla dışarda dolaşma başına bir hal gelir ha" . "Yok be İsmet amca" dedi, "televizyonlar hep abartıyor, yok öyle bir şey.
Bilmem muradımı anlatabildim mi.
Yazın bir gelin Trabzona, 21 plakalı minübüslerin bolluğundan kendinizi Diyarbakır da zannedersiniz. Biraz reklam kokacak ama "Diyar burma" tatlıcısı yıllardır Trabzonun en işlek caddesinde hizmet verir durur. Hele, hele Trabzonun kazalarında inşaat sektörü hep Doğulu ve Güneydoğulu vatandaşlarımızın tekelinde ve bu insanlar göçebe düzenden yerleşik düzene geçmiş oralarda ev-arsa gibi yatırım sahipi olmuşlar. İnan ki bu insanlara hiç kimse kem bakıpta gözünün üstünde kaşın var demiyor. Kayınpederimin kiracısı bir Kürt aile.
Varın siz gene bildiğiniz gibi düşünün, ama bir daha düşünün
Selamlar
PeniaEos
amacım burda siyeset yapmak değil sşyasetçi değilim zaten.haberi okuyunca nacizne fikrimi yazmak istedim. insanların bu denli birbirlerine tahammülü gerçekten kalmamış mı bilemiyorum .haberin doğru olmadığını yazmışsınız.araştırmışsınız. bir gerçek var bütün halkların barış çinde yaşaması gerektiği.
saygılar sunuyorum.
Belediye başkanının hangi partiden olduğuna bakarsanız, hangi zihniyetteki bir halkın bunu yaptığını çok iyi anlarsınız. Aynı zihniyet şimdi oy kaygısına ,o iç güdüsünde reddettiği halkı, saflarına katabilmek için ne masallar uyduruyor, ne tavizler vaat ediyor....
Ağyar
Siyasette bilirsiniz "atmacalar", "şahinler" ve "güvercinler" diye bir takım yakıştırmalar vardır. Bu yakıştırmalar yapılan siyasetin sertliği, yumuşaklığı ile alakalıdır. Sizin siyasi yazılarınızı okuyunca bu literatüre "devekuşu" gibi yeni bir seçenek kattığınıza şahit oluyor, sizi tebrik ediyorum.
"Hangi zihniyetteki bir halk" diyerek, aklınca siyasi teste tabi tuttuğun Trabzon halkı son 3 belediye seçiminde 2 kere CHP'ye belediye başkanlığını verdi, biliyormusunuz. Haydi o düz mantığınızla buna da bir yorum getirin bakalım
saygılar