- 1914 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
Okuyun ve düşünün! ! ! ! !
Okuyun ve düşünün! ! ! ! !
Babası öldü.
Yetim büyüdü.
Üvey evlat oldu.
Tutuklandı.
Hapse atıldı.
Sürüldü.
İşsiz kaldı.
(Şöyle yazıyordu o sıkıntılı günlerde kaleme aldığı günlüğüne: Harcamalarım
fazla değil, zira gelirim hep az.)
Hastalandı...
Böbreklerinden.
Vuruldu...
Göğsünden.
Mesleğinden atıldı.
İdama çarptırıldı.
Kardeşleri öldü.
Çocuğu olmadı.
Boşandı.
Karaciğeri iflas etti.
Evet, bu insan
Mustafa Kemal Atatürk
Evladı olmayan bir yetimin, duygularını anlatın... Anlatın ki, o yetimin,
evlatlarımıza bıraktığı hediyenin kıymetini anlasın evlatlarımız.
Cumhuriyet, çocuklara anlatıldığı gibi, folklorik bir müsamere coşkusundan
ibaret değil çünkü...
Anlatın ki, kökeninde barınan derin hüznü kavrasınlar.
İşte liste yukarıda.
Kısacık ömründe bir insanın başına ne felaket gelebilirse, gelmiş...
Bunu anlatın.
Direnen...
Teslim olmayan ruhu anlatın.
Korkmasınlar engellerden.
Korkmasınlar yalnız kalmaktan.
Korkmasınlar işsizlikten.
Korkmasınlar parasızlıktan.
Korkmasınlar alçaklardan.
Korkmasınlar doğrulardan.
Yürek dediğin...
Sadece organ değil arkadaş.
Bunu anlayın! ! !
AB Uyum yasalari geregince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin
kaldirilmasini protesto ediyoruz!
Ulusal bilincimizi yavas yavas yok
etmelerine izin vermek istemiyorsaniz; iletebileceginiz kadar iletin iz!
Izmir kurtulmus, çok tatli bir yorgunluk, Ankara’ya hareket edecekler...
Trene binerler ve kompartimana çekilirler.
Ertesi gün, yaveri, Atatürk’ün kompartimaninin kapisini çalar. Atatürk, yorgun, bitkin bir halde kravatini yikamaktadir.
Yaveri: ’Pasam bu ne hal, hiç uyumadiniz herhalde; niye böylesiniz’, der.
’Çocuk, kompartimanima yastikla battaniye koymayi unutmussunuz, kolumu yastik yaptim agridi, setremi yastik yaptim üsüdüm,
uyumadim kalktim’, der.
Yaveri: ’Aman Pasam! Birimize haber vereydiniz;
hemen size bir yastikla battaniye getirirdik’, der. Ve bir ülke kurtarmaktan dönen komutan tarihi bir cevap verir:
’Geç fark ettim, hepiniz en az benim
kadar yorgundunuz, hiç birinize kiyamadim. Önemli olan benim uyumam degil;
milletimin rahat uyumasi’.
ATAMIZ SAYESINDE NE KADAR RAHAT UYUYORUZ KI; HALA
UYANAMADIK?
Bir sürü saçma maili 10 kere birilerine gönderip dileklerinizin
gerçeklesmesini bekleyeceginize, lütfen bunu iletin! ! ! ! ! ! ! !
(Alıntı )
"Kuvvet ordudur!
Düşmanlar milletimizi bağımsızlıktan mahruom etmek için evvela onu ordudan mahrum etmek çarelerine giriştiler, kumandanlarımıza ve subaylarımıza tecavüz etmeye başladılar.
Ordumuzu tamamen lağvederek, milleti bağımsızlığını muhafaza için muhtaç olduğu dayanak noktasından mahrum etmeye teşebbüs ettiler.
Herhalde ordu, düşmanlarımızın birinci taarruz hedefi oldu.
Orduyu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek ve aşağılamak lazımdır.
Bundan sonra milleti koyun sürüsü gibi boğazlamakta engeller ve müşkülat kalmaz...
Mustafa Kemâl Atatürk _ 31.Temmuz.1920
A T A M!
Soysuzların elinden K u r t a r d ı ğ ı n
Bize emanet edip bıraktığın bu Va t a n
En /Baş/ında, kalleşlerin elinede P e r i ş a n
Utanç içinde seyrederken yanıyor içim A T A M!
Necva Kıyak
Asi Karikatürist
10 Kasım 2009
YORUMLAR
ne kışla
ne de
cami
biri duygu üzerinden
biri din üzerinde
vuruyor
vuruluyorsun
vuruluyoruz...
farkında olmadan...
kimi zaman da
kendimizi bir diğerine
Vurduruyoruz...
kışla da olsun
cami de olsun
halk ta...
yeter ki
ınsanlar ölmesin
öldürülmesin...
dünya halkları kardeştir...
Not;
bu bir yorum değil
yapılan yorumlara bir eleştiridir...
Cumhuriyet, çocuklara anlatıldığı gibi, folklorik bir müsamere coşkusundan
ibaret değil çünkü...
!!!!
1. kıymetli tespit
Orduyu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek ve aşağılamak lazımdır.
2. önemli tepsit
tamda günümüz sahnesinde perdelenen oyun değil mi
bütütn gözler görebilse gerçeği en azından kısmen bu kadar gözler kapalı kulaklar sağır olmasaydı diyebiliyorum ancak....
Mustafa Kemal ile ilgili yazınızda geçen Tren deki olay onu bir kaç sene önce bir kitapta okurken ne çok ağlamıştım. kendilerine makam mevki üstün hayat dokunulmazlık zırhılarıyla örmek yerine askerini ve milletini kendinden çok düşünen bir insan.
ve şimdi adını anmaktan çekinenlerle dolu bu topraklar resimlerinden rahatsız olan bu ülkeyi o mu kurtardı tek başına gibi bir cümleyi pervasızca yiğitçe söylerken! kendileri nereleri kimlere nasıl peşkeş çekeriz hesabından kurtulamayan , yediği ekmeğin içtiği suyun hakkını hatrını ayaklar altında alanlarl dolu.
gençliğe hitabeyi ezberlemiştik bir zamanlar ezberledik anlamadık
bize hiç anlatmadılar TarihimiziMustafa Kemal'i müfredatta olanları bir eziyet edası ile sadece ezberlettiler ki çabuk unutulsun diye !
Mustafa Kemal'i anlamak olmalıydı ilk öğretimiz veya dünyaya aynı mavi gözlerle bakamasak dahi en azından bir açık toknuyla açılmalıydı pencerelerimiz ,
hani diyor ya Atatürk;
Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir... Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir… Türk milletinin tarihi bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır..."
"Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır."
"Türk’ün haysiyeti, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür."
bu sözler dönüp duruyor beynimde
bir derin çektim içimde bir sızı
gönlümün bütün tellerinize dokundunuz değerli kalem
emeğine yüreğinize sağlık
çok saygımla...
değil...
Bir an 2 sene önce vefat eden Babaannemin şekersiz içtiği çayının ona verdiği zevkle tecrubesini döktüğü anlar geldi gözümün önüne. Hislerimize tercuman olduğunuzdan ötürü size minnettarım.Lakin babaannem vefat ettiğinden beri Atatürk gibi büyük isimleri bana bu kadar güzel izah eden başka bir insan olmamıştı. Babaanneler tükenmezmiş meğer..
Yazıyı alıntıladığınız için size teşekkür ederim.
ismailozkan01 tarafından 2/28/2010 9:51:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sizin yazınız ve Fikret bey duygularıma tercuman olmuşsunuz zaten...Sağlığı pahasına bu ülke ve bizler için, canını dişine katan bir önder.Bu muyu hakettiği? İçim sızlıyor,bu vatanda herkes istediği gibi özgürce yaşayabiliyorsa,ibadetini yapabiliyorsa, kimin sayesinde?Yazık çok yazık...Türlü iftiralarla karalama politikası...Yüreğinize sağlık...Sevgiyle kalın
Bazı bölgelerde,bazı yörelerde sınıflardaki Atatürk posterlerini kaldırmışlar yada üzerine bez asılıp görüntüsünü kapamışlar
sebep sınıflardaki gelişmiş genç kızlarmış namehremmiş resim namehremde sınıftaki canlı adam ne oluyor dediğimizde o öğretmen öğretmen olabilirmiş ulemalar fetva vermişler evlenme çağına gelmiş kızlara canlı erkek öğretmen ders verirken normal Atanın resmi namehrem Atada baş öğretmen değilmi bilmiyormusunuz dedimde dedilerki o eskidendi eski camlar bardak olmuş...uema illeti öyle emredince başöğretmenlik havada kalmış..
........saygımla Necva Hanım.
muhsin tozlu
Düşünmenin gücü önünde hiç bir güç duramayacak ! Hele doğmatik ruhbanizm ve kerameti kendinden menkul ilkel ve barbarlar güruhu hiç duramayacak... Çünkü, bireyci düşünce ve çoklu düşünce gibi bir teorik bakışla söyleresek: Barbar primat, yasaklamayla, tezgahlarla tarihsel süreç içinde hiç bir yere varamadı yine varamayacak ...
Zülmü arttı sadece... Zalim başka neyler ki, zulümden gayri, bildiği o, elinden o geliyor ?! Zulmü artsın, arkasındaki büyük güce güvenipte efelenenlerin. "Zulmün artsın padişahım", zulmün artsın (!)
Eşyanın tabiatına aykırı düşünmeyi, aklı güçlüye devretmek ve insanın tabiatına aykırı zulme sessiz kalmak...
Göktürkmen tarafından 2/28/2010 3:08:41 PM zamanında düzenlenmiştir.
"Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir." M.Kemal Atatürk..20 ekim 1927..Gençliğe Hitabesi.
Söylenecek başka bir şey yok....1927 - 2010...83 sene önce bugünü görebilmek...
Saygılar.
Eser Aslanlı tarafından 2/28/2010 11:16:13 AM zamanında düzenlenmiştir.
Eser Aslanlı tarafından 2/28/2010 12:32:51 PM zamanında düzenlenmiştir.
Niyetlerin dürüstlük, amacın demokrasi, hedefin AB gibi gösterilmesidir, kafaları bulandıran. Millet iradesi masallarıdır uydurulan. Yaşananlar, büyük bir kandırmacadır. Yüzlerdeki en yüzsüz maskelerdir.
Asıl amaç , İran örneğidir ! Yapılmak istenen İslâm devrimi, getirilmek istenen, şeriat düzenidir. O düzende, özgürlük olamaz, demokrasi olamaz. Var mıdır İran'da ? Şeriatın hüküm sürdüğü hangi ülkede var ? Yapılan açıklamalarda veril miyor mu açıklar ?
F.G'nin yıllardır planladığı, orduya sızma, bu gün gerçekleşmiştir. Şimdi ,yargıyı esir alma ve Kürtleri saflara katma vardır sırada. Maalesef bunlarda da ilerleme kaydedilmiştir. Bu günden itibaren, özellikle Kürt siyasetçiler, müttefikleridir. Sözde yargı reformu ve anayasa değişikliklerinde, referandumlarda maalesef böyle olduğunu herkes görecek.
İş işten geçti-geçiyor ! ikinci bir Atatürk daha yok ! olması da pek kolay değil !
Atatürk hakkında yazdıklarınıza aynen katılıyorum,çünkü İstanbul işgal altında,bir tarafta Yunanlılar,bir tarafta Fransızlar
ve topyekün millet atanın ardında bir kurtuluş mücadelesi...
yamanda olmuş,zor olmuş bu mücadele,millet için...
EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN demek için..
artık dış düşmanlar yok olmuş ve içerde kalan,kendini halkın üstünde gören birtakım azınlıkların temizlendiği gün bu gün.
Haklısınız,korkmadık,yılmadık.
Onlar millete rağmen,yargı,yök,ve ordu içindeki birtakım cuntacılar ve bürokrasi içindeki uzantıları hep biz biliriz,millet ne anlar dediler,hatta "gerekirse acımadan EZİN" dediler.
laiklik arkasına sığınarak pırıl pırıl beyinli kızlarımızı dedelerimin kurtardığı okullara almadılar.
Ülkem böyle arkadaşım,ama bir ümit belirdi,demokrasi yeniden inşa edilmeye başlandı,
Menderesle başlıyan YETER SÖZ MİLLETİN cümlesi bu gün hayat buldu.
ben,yukardaki yazıyı okudum,düşündüm.Bunlar geldi aklıma...
başka şekilde düşünenede saygım var,selamlarımla...
Oya gedik
saygımla efendim...