BEYAZ KEFEN
Bir sonbahar akşamıydı...rüzgarın ara, ara sokaktaki avare poşetleri bir o yandan bir bu yana savurduğu,çıtırdayan elektrik direklerinin ürküttüğü ve sağanak halinde yağan yağmurun o acılı sesi gecenin derinliklerin de bir volkan gibi kanayan yüreğimin ortasına koskoca bir alev topuyla adeta düşüyor ve parçalıyordu.
Dışarıda fırtına ,dört duvarın arasında fırtına bide üstüne üstlük yüreklerin içinde kopan ve dindirilmesi en güç olan hortum gücündeki fırtına.
Göz yaşları damla, damla akıyordu, kimi başörtüsüyle siliyor, kimi gözyaşının ıslaklığından mecali kalmamış peçetelerle, kimi ise silmeyi bile unutup sadece akıtıyordu farkında bile olmadan yüreğinden geçirdiği acının feryat şeklindeki hüzün sularını.
Hani erkekler ağlamaz derler ya yalan; gözyaşlarını saklasalar da, bir şekilde kendilerini sıksalar da, dik durmaya çalışsalar da başaramıyor ve erkekliğin kitabını yazanların inadına akıtıyorlardı yaşlarını umarsızca.
Her şey ne çabuk başlayıp bitmişti.Dünya gerçekten ne kadar da yalandı.Ölümün soğuk yüzü ensemizdeydi her an nasıl bir rüyaydı bu.Başlayıp bitene kadar bir kaosun içine dünya dertlerine sürüklüyordu ve bir anda aniden son nefes dayanıyordu ve işte hayat son buluyordu.
Kuzenim de işte bu hayata gelip de bir anda yaşayıp bir anda ölümü yaşayan bedenlerden biriydi.Daha on sekiz yaşında hayatının baharında dermansız bir hastalıkla boğuşup ve maalesef ki yenilen bu savaşı kaybedenlerden sadece biriydi.Yatıyordu işte karşımızdaydı ses vermiyordu uyuyordu galiba ama saçlarına kirpiklerine ne olmuştu güzel yüzü neden solmuştu.Neden hayallerinin bir tanesini bile göremeden göçmüştü ebediyete.
Ama durun..! Rahat bırakın acıları dinmişti bağırmıyordu artık ağlamıyordu anam kurtar beni diye.Su diye yalvarıp yandım diye feryat ettiğinde su bile veremiyorduk yazıklar olsun bize.Bitmişti işte dayanılmaz acısı da, susuzluğu da her gün ızdırap çeken bedeninin işkencesi de. Ve hepimizin sonunda gideceği yere biraz aceleci davranmıştı neden olduğunu bilmesem de...
Gittin güle, güle canım.Yerin dünyada ki yerinden daha güzel ve daha acısız olsun.Dilerim ki, yaradanımdan gülücüklerin bu dünyada son bulsa da öteki alemde her daim olsun.Rahmet çiçekleri her zaman selam dursun ki üzerinde seni seven bizlere buda senden en büyük hediye olsun.
Bırakın bu dünyanın gafletiyle kırmayın gönülleri arkadaşım.Her kes bir gün gidecek var mı bunun başka yolu? Sevin sevdirin kendinizi, arkanızda bıraktığınız güzellikler bu dünyada yaşatsın sizi ebediyen.Ve sağlıklı olduğunuz her an için şükür edin hastaneler dermansız dertlerle dolup taşarken biz şükürsüz ve sağlığımızın kıymetini bilemeyecek kadar aciz kalmışız ne yazı ki...
Saygılarımla...
(((((((((((((GÜLDEN)))))))))))))))
YORUMLAR
tebriklerim gülden kardeşime, ne yazıkki biz ancak hasta olduğumuzda anlarız sağlığın kıymetini, evet biz bilmeyiz, ölümün adım adım bize yaklaştığını, bilmeyiz asla peşimizi bırakmadığını, aklımıza bile getirmeyiz bir çok zaman, "iki metrelik bez"e muhtaç olduğumuzu, bazı us'lu insanlar dünyaya "nankör" diyorlarmış, bence yalan, nankör insanoğlunun ta kendisidir, dünyanın ne suçu var, sevmek sevilmek, gönül kırmamak bir sürü konu, bunlar dünyanın değil insanoğlunun "meziyetleri" değilmi, insanların gönlünü kırarlar,olur işi yokuşa sürerler, dünyayı kendilerinin bilirler, bunlar insanoğlunun " eziyetleri" değilmi.
Esen kal kardeşim
Bırakın bu dünyanın gafletiyle kırmayın gönülleri arkadaşım.Her kes bir gün gidecek var mı bunun başka yolu? Sevin sevdirin kendinizi, arkanızda bıraktığınız güzellikler bu dünyada yaşatsın sizi ebediyen.Ve sağlıklı olduğunuz her an için şükür edin hastaneler dermansız dertlerle dolup taşarken biz şükürsüz ve sağlığımızın kıymetini bilemeyecek kadar aciz kalmışız ne yazı ki...
öncelikle kuzeninize allahtan rahmet,sizlere sabırlar dilerim...
güzeldi,anlamlıydı yazınız...herşeyin başı sevgi saygı,gerisi ise bomboş...kırmayalım gönülllri daim olsunlar hep hoş...
kutlarım güçlü kalemi...sevgilerimle..
ölüm her an ensemizde, ve biz farkında olmamak için bi mücadele deyiz gibi çoğu zman!aklımıza geliyor mu sanki günlük koşuşturmanın içerisinde hiç?çok meşguluz ya,işler güçler,,aileler, hep bi bahane buluruz kendimize,kendimize karşı en büyük yalancı yine kendimiz olaraktan!...
hastalık yapıştı mı yakamıza belki durulur o zman coşkun dere,aklımıza geliverir birden fani dünya,ölümün soğuk nefesi!...korku başlar,tedirginlik başlar,belki de istek başlar ölüme derinden!yaradana kavuşma isteiğiyle,kim bilebilir ki?...ölüm bir gün evimizde,kaçarı yok!ölüm hak,gerisi yok!veren can birgün elbet Ona dönecek yeniden!isyansız,sabırla ,şükürle akıl ve vicdan sahibi bi fani olarak en güzel şekilde yaşayıp en imanlı bi şekilde yaradana kavuşmak dileğiyle!...
acıydı dostum yazın,ama gerçekti!yüreğin dert görmesin!...
bir günümüz aclarla geçiyor,sabretmemiz için...
bir günümüz güzel geçiyor hamdetmemiz için...
galiba bu yaşamın olmazsa olmaz koşullarından biri..
yani hayatın ,yani imtihanın bir parçası..
çok duygusal ve güzel bir paylaşımdı..
kuzeninize de ALLAH 'tan rahmet diliyorum.
mekanı cennet olsun..
ALLAH geride kalanlara sabır versin..
ALLAH yar ve yardımcınız olsun..
Bırakın bu dünyanın gafletiyle kırmayın gönülleri arkadaşım.Her kes bir gün gidecek var mı bunun başka yolu? Sevin sevdirin kendinizi, arkanızda bıraktığınız güzellikler bu dünyada yaşatsın sizi ebediyen.Ve sağlıklı olduğunuz her an için şükür edin hastaneler dermansız dertlerle dolup taşarken biz şükürsüz ve sağlığımızın kıymetini bilemeyecek kadar aciz kalmışız ne yazı ki...
kırmayın gönülleri
kırmayın gönülleri
kırmayın gönülleri
kırmayın gönülleri
kırmayın gönülleri