bir adam bir kadın...
Bir adam, harikalar yaratmış.
Asla objektiflere bakmayan fotoğraflardaki adam…
Sanki göz göze gelmek istememiş kimselerle. Çok acımış canı, ses etmemiş belli ki.
İçinde saklamış acısını, Kays olmamış demek ki.
İllegal; hem hayatın içinde, hem kendi içinde, hem de aşkı içinde; fotoğraflarındaki bakışlarından anlaşılan.
Bir kadın, harikaların içinde yaşayan.
Objektiflere bakan; hayır, hayır fotoğraftaki adam gibi değil.
Objektiflere bakarken yakaran, eksiğim diye bağıran gözleri olan…
Firari; kendine, sevenlerine, geçmişine ve de geleceğine.
Uzun bir yolmuş ayrılıklarının başlangıcı. Birlikte çıkmışlar yola, ne garip değil mi? Uzun yollara sevenlerden biri çıkınca ayrılık başlangıcı olur da, birlikte çıkınca nasıl ayırır iki insanı uzun yol…
Hayat hepimize bir yüzünü gösteriyor diyorum her zaman. Bu adam ve kadına da ayrılık yüzünü göstermiş. Aradan 13 yıl geçmiş ve hayat “Yeter” demiş, “Yeter! Ben ayrılık yüzümü siz fotoğraflara böyle bakarak yıllarınızı geçirin diye göstermedim.” Ve karşı karşıya getirmiş bu adamla kadını, kendinden utanarak…Bir mektup yazdırmış kadına, zorla… Kadın yazmış silmiş; yazmış vazgeçmiş göndermekten; yazmış elleri, yüreği titremiş isimsiz mektubu gönderirken ama artık firari değilmiş. Hayattan ona af çıkmış. Adam mektubu almış, kadınla göz göze gelmiş. Yıllar sonra bakmış…Acısı da, bakışları da yasallaşmış.
Eksiklermiş hala, sesleri de gerekmiş birbirlerine. Seslerini duymuşlar eksiklik daha da artmış…
Özledim diyor hem de hiç tahmin edemeyeceğin kadar özledim. Kadın gülümsüyor; bilmiyor sanki karşılıklı yaşanan her şeyin tahmin edilebileceğini.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.