- 7075 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
YAĞMUR
YAĞMUR
İnsanların muhtaç olduğu bir olgudur yağmur. İnsanlar ve diğer canlılar; onunla yaşam bulur, yeşerir, büyür ve olgunlaşır. Yüce yaratanın, bütün varlığa en büyük nimetidir. Bitmek tükenmek bilmeyen bir nimettir yağmur. Gülümseyerek yağdığında canlı cansız bütün varlık hayat bulur. Umut tohumları filizlenir kurak vadilerden.
İnsan yaşamı boyunca türlü büyük yanlışlarla karşılaşır. Yapılan büyük yanlışlıklardan biri, ben çok iyi yazamıyorum diye kendi kabuğuna çekilerek orada kişinin yalnızlaşmasıdır. Kendisine güvenini ve ümidini yitiren insandan daha büyük kayba uğrayan var mıdır dünyada acaba? Herkes aynı oranda şiir ya da, düz yazı yazacak diye bir kural mı vardır? Ben hiç yazamayacakları hesaba katmıyorum. Onlar kalplerinden gelen olgunluğu, dürüstçe dışarı vururlar ve dürüstçe ben yazamıyorum derler. Benim sözüm, kendilerinde var olan yetenekleri dışarı vurmayanlaradır. Yazamayanlar için de iyi bir okuyucu olmalıdır diyorum.
Yağmur diye başladım yazıma, bir an yağmurdan uzaklaştım. Sayfaların arasındaki yağmur damlalarına daldım. Bazen elinizde olmayarak daldan dala atlayabiliyorsunuz. Şu günlerde yağan yağmurlar, ne kadar da tatlı ve muhteşem. Yaz yağmurları daha da bambaşka oluyor duygu yüklü insanların ruh dünyalarında. İnsanların buhranlı günler yaşadığı zamanda, yaz yağmurları adeta imdatlarına yetişiyor. Hele de İstanbul’un yaz yağmurlarının güzelliğini anlatmaya kelimeler yetmez, ancak bu yağmurlar yaşanır yudum yudum…
Sokaklar, çarşılar ve caddeler; günde üç, beş kere banyo yapıyordu. Sular caddelerden şarıl şarıl akıp, denizle kucaklaşıyordu. Otlar ve böcekler bayram yapıyordu. Ya o yağmurdan sonra ortalığı kaplayan mis gibi kokuya ne demeli…
İnsanları anlamak mümkün değil. Düne kadar şiddetle yağmurun yağmasını isteyenler, bugün onun yağmasına karşı çıkarlar. Acımasızca yağan yağmuru eleştirirler. Yağmur yağmayıp ortalık kuruyunca da, yağmur yağmadı diye bas bas bağırırlar. Bütün bunları insanlara rahmet olarak gönderen yüce yaratıcıyı unuturlar. Onlar, sadece gününü gün etmek isteyen nankörlerden başkası değildir. Yağmur; ben isteyince yağsın, benim istediğim zaman kesilsin; ben istedi mi güneş açsın gibi akla hayale gelemeyecek düşüncelerle, nefislerini ilahlaştırmaktan kendilerini alamazlar.
Evet, yağmur içimde yağıyor bedenimin. Ruhumu ve bedenimi birlikte temizliyor. Bana dost, arkadaş oluyor duygu yüklü günlerimde. Bana sevgi veriyor, kurak vadide bile olsam. Çölde yolculuk yapıyorum onunla. Serap diye durmadan koşsam da onun kokusunu unutamıyorum…
Tabiattaki bütün canlılar, yağmur altında bambaşka oluyor ve canlarına can katıyor. Peki, ölenlere ne demeli diye sorabilirsiniz? Siz, tedbirinizi almamışsanız zaten sorumlusunuz demektir. Tedbirinizi almışsanız sorun yoktur. Tevekkül edip Rabbine güveneceksin. Yüce Allah’ın takdirine boyun eğeceksin. Herkes, zaten kendine tahsis edilen zaman kadar yaşamayacak mı? Herkesin bir eceli vardır. Zamanı gelince, bu emaneti teslim edecektir.
Ölen kişiyi bile yağmur yıkar. Onun mezarını yeşile boyar. Rengârenk çiçeklerle donatır. Onu ölünce de yalnız bırakmaz. Belki de insanı yalnız bırakmayan yegâne dost yağmurdur. Ölen kişinin ameli güzelse, kabri cennet bahçelerinden bir bahçedir. Yağmur da o bahçeyi hep yeşil tutar. İnsanın amelini bile sular.
Ah güzelim yağmur! Sen yağarken acaba seni kaç kişi izler? Bu izleyenler arasında kaç kişi yüce yaratıcıyı düşünür? Bilemem ama seni acımasızca eleştirenlerin bunu düşünmediklerine inanıyorum.
Bak beton dolu binalar arasında bulunan asfaltlar bile tertemiz olmuş. Asfaltların üzerinde yağmur suları, o kadar temiz ve berrak akıyor ki, onu hemen içesim geliyor. Deniz bütün ihtişamıyla maviliğini üzerinde barındırırken, tuzsuz kardeşine de kucağını açmış onu bekliyor. Buluştuklarında ne kadar da sarmaş dolaş oluyorlar bir görseniz. Deniz, kendine uzanan çağlayanları hasretle kucaklıyor ve hepsini de bağrına basıyordu…
Ey sevgili yağmur! Düşünmeyen insan seni anlayamaz. Sen yağarsın, yağdıkça yağarsın. Toprağı burcu burcu kokutursun. Âlem seninle susuzluğunu giderir. Bütün bunlara rağmen düşünmeyen ve yüce yaratıcıyı hatırlamayan insan, yağmur kesildikten birkaç dakika sonra, “Ne zaman yağmur yağdı ya hu?” der.
Sen, herkesin üzerine yağarsın yağmur. Ancak inananların ve düşünenlerin farklı olarak kalplerine de yağarsın…
18.07.1997
İstanbul
YORUMLAR
Yağmur her zaman Rabbimizin bir lütfudur bizlere,ne kadar şükretsek azdır.Su olmayınca hayat olmaz.Güzel paylaşımdı ,saygılar.
İDRİS ÇETİN
Güzel yüreğiniz daim olsun
Selam ve sevgiler...