hazalın hikayesi
kışın soğuk yüzü gitmiş kendini baharın o neşeli açan çiçeklerin kokusuna bırakmıştı.her kış soğuk geçerdi ya sonunda baharın geldiğini görmek o güzel havayı solumak çok güzeldi.her yer neşe içinde öten kuşlar yeni açan çiçeklerle doluydu.yaz gelmeden yapılması gereken okadar iş vardı.bir yandan da o işlerle uğraşmak gerekiyordu.Hazal kız herkesten farklı geçiriyordu baharın yeni günlerini.yeni nişanlanmıştı.herşey gözüne daha bir başkaydı.nişanlısı uzaktaydı.yurt dışında çalışıyordu.yazın gelecek düğün yapacaklardı. bunları düşünmek ona yetiyordu.şimdiye kadar nişanlısı onu arıyordu, konuşuyorlardı.ama nişanlısı hakkında hiç bir şey bilmiyordu aslında.ilk görüşünde konuşup nişanlanmaya karar vermişlerdi. her iki tarafta aileler sevinmişti.yeni bir ev yeni bir aile herkesi mutlu etmişti.aradan geçen bir kaç ay içinde nişanlısı aramamaya başlamıştı.sebebini merak ediyor içi içini yiyordu. fakat her şeye rağmen hep iyi tarafından bakıyordu. belkide yoğun çalıştığını onun için arayamadığını düşünüyordu. dahası kendini öyle avutuyordu.yaz gelmişti yazla birlikte köyde işlerin yoğunluğuda başlamıştı. Ekinler biçilecek hayvanların bakımı derken yazın yapılması gereken ne varsa herkes bir yandan koşturuyor şimdiden kışa hazırlık yapıyordu. Bu arada hazal kız nişanlısından haber almak için onu sürekli arıyordu. Fakat bazen bulamadığıda oluyordu..ulaştığında ise nişanlısı çok çalıştığını onun için arıyamadığını söylüyor yine kayboluyordu sesi..bir süre sonra nişanlısı aniden çıkıp gelir.. hiçbir haber vermeden. Buna en çok sevnmesi gereken hazaldır ama sevinemez çünkü nişanlısının bu geçen zaman da aramamsı ailesini huzursuz etmştir. Buda hazal kızı üzüyordur. Ne ailesini üzmek ister ne de nişanlısından vaz geçmek…
gulasorzine