Hayali Yazışma

• 16 Şubat 2010 Salı 03:34:11

Sevgili Aşkım Ali Haydar

Duyduğuma göre İzmir’e gidiyormuşsun. Ne işin varsa orada sanki... Beni aramaya geliyorsan boşuna gelme. Ben yokum. Ama her an gelebilirim. Nerede olduğumu biliyorsun değil mi aşkım?

Yakın bir dostunun doğum günü varmış ha... Kendisinin doğum gününü ben de kutluyorum. Sana da tavsiye: Giderken boş gitme emi. Giderayak gönlünü edersen sana faydası dokunur.

Allah kahretsin ya... Bu ortamda yazıştığın bayan yazarlar da mı vardı? Hem de kaç tane? Ve çoğu da evli ha... Onlarla fazla haşır neşir olursan seni herkese kepaze ederim ha...

Bir de bu ortamda çoğu yazarların ilk bloglarına yorum yazıyormuşsun. Nerden çıktı bu fikir? Yepyeni halinle dikkat çekmeye mi çabalıyorsun ya sen? Daha etin ne budun ne? Halaoğlunu yazar yaptın, piyasada sadece bir yazıyla dolanıp duruyor... Bir de tavsiye etmişin buradaki yazarlara. Kendisi Nobel ödüllü yazar sanki!

Aşkım bu "Tokatlı güvercin" lakabı nerden çıktı acaba? Serçe lakabını taşıyan arkadaşından mı esinlendin? Bu kızla da aran fazla iyi değildir inşallah? Yoksa kurtulamazsın elimden...

Geçen günki en son buluşmamızı hatırlıyor musun? Yağmur yağıyordu. Hem de şiddetlice. Sığınacak bir yer bulduk. Sonra bir baktım sen yoksun. Nereye kayboldun o anda ha. Yağmur dindikten sonra seni bağıra bağıra aradım ama nafile... Doğru mu böyle kaçmak?

Sevgili aşkın HAYAL.

*******

Sevgili aşkım Hayal

İzmir’e keyfimden değil mecburiyetimden gidiyorum. Doğum günü kutlanacak olan dostum da benim bu ortamdaki en büyük destekçimdir. Kendisine karşı eli boş gitmeyi ben de sevmem.

Bu ortamda bayanlarla yazıştığım doğrudur. Ama hepsi benim yakınım gibidirler. Bu yüzden kıskanmana hiç gerek yok.

Sayfamın başlığından sıkıldım ve değiştirmek istedim. Fakat değiştirirken de Serçe arkadaşımı hiç düşünmedim. Gerçi bu başlığı kendisi de beğendi. Ayrıca kendisi benim ömürlük kardeşimdir. Bu dostumdan bari beni kıskanma ya...

Nisan ayında bazı yazarların ilk bloglarına yorum yazdığım doğrudur. Amacım bu ortama yeni üye olanlara ilk blogları okutarak onların yazı yazmaya nasıl başlamalarıyla ilgili fikir sahibi olmalarını sağlamaktı.

Halaoğlumu nerden tanıyorsun acaba? Sana ondan bahsettiğimi hiç hatırlamıyorum. Evet kendisi bilgi birikimi bakımından donanımlı birisidir. Bana da aklındaki bir konuyu yazmak için geldi ve ben de onun sırtından geçinmiş gibi görünmemek için onun adına sayfa açtım. İlk blogu da beraberce yazıp yayına verdik. Tabii bizim Halaoğlu köydeki işleri yüzünden şu anda ikinci blogunu çıkaramıyor. Ama bilgisayar alma isteği var. Eğer yapabilirse belki ilerde internete bağlanıp yeniden yazılar yazabilir. Benim hala umudum var.

Gelelim yağmur olayına... Evet rüyamda seninle beraber çok güzel bir şekilde gezerken bir anda yağmur başlamıştı. Kaçacak yer ararken de çatıların altına sığınmıştık. Ve o anda da rüyadan uyanıvermişim. Sonra seni oradan almak için geri uyudum ama bu sefer de günlük güneşlik başka bir rüya gördüm. Fakat orada da sen yoktun.

Ama şunu bil ki Hayalciğim seni çok özlüyor ve karşıma maddi olarak çıkacağın günü bekliyorum.

Rüyalarıma geleceksen günlük güneşlik havalarda gel. Kış ayında kar yağarken gelirsen bozuşuruz. Neden mi? Çünkü tipi de birbirimizi kaybedersek kolay kolay bulamayız da ondan.

Çok güzel bir yazışmaydı. Dilerim başka zaman yeniden yazışırız. Sağlıcakla kal dünyanın en güzel insanı sevgili Hayalciğim...

Önemli not: Yazışmamız tamamen hayalidir.
Ali Haydar ÖZKAN

İlk Yayın: 7 Haziran 2009 Milliyet Blog