- 1451 Okunma
- 13 Yorum
- 1 Beğeni
Bir Kadını Var Etmek Yürekte
Düşündüm gecedeki yalnızlığımda uzun uzun… Bir şeyler anlatmak geldi içimden dolu dolu. İçimden gelen anlatma arzusunun detaylarını kendime dinletirken şaşıyordum halime. Canlıları anlatayım dedim; çok genel geldi bana. Daha belirleyici olmalıydı. Canlılardan insan seçtim sonra. Kurguladım kafamda… Ama o da geneldi.
Buldum sonunda…
Kadını anlatmalıydım. Hani her erkeğin içinde yaşattığı, bir başka kadınla karıştırmadığı, kendine özgü düşündüğü kadını… “Bence” olan kadını kısaca…
Sadece nefes alan bir varlık mıydı kadın sahi? Yoksa giyinip kuşanıp sadece gezen ve estetik görüntüsüyle güzellik kavramını keşfettiren mi idi? Ya da zekâsıyla kendini kabul ettiren…
Yok! Hiç biri değildi… Kadın bir yaşam tarzıydı erkek için… Beyninde yaşatırdı ve bulduğunda elinden tutar kendi ülkesine, yani gönlüne götürüverirdi.
Sonuçta bulmuştum işte. Genellemeden özele indirgemiştim. Canlıdan insana, insandan kadına… Ne güzel bir öykü…
…………………………………………
Cismi olmasa da, her an özelliklerin düşünülüp isimlendirildiği bir kadın vardır zaten her erkeğin beyninde. Ta ki, karşılaşana kadar sadece beyinde kalmıştır. Ya karşılaştığında? İşte soru burada. Ya karşılaştığında? Artık simgesellik bitmiş, isimlendirme başlamıştır.
Ömürlüktür bir kadın erkekte. Ömürlüktür ama erkek istediği sürece değil; kadın kendi istediği, sevgisini koruduğu, ihanet etmediği, bakışlarındaki büyüsünü kendi eliyle yok etmediği sürece…
İşte böyle beyinde saltanat sürerken ve yokken canlı bedeni, görünüvermiştir tesadüfen bir yerlerde. Görünmüştür ve o an büyük ölçekli deprem oluşturmuştur yürekte. Deprem sonrası tsunami bentler yıkmış ve oluşan sevgi seli önüne ne gelirse katmış, kadın o sevgi selinde yuvarlana yuvarlana gönül penceresinden bir defa girmiş ve panjurlar kapanmış, kilit altına alınmıştır erkekçe...
Gönül penceresinin kapanmış panjurlarında kilitli bu kadın kimdir? Her erkeğin gönlünde ayrı bir kadın kilitli madem; sadece o kadını anlatmakta yarar var demek ki…
Zekâdır… O kadar bellidir ki zekâsı; konudan konuya, daldan dala atlayarak yol gösteren kılavuzdur artık. Kararsızlık anlarının olaya el koyan bilincidir. Sezdirmeden irdeleyen ve irdelerken asla yorulmayan bir zihin raksına sahiptir.
Arkadaştır… Yalnız anların hayali, birliktelik zamanlarının neşesidir. Yol da gösterir. Olumluluk, olumsuzluk, güzellik, çirkinlik onun anlatımında doğmuştur sanki. Azim, başarma kudreti ve arzusu onunla tanımını bulmuştur. Kendi işine yetişirken, bir bakmışsınız dostlarının, sizin de işinizi çözme durumundadır. Kalbinize koymak istersiniz artık.
Dosttur… Hiç şaşmaz dostluğu. İster eğri yolda, ister doğru yolda olun o kucaklar sizi. Dinlemeseniz savaş ilan eder düşüncenize düşüncesiyle… Düşüncesiyle savaş ilan eder; çünkü dostuna eli ve dili kalkmaz. Yüreği koşulsuzdur. Karşılıksızdır da dostça tavırları.
Sevgilidir… Akıtır sevgisini karşılıksız olmasa da. Karşılık bekler sevgisine; ama beklediği de sevgidir. Bilir ki sevgi sevgiyi suladıkça yeşerir sevgiler. Bilir ki yeşeren alanda coşar, hoplar, zıplar yürekler. Yüreğin tatlı çarpıntısı, yalnız anların vazgeçilmezidir.
Gelecektir… İyiliğiyle, güzel davranışlarıyla, özverisiyle, acımasıyla, tavırlarıyla, cilvesiyle, nazıyla geleceğidir erkeğinin. Bilinçlidir ve geleceğe dair planlamayı yapabilendir. Uzak zamanlara giden akımın sigortasıdır. Tek ele ses sağlayan diğer bir eldir.
Annedir… Ana olma duygusuyla çalkalanır yüreği. Anneliğin sıcacıklığını hissettirir kendine ya da başkasına aitliğe önem vermeden. Analık duygusuyla masumdur. Bu duyguyla kartal pençesidir avuçları koruma içgüdüsünde.
Hayattır… Kısa, öz… Kadın bir hayattır.
Ve her erkeğin bir hayatı mutlaka vardır…
Ve her kadın, erkeği taşıyandır…
YORUMLAR
Kadın sevgidir, şiirdir, bakışlarıyla sıcaklık veren yuvayı kuran ve en önemlisi ana'dır, anne adayıdır.
Duyarlı yüreği kutluyorum sağlıcakla kalın
Turgay COŞKUN
Saygılarımla...
Yazıyı okuyunca ilk aklıma gelen söz "bir kadının elinden içtiğiniz suyun lezzetini farkında değilseniz yaşamıyorsunuz"..
.........
Ömürlüktür bir kadın erkekte. Ömürlüktür ama erkek istediği sürece değil; kadın kendi istediği, sevgisini koruduğu, ihanet etmediği, bakışlarındaki büyüsünü kendi eliyle yok etmediği sürece…
...........
Bu bölüme bayıldım....Aslında her erkeğin fikrinde tasarladığı bir sevgi vardır...Bir gün önüne çıkan bir sevgilide o sevgiyi bulur...Hayalındeki sevgiyi sevgilide pekiştirir...
Diyorsunuz ya kadın kendiistediği sürece sevgiyi korur...Bu çok doğru eğer bir erkek bir kadını gerçek anlamda sevmişse o sevgiyi ayakta tutup daim ettirebilmek kadına düşüyor...
Yuvayı kuran daim ettiren dişidir....Ve o yuvayı sevgisiyle sadakatle süslenmeli....Biri kızgınken diğer taraf alttan alan olmalı sevgilerde...Birbir kusurlarını hoş görmekle olur..Kimse mükemmel değildir hayatta...Kadın olsun erkek olsun hayalinde bir sevgi yaşatır ve onu bir gün birinde bulur...O sevgiyi yakalamışken onu sıkı tutup güvenle pekiştirerek daim etmek gerekiyor..
Kadın sevgidir, şiirdir, bakışlarıyla sıcaklık veren yuvayı kuran ve en önemlisi ana'dır, anne adayıdır...
Ama bazıkadında vesveseli, şeytani düşünceleri olan kurnaz bir varlıktır:) İstisnalar her iki cinstede vardır..
Ya aslında kadının dilinden anlamak çok önemli...Söylediklerinden çok söylemek istediklerine kulak vermeli..Böyle olursa ortada sorun olmaz sanırım...
Yazınızı tebrik ediyorum....
Turgay COŞKUN
Bu yazımda kadına erkek gözüyle bakmak istedim.. Kadının bir zeka, arkadaş, dost, sevgili, gelecek, anne ve hayat olduğunu; daha doğrusu olabileceğini anlattım. Elbette erkeklerde de kadınlarda da başka bakış açıları vardır ve bu çok doğaldır. Benimkisi bir Turgayca bakış idi...
Bu konuda düşüncemi desteklediğinizi görüyorum.
Aksini söyleyenler de elbet olmuştur. yorumları unutmuştum.. Çünkü yaklaşık iki yıl ara vermiştim...
Yazılarıma gösterdiğiniz ilgi nedeniyle bir kez daha teşekkür ediyorum..
Saygı ve selamlarımla...
Zümra Zen
Bir erkek gözünden kadında aranan sevgiyi yazdınız..Ama kadınında istedikleri bunlardan farklı şeyler değil...Sevgiyle şımartılmak bile bazen...
Saygıl bizden hocam...
bir daha bir daha okudum turgay bey.ben mi yalnış anlıyorum diye.
ömürlüktür demişsiniz, ama kadın istediği sürece.ihanet etmediği sürece.
bence ihanet etmediği deil ihanete uğramadığı sürece,hatta uğrasa bile ihanete içine gömüp sevgisini ,sadece yok sayar var olanı bile.
karşılıksız olmaz sevgisi demişsiniz.karşılık bekler sevgisine .
yalnışmı sevmek kadar sevilmeyi istemek.çoğalmak çoğaldıkça daha da sevmek.
hani nasıl diyeyim sanki bir kızgınlığınız var gibi .hani hem övüyor tam da uçacakken havaya birden yerde ayakları üzerinde buluyor kendini.kadın,turgayca kadın
zekadır ,gelecektir ,dosttur , arkadaştır ,sevgilidir,annedir,hayattır
ama işte ben bu yazıda tüm bu güzelliklerle onur duyarken bir de bu ama yı hissettim
çok güzel ve özel bir yazı.eğer ben yalnış anladıysam özür dilerim.
sevgimle
Turgay COŞKUN
Yukardaki paragraf sanırım söylediğiniz durum. İzah etmek isterim tabii..
Bir başka yorumda da belirttiğim ve sizin de vurguladığınız gibi Turgayca bir anlatım olsa da;i ordaki anlatımı, erkeğin kadına ve kadının da erkeğe davranış biçimindeki ideallik olarak yazmak istemiştim. Ama konu erkek gözü ile kadın olduğu için ve kadının erkeğe bakışı olmadığından, sadece erkek bakışıyla süzmeye ve yazmaya gayret ettim.
Erkek gözüyle erkeği anlatsaydım "Kadını asla kırmayınız, ihanet etmeyiniz" yazardım. Bu yazıda cepheyi geniş tutmamak için sadece "Turgay gözüyle kadın" düşüncesini aktardım.
Bir başka yazım var. Onu da ilerde yayınladığımda göreceksiniz ki; kadının sevgisindeki kutsallığı dillendirmiş ve "Erkek asla kadına ihanet etmemeli" demiştim.
Yani bu yazıda sadece tek paragrafla olmaması gerekeni dillendirmiş ve diğer paragraflarda da kadına bakış tarzımı yazmıştım...
Umarım açıklayabilmişimdir...
Hassasiyetiniz ve gerçekten yazıyı irdeleyişiniz için bilhassa teşekkür ederim... :))
Sevgi ve selamlarımla...
Hııım çok güzel ne güzel erkegini sıkmayan bir kadını anlatmışsınız bazen dost bazen arkadaş olduugundan söz etmişsiniz.Hani kadın gül derler ya hani kadın çiçektir ya o işte ozaman sevgiyle sulamakta gerekir belki savaşını yine açabilir ihmal edilirse :))ilgisiz sevgisiz bırakmamak nasılsa o sadece bana ait dememek lazım.Hep sizin olucağına söz vermiş olsada ilişkiler ,sevgiler diri tutulmalı .sevgidamlalarımı bırakıyorum sevgiler...
Turgay COŞKUN
Evet "Nasıl olsa benim!" dememek gerek iki taraflı. Ve sevgileri diri tutmak gerek.
Katkınız bana onur verdi...
Teşekkürler...
Sevgiler..
kadın erkek ayrımı hep yapılmıştır
halbuki bizi var den ana da bir kadındı
çocuğumuzu doğuranda ...
kadın sevdiğimizdi
uğruna acılar çektiğimiz şiirler yazdığımız
gözlerine
ellerine yüreğine dokunmak için düşler kurduğumuz
canca aziz sevgiliydi kadın...
var edendi
cömertti
ama bu ülkede uzuun yıllar kadın hiç yok sayıldı...
güzel bir yazıydı...
kutlarım sevgili yazar...
Turgay COŞKUN
Teşekkürler katkılarınız için...
Saygı ve selamlarımla...
KADINSIZ YAŞAM DÜŞÜNEMİYORUM...KADIN GİBİ KADINA CANIM KURBAN OLSUN...
KALEM,ADETA İNCİLER DÖKMÜŞ...SAYGILAR...
Turgay COŞKUN
Selamlar...
Bir erkeğin kaleminden Kadın'ı dinlemek elbette çok hoş. Hem de bu kadar güzel ifadelerle. Yazınız bu yüzden bayan okurları çarpacaktır Turgay bey. Gerçi beklediğim çarpılma olmamış henüz ama...Daha zaman var.
Yazınızın bir paragrafında takıldım : "Ömürlüktür bir kadın erkekte. Ömürlüktür ama erkek istediği sürece değil; kadın kendi istediği, sevgisini koruduğu, ihanet etmediği, bakışlarındaki büyüsünü kendi eliyle yok etmediği sürece… "
Şunu anladım; kadın tamam kadındır ama kadınlığını bildiği sürece...Ben bir tek şey bulamadım yazınızda " Kadını kadın yapan erkeği " . Her ne kadar yazı kadın üzerine kurgulanmış olsa da..Yukarıdaki paragrafı yazmışsanız eğer erkeği de dahil etmeniz gerekiyordu...Kadını kadın yapan erkeği.........
Saygılar Turgay Bey...
Eser Aslanlı tarafından 2/16/2010 7:50:53 PM zamanında düzenlenmiştir.
Turgay COŞKUN
Diğer konuya gelince. Sizin de okuduğunuz gibi, bu yazı; kadına Turgayca bir gözlem, bir bakış idi. Erkeğe bakış başka bir yazı konusu olabilir. Ama bence bu yazı nedeniyle öyle bir yazıyı yazmak ya da erkeği de bu yazıya katmak, bu yazıya has özelliği bozardı.
Gerçi ben sizi anlıyorum. Aslında bu yorumunuzda erkeğe de Turgayca bir bakış atsanız diyorsunuz; kim bilir, belki yazarım onu da... Ama erkek gözü ile... :)
Saygılar...
kadın hayattır
su gibi vazgeçilmez
gurur duyduğum beğeni ile okuduğum
güzel bir paylaşım olmuş
kalem çok güzel söylemiş bu sefer
saygılar
Turgay COŞKUN
Teşekkürler... Saygılar...
''Sevgilidir… Akıtır sevgisini karşılıksız olmasa da. Karşılık bekler sevgisine; ama beklediği de sevgidir. Bilir ki sevgi sevgiyi suladıkça yeşerir sevgiler. Bilir ki yeşeren alanda coşar, hoplar, zıplar yürekler. Yüreğin tatlı çarpıntısı, yalnız anların vazgeçilmezidir.''
Ben de bu paragrafını seçtim kendimce, bu güzel yazının..
Turgay COŞKUN
Selamlar...
bu yazınız bana güzel bi şiiri hatırlattı hemen yazmak istedim
Ben hiç rastlamadım
Gidiş dönüş bileti alan kadına
Rastlarsanız bakın
Yanındaki bilet gibi kıvrılmış
Üzgün adama
Yolda bir kadın görürseniz
Önce geçip gitmesini bekleyin
İkiye ayrılır ayrılmaz.
Kendinize yollardan yol beğenin
Kadın yol gibidir.
harika bi yazı okudum.Herkez anlatabilirmi?
Bilmiyorum keşke anlatabilseydik diğmi
tebrik ediyorum.YÜREKTEN KUTLUYORUM SİZİ :))
zahiira tarafından 2/17/2010 12:54:07 AM zamanında düzenlenmiştir.
Turgay COŞKUN
Bence herkes anlatabilir. Çünkü herkesin gönlünde bir başka kadın vardır. Tıpkı her kadının gönlünde bir başka erkek olabildiği gibi...
Ben de yorumunuzu ve yazıya ilginizi, katkınızu yürekten kutluyorum.. :)
Sevgiler...