- 701 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Tadı Daim Bir Ana Nefesidir Şiir
Şiir bir dünya gücü.Ucu yüreğe bağlı söz onun biricik varlığı.Sevgiye kapalı bir yürek şiire karşı kördür.Şiirin güç oluşundaki sır da burada gizli.Onu istediğiniz an ele geçiremezsiniz.Ne zaman ki insan oluşumuzu derinden hissedip sevincimize yayabilirsek şiirin bizimle olduğunu da anlarız.
Şiirin çocukluk düşü olduğu hep söylenir.Belli bir yaştan sonra şiir yazılamaması bu sözü doğrular gibi.Çocuk sözü çıkar için şartlanmamış sözdür.Fazlalığı için yontulmuş, eksikliği için doldurulmuş değildir.Çocukluğunu ömrünce uzatabilmeyi başaran insan, duyarlılığını da sevgiden yana kuşanabilecektir. Bir ömür insan kalmanın bundan daha etkili garantisi olabilir mi?
Yaşadıklarının karşılığını ilk aklımıza gelecek söze dönüştürmez çocuklar. Aşık oldum, demezler.Kalbim atmayacak, yere düşeceğim gibi oldum, derler. Yaşadıklarını kendi başına küçük bir senaryoya dönüştürürler. Şiir de burada başlar zaten. Daha önce suçiçeği çıkarmış olan kardeşini gören bir çocuk, yıldızlı bir gecede gökyüzüne bakıp “ abimin sırtı gibi” diyerek söylenirse şiir çok uzakta diyebilir miyiz?
Yunus Emre için “ Türkçe’nin süt dişi” derler. Bir şair için ne güzel onur. Kendi ana dilinin edebi kurucusu olmak…Ya Dede Korkut? Türk dilinin Yunus’la çıkmaya başlayan süt dişlerinin çıkmadan önceki damak sızısı değil midir Dede Korkut’un yaptığı? Türk Dili’nin şiir sanatı için dünyanın en imkanlı dillerinden biri olduğu söylenir.Doğrudur bu.Şiirin, önünde eğileceği tek varlık dildir. Yunus Emre dilin şiir için önemini ve Türkçe’nin de bu dil için mükemmel imkanını fark edip şiirlerinde birleştirdiği gün şiirinin aşılmaz olduğunu ilan etmiş olmadı mı?
Türkçe bir eylem dilidir. İş yapma isteğine karşılık pırıltılı bir sözcük beliriverir hemen. Dili çoğaltıp ışıltılı kılmak da o dili kullanan herkesin (özellikle şairlerin) annesine duyduğu sorumluluk kadar önemlidir. Elinizden hiçbir şey gelmiyorsa konuşmalarınızdan deyim ve atasözlerini esirgemeyin, yeter. Taşıdığı duygu kültüre, bilince ve yaşa göre değişse de şiiri oluşturan söz, günlük hayatta kullandığımız dili aşmalıdır. “Şiir nasıl yazılır?” sorusuna karşılık gelebilecek bir cevabınız yoksa henüz, Türkçe’nin devrik cümle yapısını öğrenin derim.
Şiir, dünyayı güzellik için kurma uğraşısıdır. Silahı sevgi olan tek güçtür. Yıkmak için tasarlanmış hiçbir şeyin yanına koyamazsınız şiiri.İnsan, soyunu sürdürmek için çocuğa; hislerinin başka bir canlıya dönüşmemesi için de şiire mecburdur. Şiir yazma süreci anadilden en yoğun şekilde faydalanma işidir. Şiirin bir çocukluk düşü olduğunu söyleyerek başlamıştım. Çocukluğumuzun anne dilindeki tadıdır şiir, diyerek bitirmek istiyorum.Okudukça öpülür, öpüldükçe büyümez miyiz?
Aklıma yaslandım,
Dilime seslendim.
Sus!
Sus!
Sus!
Vahdettin Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.