- 80287 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
“ZEYNEBİM“ TÜRKÜSÜ’NÜN HİKÂYESİ
Bayramşahlı Zeynep’in güzelliği, dillere destan olmuş, dünürcüler evlerine gele-gide yol etmiştir. Tevfik Çavuş’un kardeşi Rasim de Zeynep’e vurgundur ve abisine konuyu açar.
- Abi, şu Keleşin kızı Zeynep var ya?
- E, ne olmuş Zeynep’e? Yoksa!
- Anla be abi,! Geçen yıl onu senin düğünde gördüğümden beri, gözüm başkasını görmez oldu! Abi bir istesek, Allah’ın emri desek?
- Hele şu işleri hafifletelim de isteriz, canını sıkma! Kızın peşinde delikanlı çok, kimselere söyleme şimdilik!
Bir süre sonra Zeynep Rasim’e istenir, verilir ve harman sonunda da düğünleri yapılır, iki genç evlendirilirler. İkisi çok mutludurlar. Köy yerinde güzelin düşmanı çok olur. Kızlar, gelinler birbirini kıskanırlar ve asılsız dedikodular yapılır. Çeşme başındaki kızların tek sohbeti Zeynep gelindir artık.
- Vallahi gözümle görmedim ya Zeynep ile Rasim sık sık kavga ediyorlarmış! Rasim onu, erkek sinekten bile kıskanıyormuş!
- Niye? Kötü bir şeyini mi görmüş Zeynep’in?
- Kız sen geçenlerde Kara Mehmet’in düğününde olanları duymadın mı? Rasim ile Zeynep düğünden aceleyle niye kaçtılar?
- Niye?
- Habib’in oğlu Coşkun, Zeynep’e dik dik bakıyormuş. Rasim de görünce, küplere binmiş, aldığı gibi eve kapatmış, basmış dayağı?
- Ne? Yazıklar olsun! Güzelsen güzelliğini bil canım! Onun bunun adamını işmar etmek de neyin nesi? Taş yerinde ağırdır değil mi canım? Rasim de taş değil ya? Onun da gururu var canım!
Zeynep’in güzelliği başına dert açmak üzeredir. Kocası ile arasındaki ilişkiler iyice bozulmuş, huzursuzluk artmıştır. Sonunda Rasim, Zeynep’i baba evine geri gönderir. Bir süre sonra, öfkesine yenilir ve onun peşinden gider. Zeynep de yorulmuş, dinlenmek üzere Akyar Köyü’nün karşı yamacındaki Gökyar kayalıklarında dinlenmektedir. Sonunda Rasim, Zeynep’e yetişir ve aralarında yeniden tartışma başlar.
- Gül gibi geçinip giderken, niye bunlar oldu Zeynep, niye?
- Onu sana sormalı! Beni kiminle yakaladın da bunları yaptın? Ben seni asla kimseye değişmem, bunu anlayamadın mı halâ?
Derken, kavga iyice alevlenince Rasim dayanamaz ve Zeynep’i oracıkta boğarak öldürür. Daha sonra Zeynep’in cesedini çobanlar bulur, jandarmaya haber verilir ve yapılan soruşturma sonucunda Rasim yakalanır, hâkim karşısına çıkarılır. Suçunu itiraf eder ve idama mahkûm olur. Zeynep’in annesi ve kardeşleri ardından ağıtlar yakar, sonraları da türkü haline gelir yayılır civar köylere.
ZEYNEBİM
Gökyar’ın başında Zaynebim yatar,
Rasim de suçunu hep inkâr eder.
Aman doktor aman yaram derindir,
Canımı kıyan da nazlı yârimdir.
Bayramşah’dan çıktığımda sağ idim,
Gökyar’da boğuldum, ruhsuz can idim.
Aman doktor aman yaram derindir,
Canımı kıyan da nazlı yârimdir.
Kaynak: Ali Aksakal.Salihli Hikâyeleri-Salihli: Sanayi ve Ticaret Odası,2008.96 s.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.