sahibini bekleyen mektuplar
(Gönderilmemiş Mektuplar ) 1
Kaç gemi kalktı bu limandan ve kaç tren çığlık çığlığa
Göçmen kuşlar da gitti iklimlerine
Bir ben gidemiyorum senden
Kurtulamadım sevda derdinden… Münire Aksaray
Sevda bazen bir satır,bazen binlerce. Bir şiir dizelerde gizlenmiş,bir şarkı kemanın telinde bestelenmiş. Sevgilinin bir bakışı, sevdalının hasreti
Gurbete yol aldıran bir gece, içinde sevdalı cümleler yazılı binbir hece…
Bu koca şehir yine bir kış mevsimine daha hazırlanıyor
Böyle olunca şehirde yaşlanıyor gibi geliyor bana…
Bu akşam işten dönerken nedendir bilmem dilime bir şiir yapıştı kaldı.
Şair Turgut Uyarın dizeleri…. “ Eylül toparlandı gitti işte Ekim de gider bu gidişle…” diyordu şair dizelerinde.
Eylüller, Ekimler nice mevsimler,aylar,yıllar birbiri peşi sıra gidiyor işte …
Bazen mutluluk, bazen hüznü takarak koluna gidiyor insanın… Sevdiklerimizden,sevebileceklerimizden, henüz tanımak isteyip de tanıyamadıklarımızdan bizi alıkoyup gidiyor.
Sonsuzluğun evreninde kayboluyor zaman…
Keşke diyorum bazen, olup biten her şeyden uzak bir kış uykusuna yatıp, sonrada sıcak,neşeli hatta çılgın bir bahara uyanabilse insan. Keşke nerde !!!
Ama bu günlerde, belki de yaşım büyüklerin deyimiyle artık tam kemale erdiğinden olacak, kalp kırıklığının şu dünyada yaşarken insanın en büyük cehennem ateşi olduğunu daha iyi anlıyorum artık ve her şeye rağmen, keşke herkes sevmenin kutsallığına inansa, yalanlar,aldatmalar, terk edilmeler olmasa düşüncemi tekrarlayıp duruyorum.
Böyle kolay silinmese beyin denen odalardan sevgiliye ait hatıralar.
Bende biraz sevme hakkımdan feragat edip, sevilme hakkımı kullanabilsem.. Ne güzel olurdu.
Belki de ben hala kendimi bütün duaları kabul olacak küçücük bir kız sanmaktayım kim bilir ?
Hep uzun olmasını dileriz ama neden uçucudur mutluluk denen kavram…Uzun sürse adı başka bir şey mi olurda acaba
Neden böyledir hayat… Onunla gidilmiş yerler,arkadaşlar,beraber dinlenen şarkılara yasaklar getirilir, didiklenmeler,kıskançlıklar, boş meraklar ve sonunda bir ilişkinin hazin sonu.
Hafızadan silmeye çalıştıklarımız,yırtılan,atılan fotoğraflar, hepsi hayatımızdan eksilirken bizi de eksiltmiyorlar mı?
Herhalde hayatta insanın miras bırakamayacağı tek kavram mutluluk olsa gerek.
Yaşam hep bir telaşe içinde geçiyor kırıklarımızı,kırgınlıklarımızı kaynatma telaşesinde günler eriyip gidiyor.
Ve bizi büyütenler belki de hafızamızın bir kenarına sinmiş olan, şiirler, şarkılar, kitaplar… Hepsindeki yaşanmışlık değil mi bizi etkileyen.
Eve vardığımda şiiri eski kitaplarımın arasından bulup gecemi bu anlamlı şiirle sonlandırıyorum.
Mutsuzluktan söz etmek istiyorum
Dikey ve yatay
Mutsuzluktan.
Mükemmel mutsuzluğundan
İnsan soyunun
Sevgim acıyor
Biz giz dolu bir şey yaşadık
Onlarda orada yaşadılar
…..
Yazık sevgime diyor birisi
Güzel gözlü bir çocuğun bile
O kadar korunmuş bir yazı yoktu
Ne denmelidir bilemiyorum
Sevgim acıyor
Gemiler gene gelip gidiyor
Dağlar kararıp aydınlanacaktır
Ve o kadar
Tavrım bir şeyi bulup coşmaktır.
Sonbahar geldi hüzün
Kış geldi kara hüzün
Ey en akıllı kişisi dünyanın
Bazen yaz ortasında gündüzün
Sevgim acıyor
Kimi sevsem kim beni sevse
Eylül toparlandı gitti işte
Ekim falan da gider bu gidişle
Tarihe gömülen koca koca atlar
Tarihe gömülür o kadar….. Turgut Uyar
Yinede içimden bir dua gibi adını fısıldıyorum ben.
Bizi büyüten her duyguya selam, selam diyorum sonu ayrılıkta olsa.
Bana aşkperver bir edayla seni uğurlamak düşüyor şimdi.
Şarkılar söyleniyor şimdi radyolarda makam makam
Hicazdan, Hüzzamdan…Şu göğsüm yırtılıp bir baksan dikenler hep aynı güldendir…diyor nağmeler Ben biliyorum hangi gül hangi diken içimi böyle acıtan.
Her yalnızlığımda içimdeki seni şarkılarla,şiirlerle çoğaltmaya devam ediyorum. Her şarkının bizi anlattığını düşünerek dinliyorum…
Yine uykusuz gözlerimi gecede bıraktım.
Tükenmiyor sevda hevesim, sensizliğim kafesim
Senden yoksul yarınlarıma bir soluk kandil yaktım
Ten yangınlarında hapisim…
(Münire Aksaray )
Biliyor musun aslında istersen bilme hiç. Şimdi çok az sana dair hatırladıklarım. Nasıl bir tutkuydu sevgisizliğine karşı benim sana bağlılığım.
Senin için belki de önemsiz bir ayrıntıydım, satır aralarında bile gizlenemeyen, şöyle içten,yürekten merak edip izlenmeyen…Oysa neler neler paylaşmıştık seninle…
Heyecanla çalardım her gelişte kapını, anlatırdı beni olsaydı kapının dili…
Ben daha gözlerinin yarısındaydım oysa, bittiğini anladığımda içimin kırgınlıkları ile dağıldığımda. Sen benden hep gittin benim sana her varışım senin benden gidişin demekmiş hiç bilemedim.
Öksüz kaldı yine sevda yolları
Gözümden uykumu çaldın bu gece
Soldu gitti ömrün güllü dalları
Günahımı boşa aldın bu gece.
Kalbimi kor gibi yaktın kavurdun
Aşkımızı çıkmaz yola savurdun
Garip yüreğime vurdun da vurdun
Dönülmez yollara saldın bu gece…. Münire Aksaray
Bulutlar ne kadar uzak da olsa insana yağmurun damlalarını hisseder duyar ya, sende benden her uzaklaştığında yağmurunu arayan bulut gibi oluyorum nereden bileceksin ki.
Kırgın duygularıma içimden solmuş bir pembe gülü feda ediyorum..
Şimdi her şarkı şiirde yine sen varsın.
Ama her şey bitsede ortak hatıralarımızı böyle beni görmezlikten gelerek zehir etmeye hiç hakkın yok ki …
Hasret tespihini çektim sevdanla
Aşkını bir tutam bal diye çaldın.
Sonunda öğrettin her sabrı bana
Anıları benden şal diye çaldın
Nerde görse kanar sana gözlerin
Enginlere dalar seni özlerim.
****Bu metnimin bir kısmı TRT Nağme radyosunda 7 Şubat 2010 akşamı yayınlanan Sevdalı Şarkılar programında yayınlanmış ardından benimle yapılan canlı röportaj ve şarkımla program nihayetlendirilmiştir..****
YORUMLAR
tek kelimeyle harika duygu yüklü akıcı anlamlı candan samimi bir yazı okudum.
bu harika paylaşım için teşekür ederim....başarının ve aşkla çağlayan yüreğin
daim olsun....kaleminin güzel incilerini özlemle beklerim.....
sevgiyle.....
Münire
Ayrıca her cuma gecesi TGRT FM Radyosunda gece 11'de başlayıp 02 ye değin süren Yürüyen Merdiven adlı şiir programımızda 23.40'da canlı olarak 4 şiir ve bir şarkıdan oluşan dinleti köşesi sunmaktayım... Katılımınızı bekleriz.Selamlar.Münire Aksaray