Hatalarımı düzelten kimse uşağım bile olsa efendim olur. -- goethe
yalciner17
yalciner17
@yalciner17

Resim öğretmeni kadın/ Ardahan Öyküleri 84

10 Şubat 2010 Çarşamba
Yorum

Resim öğretmeni kadın/ Ardahan Öyküleri 84

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

677

Okunma

Resim öğretmeni kadın/ Ardahan Öyküleri 84




Kemal’e on puan verdi. Resmini beğenmişti. Kemal Odabaş yetenekli arkadaşımızdı. Sınıfımızda on puanı diğer alanlarda oluyordu.
Resim öğretmeni bayan: İhtimal ki diğer arkadaşlarımdan ismini anımsayan çıkar.. Bir yıl dersimize girdi. Resim ve müzik dersleri seçmeliydi. Amerikada beyinin görevi gereği yaşamışlardı. İnceleme ve analiz yapma şansı olmuştu. Gördüklerinden dersler derlemişti.
Orta okul ikinci sınıftayız. Küçük kalbimiz ve dimağımızla öğretmenimizin ileri sözleri ve ileriye ümitlerini hissetmekte geçikmemekteyiz.
Seyrettiğimiz renkli bir filmin kağıda tasvirini yapmamızı istedi. Ben kovboy filminin sahnesini ki beğendiğim bir sahneydi, figürlerini gerçekçi ve beceremediğim yerde ise, yazı, işaret gibi göstergeler ile vermeğe çalıştıydım.
Kompozisyon aklıma aynen gelir;.. geçite çatan yol, yol başına inceyken çizilmiş soluk hatlar öne gelirken kalın, koyu ve genişliyordu. Tepede ayaklarını sermiş bir kurt, bezirganbaşı gibi bekliyor. Gelenden, gidenden; hal ve hatır soracakmış gibi şeşeleniyor... du.
Sınıfta işlerdik resim derslerini. İkiye ayrılmış sınıfımız azlığından dolayı rahat ve ıssızdı. Herkes işiyle ilgili ve arı gibi saf ve çalışkan sesler çıkarıyordu.
" Bahtlı canan! "
Öğretmenimiz bayan, sıraları dolaşıyor. Resimleri ve genç ressamları geziyordu. Kemal ile başladı. Kaptan Dayı’nın oğlu Cemal’i, Konfeksiyoncu Şışkalı Giyasettin’in oğlu Hakkı, Maarif Müdürünün oğlu Bülent ve ikizi kız kardeşi, Tülin bizim sınıftalar... dı.
Hürriyet, Songül kız kardeşler, Nusret Yıldız, Osman Ustanın oğlu Gürsel. İsmail, Değirman köylü.
Resim öğretmenimiz:
Sınıfta resim yaptırırdı. İmkanlılık ve olmazlık bilmezdi. İş yapardı. Temel felsefesi sen kendi işini kayır başkaları dünyayı düzeltsin. Sana kalmamış lafla gemi yürütmek. Aksiyon diyen bazı büyük adamlar boşa kürek çekmez bilirsiniz. Bir kıymık dahi bir eylemdir. Onu oynatmak eylem ve iş’tir.
Hazreti Muhammed bir çöple yeri eşeleyene selam vermiş. Aynı adam hiç bir eylem eylemeden atıl dururken ise selamsız yanından savuşmuş. Sorduklarında:
- Bir çöple oynaması oynamamsından evla diyerek. İş ve işlenmeye önem vazetmişler: Şan ve şanlılık...
Öğretmenlerin mazaret üretmeleri gibi; değerli öğretmenimiz mazaretlere sığınmaz. Sınıfta yaptığı kadar yaptığıyla iktifa ederdi. Yetinirdi.
Her dakika yeni şey öğrendiğini sıcağı sıcağına bizlen paylaşırdı.
- Şekil ve şemailin... yerine uydurulmuş "biçim ve form" kelimerin yetrsizliğini şimdi anladım demişti derste.
Arkadaşımızın çizdiği elma biçimine:
- Renk gir ışık doldur dediği andı. Şafakladığını anladıktı. İşte çocuklar yabancı dilden geldiği gibi kullandığımız biçim ve form kavramları: Şekil ve şemailmiş dediydi. Daha iyi kavrıyorum ve çözümleyebiliyorum demişti.
Bir defasında:
- Kahverenkler bir tane değil deneyelim üç taneymiş meğer ben kırmızı ve sarı ile karıştırılan orta kahveyi biliyordum. Ama sarı mor ile, ve Mavi ile turuncunun karışığıda varmış az önce farketttim... gibi açık rahat ve bilimsel kafalı bir insandı.
Bu öğretmenimizi: Ben de yirmibeş yıllık öğretmenliğimde anlıyorum. Çağdaş öğretmen tipi olarak lider ve tasarımcıymış.
Yazı ve çizgiyi birlikte kullandığımızda:
" Zihin haritası gibi yapıyorsunuz " demişti.
Ders’te çocuğun teki arkadaşıyla öceşti. Teneffüste kantin’e indik. Selami Abi Hallefendili; kantini icarlamıştı. Allah işini gücünü rastgetirsin. Aşure dahi satardı. Tost’u kuran hakkı ilk o sattığında gördük. Ardahan Lisesi: Selami Abinin devrinde jöleli tatlıları güzel çayları ve hizmetlerindeki farkı gördü. Başka kantincileri karalamak istemem... Selami Abi’nin işletmeciliği başkaydı.
Galiba Tekindi kavga çıkarmak isteyen, öbür çocuk ne demişse bu pipiriklenmişti. Resmini beğenmemişt. Şimdi bizim köylülerde orada arı gibi sarmadı mı? Tekin illa... ha kavga çıkaracak. Fakat şartı var:
" Bırakın beni! Tutun onu!" Biz de tuhaf olduk. Ulan böyle dövüş olur mu?
Yabancı çocuğu tutacağız. Tekin’i bırakacağız.
Selami Abi seyrediyormuş olanı- biteni... süpürgeynen hepimize çalmasın mı?
" Ola! Delğanlığı ayağa düşürdünüz!"
"Hırpolar!"
Dediğine bak:
" Bırakın meni; tutun onu!"


y.yılmaz
29-07-2010
çanakkale


Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Resim öğretmeni kadın/ ardahan öyküleri 84 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Resim öğretmeni kadın/ ardahan öyküleri 84 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Resim öğretmeni kadın/ Ardahan Öyküleri 84 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.